gece gece yarmis, koparmis, gune guler yuzle baslamama sebep olmus yazardir. yildirim demiroren'i cok sevmektedir kendileri. inanir misiniz, 'buyuk baskan' diyor baska bisey demiyor.
unutmadan; oglunun cubuklu formasi da simdiden hazirdir. * kasim'a kadar beklemeyecektir. :)
durup dururken onun bunun başlığı altına saldıran yazardır.
bana da çok saldırmışlığı vardır ama ben ayarı hemen kayarım kendisine, pıstırırım.
size tavsiyem; dikkat edin, yazdığı entrylerin son kullanma tarihi, entry tarihinden 18 gün sonradır. eğer bu adam başlığınızın altına yazarsa, 18 gün içinde algılayıp, geri dönüş yapın kendisine. bu süre içinde verdiğiniz ayar(!) sonrasında eğer sıcaklık geçmezse buz koyun geçer. bakın çok önemli uyarı; eğer ki, 18. günden sonra bir şikayet baş gösterirse başvurular kesinlikle dikkate alınmaz. benden söylemesi.
ayrıca ben de okuyorum yazılarını, fanatiğiyim. iyi yazıyor eşşoğlusu. -babası hariç tabi-
kulübünün yönetim tarafından rencide edilmesine karşı çıkacak kadar iyi bir beşiktaşlıdır. büyük takım taraftarı böyle olmalıdır. ayrıca sayemde Fenerbahçe'ye sempati beslemeye başladığı da gözlerden kaçmamaktadır. *
hemen hemen hiçbir konuda ortak paydamız olmamasına rağmen, hatta bazı konularda şiddetli geçimsizlik halinde bile olsak entrylerini beğenerek okuduğum yazardır, boşa yazmıyor adam, harbi söylüyorum, sayfayı yukardan aşağı doğru şöyle bi çekerken altında imzasını görmüşsem mutlaka döner bir göz atarım o entrye, nedendir ben de bilmiyorum valla, birşeyler çekiyor ama ne ola ki !
dışarda futbol üzerine ahkam kesip, fenerbahçe aleyhine mükemmel cümleler kuran, sürekli alkışlanan, pohpohlanan amma ve fakat evde fenerbahçeli karısının huzurunda süt dökmüş kedi gibi davranan yazar. "tamam karıcım, en büyük fenerbahçe karıcım, peki karıcım, olur karıcım, en doğrusunu sen bilirsin karıcım..." bildiğin kılıbık ayol.
maç yorumlarını çok sevdiğim yazar. -her maç yazısını en az 2 defa okurum-
t.aşak falan geçmiyorum harbiden öyle lan. okuyorum maç yazılarını fakat bir de bu adamı normal halde görün. maç izlerken ortalama 3 dakikaya "hanuna goyim ne biçim pas veriyosun ya" her 13 dakikaya "horrraspı çocuğu vursana şurdan topa" her 27 dakikaya "hananı s.kiyim buna kart mı çıkar ya" her 29 dakikaya "lan hani kart hanuna goyim, hani kart" tipinde cümleler kurandır. maç konusunda gözü döndüğünde sevgilisi ile bile çatır çatır sidik yarıştırır, deli gibi saldırganlaşır, gözlerinden ateş saçar.
ama burada bilimum hakan can, nilay yılmaz, mehmet demirkol minvalli yazılar yazar bu kişi. dürüst oyun -he fair play- adamı takılır.
inanmayan bu adamla maç izlesin, her hafta en az iki maç izliyorum lan bu adamla. beşiktaş maçları dışında sakin izler yorumlar yapar ömer üründül gibi ama beşiktaş maçlarını başka izler.
mesajlarından anladığım kadarıyla beşiktaşlı duruşu dedikleri şeye sahip olan uuser. kendisini canı gönülden tebrik ediyor fenerbahçeye karşı biraz daha iyimser olmaya davet ediyorum.
"oğlumun fenerbahçe'li olmasında bir sakınca yoktur" beyanı var sözleşmede. ama olmamasında da yoktur manasına gelir bu. yani oglan artvin hopaspor'lu bile olabilir.
ne demiş cem özer: " senin sözleşmelerinle almanya mahkemeleri ilgileniyor" burası türkiye, yok öyle!
son söz: olum peyilfeys * oglun fenerli olursa, yeğen demem tekmelerim. sonra demedi deme...
tayyip'i üzdüğü dikkatli gözlerden kaçmamış yazardır. ayrıca pis ulusalcıdır, laik demokrat refleksleri vardır. biz kaç kişiyizcidir ve o kaç kişidir. tuncay özkan'In ve atilla ilhan'ın kitaplarını okurken görülmüştür. her an akp'yi kapatmasından şüphelenilmektedir. kendisine karşı çok dikkatli olunması gerekir aman diyeyim. **