sözlükte başladığından beri kimseyi kırmamaya fazlaca özen göstermiş yazardır. bu sabah itibari ile iki konuda oldukça kızdırılmış, sabahın verdiği gerginlikle iki entry girmiş yazardır. ve bu iki entrye sebeb olan yazarlar tarafından seviyesizlikle suçlanmıştır.
1. konu olan entryde atatürk döneminde bir vilayetimizde katliam yapıldığı ve o vilayetin insanlarının katledildiği gibi bir ifade kullanılmıştır. bir türkiye cumhuriyeti vatandaşı olarak, bu vatanın birliğini bütünlüğünü her daim savunan biri olarak bu entryyi giren şahsa "senin orhan pamuk veya abdullah öcalan'la ne farkın kaldı" sorusunu sormuş yazardır. ilk seviyesizliği budur.
2. konu ise türbanlı barbie bebek motifli okul çantası mevzuunu saygıdeğer yazarlarımızdan biri laikliğe, anayasaya yapılan saldırı gibi nitelendirmiş ve de buna tepki olarak bir entry almıştır. kendi şahsi fikrine bu derecede edna bir meselede arkasına anayasayı almaya çalışması ne derece düzgün bir davranıştır onu sormuştur.
maalesef arkadaşlar seviyesizlik bu memlekette pkk ve ermenilerle aynı söylemleri olan kişilere tahammulsuzlukse ben seviyesizim. mesele g.doğuda hergün şehit verirken sesi çıkmayan arkadaşlarımızın, türbanlı barbie bebek konusunda çarşaf çarşaf vatan-millet, anayasa- babayasa, laiklik nutukları atmasına kızarak sitem etmekse, buysa seviyesizlik bunu da kabul ederim.
umarım mevzuu anlaşılmıştır, umarım 8 aydır yazarlık yaptığım bu sözlükte seviyesiz kelimesiyle neden bu sabah karşılaştığımı anlatabilmişimdir.
sancılı geçen iki günün sonunda rahat bir nefes alabilmiş yazardır. çok şey öğrenmiştir iki günde. belki hayatı geçmiştir gözlerinin önünden. ama öğrendiği en önemli şeylerden biri; uludagsozluk gibi bir ortamın mensubu olmanın değeriydi.
ablamın kalp kapaklarının değiştiği ameliyatında maddi ve manevi yardımları olan tüm sözlük halkına sonsuz teşekkürlerini sunan, bu sölüğe üye olduğu güne şükürler edendir. 8 ünite lazım olan kanın, 4 ü sözlükten çıkmış olup, 3 yıldır yaşadığım istanbulda birçok tanıdığımın, yüzlerini bile görmediğim-göremediğim sözlük yazarları kadar kıymetli olmadığını anladım. gelen mesajlar, çalan telefonlar meselenin diğer bir yanı olarak cidden hem rahatlatmış, hem de kafa dağıtmıştır. herşey kontrol altında, hayat tüm hızıyla devam ediyor.
(bkz: dünya kadar malın olacağına uludagsozluk te üyeliğin olsun)
bana formatı aylar öncesinden öğretmeye çalışan kişidir. ayrıca beni sözlükteki sevenlerime dost etmiş sevmeyenlere düşman belletmektedir. abi falan der bana yalandır. akıl yaşta değil baştadır.
kendisine emek emek hazırladığım askerden dönüş hediyesinin artık yerinde yeller esmesinden dolayı ciddi bir üzüntü içinde olduğum yazardır. kendimce orjinaldi, bu sözlüğe ayıramadığı vakitlerin yerini bir nebze olsun dolduracak hediye artık yok.
ve şu an elimden gelen, tek şey; bu entry... şahsımın sözlüğe yazdığı 4000. entry.
edit: sözlükten ayrılmam neticesinde yaklaşık 2500 entryi çöpe yolladım. bu entry artık 4000. sırada görünmese de, yazıldığı anda 4000. sıradaydı. hoş olmasa da farketmez. sevgi, saygı, muhabbetle kardeşim.
