şu başlık altında alemin en kral eleştirisini arjen robben tarafından alan yazar.
ona bile cevap verdim lan kendimce. narsistti belki, belki angutçaydı ama verdim.
neyse adamım, bak şimdi 2 ağustos 2009 beşiktaş fenerbahçe maçı başlığını açmışım gayet doğru düzgün tematik tadı olan bir entry. sonra altında elbette eğlence olacak ulan ne olacaktı? neyse birisi girmiş "fener adamı s.ker diyeceğimiz vs maç" diye şimdi bu adama cevabı nerede vereceksin? yeni bir yazıyla. edit yaparsan ne olur? olayın akışkanlığı gider, kaldı ki, diğer yazarın yazısına saygısızlık olur zira benim ilk entrymi okuyan kişi anlamasa bile benim ne dediğimi konu hakkında bilgisi olduğundan adamın lafını değersiz görebilirler.
demişim, tüzük gereğidir ama şahsi kanaatimce sivas ile fenerbahçe play-off oynamalıydı demişim sonuna da geyik olduğunu belirtmek için swh denilen zımbırtıyı da kullanmışım.
arkadaşın birisi bilgisizce girişmiş beşiktaş'ın yıldızının ulusoy sayesinde tff tarafından verildiğinden falan dem vurmuş açık ve net şekilde yanlış bilgi bir de laf sokuşturmaya girmiş "hocu biz size trabzonla play-off oynayın yıldız için dedik mi?" deyu.
buna da cevabımızı bir sonraki entryde vermişim.
arkadaş çıkmış durmadan entry girdiğimden dem vurmuş, adamın sen renktaşına söyledin mi? "adamım fener adamı s.ker demekle ayıp etmişsin" diye? yoksa artıyı bastın mı? birbirimizi kandırmayalım. bilgisizce sallamasına bir şey dedin mi? "ahaha hocu ne kral ayar vermiş ahaha " mı dedin?
edit yapmalıymışım.
şöyle;
2 ağustos 2009 beşiktaş fenerbahçe maçı
1. beşiktaş ve fenerbahçe arasında oynanacak maçtır.
edit 1: ayrıca bence fenerbahçe ve sivaspor play-off oynamalıydı ahaha
edit 2: "fener adamı s.ker" diyen arkadaşları izmir'de pek göremedik
edit 3: ulusoy tarafından değil, uefa tarafından verildi!
ilk entry'yi okuyan adam "ne diyo bu amına koduğumun malı?" demez mi arkadaş?
lan şu başlığın altına en az arjen robben gibi adam akıllı gelin yahu?
bilgisiz cahil birini bilgilendirmek ve bu bilgilendirmeyi bir ayar nasıl istenir ve istek nasıl kırılmaz edasında, hem eğitici hem de öğretici bir şekilde gösteren yazar.. ama işi zor her yere "topuz" yazan bir gurühla bilgilensinler diye uğraşmak öğretmen olmak için doğmuş ve hayatını bilgilendirmeye adamış insanlara mahsustur genellikle..
2 ağustos 2009 beşiktaş fenerbahçe maçı basligini acmis, yetmemis surekli ayni basliga bisiler yazan yazardir. kardesim 1 entry ide anlatsana derdini. olmadi edit yap ama anliyorum ben bu arkadasi. onlarda hakli.
ibne diyorum alınmasın yavşak. hani, seri eksi oy veren ibne diyoruz ya, zaten adı sözlüğe mal olduğundan önemli değil.
bak şimdi bu ibne hiçbir yazımı okumadan eksiliyor.
şu sözlükte en sinirlendiğim olay okumadan eksileyen adamların olması. lan oku ibne evladı, oku da öyle eksile. belki katılmasan da kafanda ampul yanar başka bir fikir gelir aklına sığır!
hatta bak şöyle yaptı, yukarıya yazdı "adalet ve kalkınma partisi/@paleface" şeklinde, "getir" dedi. şimdi eksiliyor hayatı ile cinsel ilişkiye girdiğimin evladı. mastürbasyon yapıyor aklınca.
ondan sonra bu adam özgürlükten, demokrasiden bahseder.
