ölüm korkusu her bilinçli canlının belirli bir yaştan sonra hissettiği bir korkudur. buna sadece korku olarak bakmak yanlış aslında, her insanda görülen varoluşunu sorgulama da diyebiliriz. abartılı hallerde thanatafobi olarak adlandırılan bu korku, bazı durumlarda başka birine zarar vermekten korkma olarak da görülebilir. ne olursa olsun stres dolu bir günlük yaşam, korku dolu saatler, uyku ve yeme-içme sorunları, asosyallik ve elbette kötü bir yaşam kalitesi/düşük savunma mekanizması olarak gözlenir.
panik bozukluğu ve panik atak sorunu yaşayan insanlar için sorun (özellikle ülkemizde) daha belirgin ve rahatsız edicidir. çoğu insan bu korkuyu çok yoğun yaşamakta ve bu yüzden hastahanelere doktorlara başvurmakta, yakınları ile birlikte bu çileyi çekmektedir.
Bence ölüm korkusuna bağlı panik atak olmalı doğrusu. Korku sizi ele geçirince kalp daha hızlı atıyor ve terleme nefes daralması derken panik duygusu ile bir tablo ortaya çıkıyor.
ülke geneli ataklı panikler geçiriyor. her şey muallakta, her bireyin gelecek evlilik neslinin geleceği ve yaşlılık döneminde emeklilik kaygıları var. sizce bu yönetimsel bir sorun olabilir mi? devleti idare etmeye çalışan, fena halde balatayı sıyırmış, insan sağlığına zararlı biri ile aynı ülkede yaşamak.