habercilik kalitemizi göstermesi açısından önemli bu örneği yobazlık olarak anlayan aklı evveller kendilerinin din bazlı düşündüğünü farkedemeyecek kadar da kördürler.
şu papa mevzusuna bayılıyorum ha! sabaha kadar konuyu sulandıra sulandıra, sakız gibi uzata uzata yazar, köktendinciler dahil tüm Hristiyan alemini itin götüne sokup islamcıları gıdıklayabilirim... yaparım, bundan zevkte alırım ama Katoliklere bile duyar kasacak tipler elbette maraz çıkaracaktır, ahmaklıklarla uğraşamam!
ülkede mevzu yok atlayalım üzerine, temcit pilavı gibi hep aynı teraneler dön dolaş çiklet gibi çiğnemekten bıktım.
Türkiye'de siyaset ölü. iki-üç milletvekili istifası, tayyip oraya gitmiş yok buraya gitmiş yok şöyle demiş, bir yandan muhalefetin zırvalıkları...
Magazin de dön dolaş zayıflama reçetesi, gecekondu dizisi ve göbek-kalçadan ibaret kaldığı için, sıkıyor.
Futbol desen, yavan. iyi oynanmıyor ve yabancılar sayesinde yürüyor. Galatasaray şampiyon olacak büyük ihtimal. Beşiktaş bu gece Fransızların ağzına sıçsa bari...
Ekonomi yuvarlanıp gidiyor. Sanat bir avuç aydın arasında başlayıp bitiyor.
iş kalıyor beklenmedik birtakım "sansasyonlara"... ee bakıyorsun o da yok! demek ki eski sansasyonel haberleri çıkaracağız arşivden ve en kaymaklısı da "papa" ile ilgili haberler. özellikle de şu "papa seçimleri" ile ilgili çarçurlar.
işte tam da bu sebeple papa seçilmesi türkiyede flaş haber olarak duyurulur. hem de daima. hiç şaşmaz... Fakat bu konu da fena halde kabak tadı verir.
Müslüman bir ülkede "toprağı bol olsun" denilir, geçilir. Sizin sanki babanız öldü yahu!
Katolik dünyasının ayrıntıları bizim türk milletinin bilmediği renkli bir alan... Tamam da, Papa hakkında kaç bin haber yapıldığından, meydanda kaç bin kişi toplandığından bize ne? Lahite mi konulacak, toprağa mı verilecek, bize ne?
84 yaşında bir adamın ölmesi çok mu çarpıcı? Ben o yaşı görebilecek miyim acaba?
Yerine seçilecek adam italyan mı olacak, Alman mı?... Arnavut olsa ne değişir?
Bazı "ilericiler" de "kadın olsun, zenci olsun" falan diye saçmalarlar.
Tabii bu meselenin ülkemizde en çok ilgi uyandıran yanı da "Papa'nın taşakları" olmuştu yıllar yıllar önce. Yurdum insanı para, seks ve futboldan başka şey bilmediği için. Gerçi kibarlık olsun diye kullanılan "testis" kelimesini "testi" anlayıp "Papa'nın testisi mi varmış, suya mı gidiyormuş" diye soranlar da çıkmıştı ama...
"Kadın papa olur mu olmaz mı, geçmişte olmuş mudur" konusu da epey tartışıldı, fakat asıl ilgi toplayan, yeni seçilecek papanın ortası delik bir iskemleye oturtulduğu ve "en yaşlı kardinal tarafından" okkalanacak olmasıydı... bunun yapılma sebebi ise papa adayının erkek olduğundan emin olunmasının istenmesi. Kardinal bu işlemden memnun kalır, papanın erkek olduğuna iyice kanaat getirirse, dönüp Latince üzerinden "duo testis bene bene data" diyormuş.
"Data" ne mana? "Veri" anlamında mı? Yani bu söz "veriler yeterli" mi demek? Yoksa "iyi mal iyi" anlamına mı geliyor orasını bilemiyorum.
Bu işi niçin en yaşlı kardinale yaptırıyorlar? Genci yaparsa tehlike mi başlıyor, "katoliklikte arzu edilmeyen durumlar" mı ortaya çıkabilir? Yoksa "keyfe mi girer"? bu soruların da cevabı yok!
bu entryi sulandırdıkça başıma bir bela gelme ihtimali artacağından hem de yeri gelmişken bir fıkra yazayım papa ile alakalı konuyu kapatalım;
Koyu katolik bir Amerikalı'nın hayatında bütün arzusu, günün birinde Roma'ya gidip Papa'yı görmek, elini öpüp kendini takdis ettirmek, hayır duasını almakmış... Fakat işten güçten bir türlü başını alamıyor, yıllar geçiyor, bir türlü fırsat bulamıyor... Sonunda emekli olmuş. ikramiyesini kaptığı gibi uçağa binmiş, Fiumicino Havaalanı'na iner inmez de bir taksiye atlamış: "I want to see the Pope!"...
işe bakın, taksi şoförü de aynı zamanda muhabbet tellalı değil miymiş? Bir yandan gidiyorlar, bir yandan taksici Amerikalı'ya dönüp dönüp, "Signor," diyor, "I know very good places... Very good girls... What do you think?... Interesting?..."
Amerikalı da her seferinde, "No," diyor, "I want the Pope!... The Pope!"
Sonunda taksici "un momento" demiş, sağa çekmiş, el frenine asılıp durmuş, cep telefonunu çıkarmış, bir yeri arayıp birisiyle uzun uzun konuşmuş, ve Amerikalı'ya dönmüş demiş ki;
"Signor... Il Papa non e possibile... Ma c'e un cardinale... Mmmm!"
Eh papa zamanında üstümüze ordular salan papalar gibi muktedir olmasa da bizim gibi bir ülkeye ziyarete gelip de Renault symbol e binerse bunda elbette bir haber değeri vardır itibardan tasarruf olmaz diyen, pembe incili kaftan, süleymaniye camiinin minaresinde harcında gün batımında ışıldadığına inanılan iran hazinesi öyküleri ile büyümüş toplumuz biz.
Kırk sene hapis yatmasına rağmen Nuh deyip peygamber demediği için suikastinin arkasındaki motivasyonu kimselere demeyen ağca da bizde olunca sizin papa oluyor istemeden de olsa bizim papa. .
normal olandır çünki;
1 papa vatikan devletinin devlet başkanıdır. ve bu devlet dünyanın en zengin devletidir.
2 papa katolik dünyasının ruhani lideridir. senin halifen cihad ilan edince kimse siklemiyor ama bu papaların gazıyla 8 haçlı seferi düzenlediler avrupadan orta doğuya.
türkiye'De yaşayan bir hristiyan olarak haber alma özgürlüğümüzün bile kısıtlandığını görmemi sağlamış olay. müslümanlara bak papa seçimi haberinden bile rahatsız oluyorlar açık ve net.