vatani görevimi yapmak üzere "9'UNCU MOT.P.TUG.K.LIĞI SARIKAMIŞ / KARS" adresine gidiyorum bu gece. ortalık sizlere emanet. hakkınızı helal edersenin sevinirim, varsa da bizimki helal olsun. kalın sağlıcakla.
sözlükte daha önce kimsenin başına gelmemiş bir iş gelmiştir başına. gece 03:30 sularında sözlükten çıkan palta 04:30 civarında döndüğünde giderken bıraktığı gibi bulamamıştır bazı şeyleri.
ben butonuna tıkladığında en beğenilen entryleri listesinin 1. sırasında olan entry ortalıklarda yoktur. başlığın silindiğini düşünerek araştırır, ancak başlık da silinmemiştir. entry ye en az 1 saat içinde 30 eksi oyu gelmesi gerekmesine rağmen hiç gelmemediği halde listeden çıkmıştır. ilk 10'da dahi yoktur entry. entry ise ;
"bırakın artık kardeşim kadınların bir kısmına mal, bir kısmına da namus gözüyle bakmayı. kadın kadındır ve de yerlere düşürülünmemesi gereken bir değeri vardır."
bu da entrynin içeriğidir.
entry vakti zamanında muhtemelen kız arkadaşlar tarafından oylanmış ve zirveye taşınmıştı.
gecenin saat 04:00 sularında palta offline olunca operasyon başlamış ve ucuz amaca ulaşılmak için start verilmiştir. evet amaç ucuzdur. palta'nın çalmadan, çırpmadan, başka ,yerden araklamadan girdiği entry oradan indirileck ve gecenin rövanşı alınacaktı. üstelik emek kelimesinin kutsallığı hiçe sayılacak, oy verenlere hadi oradan denilecekti gecenin saat 04'ünde.
en sevilen entrysi bu olmasına rağmen, paltanın en sevdiği entrysi bu değildi. ancak palta'nın canını acıtmak isteyen emekçi bünye listenin bir numarasını hedef almıştı. acaba palta'nın canı yanmış mıydı?
palta iyi bir edebiyatçı değildir, tekalüfatttan anlamaz, çok akıcı bir uslubu da yoktur, kısacası iyi bir yazar değildir. bu zamana kadar yazdığı hiçbir entry haftanın en iyileri arasına girmemiştir. ama palta inandığı gibi yazmıştır. doğru bildiğini söylemiştir, oylamıştır, hatalıyı gammazlamıştır. bugün istatistikler butonunda gezinirseniz oylama veya gammaz başlığında sözlükte sadece egosunu tatmin etmek için yazmadığını anlarsınız pata'nın.
şimdi kimdir palta'nın canını acıtmak isteyen bu emek düşmanı? kimdir palta'nın arkasını döndüğü anda sırtından hançerleyecek kadar içerlenmiş bu bünye? kim gördü yazarların verdiği artı oylarına ambargo koyma hakkını kendinde?
neyse konuya dönecek olursak; palta 04:30 sularında sözlüğe dönmüş olayı araştırarak sonuca ulaşmıştır. istatistikler butonuna basarak en kötü ve en iyilerde gezinerek meselenin şifresini kırmıştır palta. elinin altında moderatorde bile olmayan bir teknik imkan olan emek düşmanı kinini bu şekilde bastırmaya çalışmıştır. güya aba altından sopa göstermiştir kendince. güya yakarız bu gezegeni diye haykırmıştır. oysa bu zavallılığın, acizliğin bir göstergesi değil midir? kavga delikanlıca olmamalı mı? delikanlılık bu kadar ucuzladı mı? sana inandığın dava emeğin kutsallığını anlatmıyor muydu? ya kalleşliğini neyle açıklayacaksın???
not: geleck her türlü tekzibe açığım. anlatacaklarım da bu kadar değildir.