(#5383338) iş bu entrysi, 1 gün sonraki spor gazeteleri tarafından arak üzerine arak yapılarak köşe yazısına dönüştürülen yazardır. özellikle bu kolpacıların fotomaç'tan çıkması beni yanıltmadı.
saygıda kusur etmeyen sözlük kullanıcısı. hala-bıyık ilişkisinden yola çıkarak karşıt taraftaki yansımalarını kendilerine göstermek için yazmış olduğum bir takım zırvaları değerlendirirken ibibik şeklinde bir sıfatlandırmayla saygısını göstermiş. klasik olarak da zamanın şartları martavalını okumayı da ihmal etmemiş.
bak bu cümleyi iyi oku ve o kemalist algını safdışı ederek ezberlettir kendine. benim babam istiklal mahkemelerinde idama mahkum edilseydi ben o mahkemeyi kuran veya kurulmasına vesile olan adamı sevmezdim! ulan babam öldürülmüş! zamanın şartı filan mı düşüneyim be?! bizzat o sebepten atatürk'ü sevmediğini dile getiren bir insan tanıyorum. senin iddia ettiğin gibi klavye başında, götümün üstünde oturup sallamıyorum. sen böyle bir adamı babanın ölmesine sebep olduğu halde sevmeye devam edersen o yalnızca seni ilgilendiren bir problemdir. sevgili arkadaşım her şeyden geç, ben sevmiyorum demedim ki yahu. sevmemek için sebep gösterdim. idöölöjik nedir dostum?
edit: işbu entry içerisindeki ibibik kelimeleri tarafımdan uygun görülmediği için silinmiştir.
edit 2: ideolojik tavrını bilmediğin bir insana idöölöjik diyerek küçümseme davranışına başvurmadan özel mesajla uyarsaydın çok daha sağlıklı mı olurdu ne?
değme spor yazarlarına taş çıkarıp, saç-baş yolduracak cinsten yazıları olan okunası beşiktaş aşığı. bazı spor gazetesi yazarlarının bu adamın metinlerinden kırparak günü kurtardıgına bile şahit oldum. eline sağlık kardeşim!
2008-2009 sezonu şampiyonunun hikayesi yukarıda aynen anlatılmış. bunun üzerine bir şey diyecek midesizin, objektiflikten, spormenlikten ve delikanlılıktan yoksun oldugunu alenen beyan edip, altına imzamı atarım. varsa böyle yazabilen bir şahsı muhterem, gelsin aln-ı kabağından öpeyim. ya şimdi konuşsunlar, ya da ömür boyu sussunlar.
sözlükte beşiktaş'a laf atan oldu mu çizmelerini giyip yazar ayarlamaya başlar bu. bi de 18. yaş gününü inönü stadının otoparkında kutlamış. poposunun da bir lobu siyah diğeri beyaz. severiz ama, evet.
"yazar hakkında bilgi" butonuna -hani soru işareti var ya lan işte o- tıklayıp girdiği entryleri siyasi olsun olmasın "ideolojik" sebeplerinden ötürü kişisel kin besleyerek eksileyenlerin de olduğu yazar.
adamım mesaj at söylediklerim hakkında tartışalım, 7 mehmet ile alakalı entrymden ne istiyorsun arkadaş veya antalya uslulü piyaz ile alakalı entrymden?
ha siyasi yazılarımız için eksi kaygımız olsa zaten siyasi yazı yazmayız -yazar burada demirden korksak trene binmeyiz sözüne atıfta bulunuyor- ama arkadaş hani artıyı hak etmediği gibi eksiyi de hak etmeyen entry'ye siyasi yaklaşımlarınla eksi vermek de neyin nesi? neyin kuyruk acısı?
yapmayın canlarım, karmam sikimde değil gerçekten küçük duruma düşüyorsunuz.
(bkz: bi gün yine hudutdayım) *
iyi ki tanıştık denilesi. öküz gibi dikip gözünüzü bakarsanız o da size bakar " birini mi bekliodunuz " der. böylece, öküz gibi bakarak bulunacak insanı bulmak yöntemi literatüre kazandırılmış olur.
bilgili ve belgeli adamdır. yarım yamalak bilgi kırıntıları ile karşısına çıkmanız önerilmez. bjk'nin maç skorlarını ve son dakika gollerini hazmedemeyenler için günde 2 şer adet, beşiktaşlılar için ise günde bir adet entrysi doktor tavsiyedir.
şeker gibi adamdır ama yağmurda erimez. köpek sever, kedi tekmeler. acayip bir çenesi vardır. ben telefonda başa çıkamıyorsam siz yarım yamalak holiganlıgınızla asla başa çıkamazsınız.
kalbi dilinde olan adamlar vardır ya, paleface de onlardan biridir. at gözlüğü takmadan yazar, zevkle okunur. sözlüğe renk ve kalite katan bir yazardır.
en bariz hatalarında bile akp'ye "gık" diyemeyenlerin üstüne savunmaya gayret edenlerin savunurken de tek dayanaklarının "çamur at izi kalsın" sözü olanların eline partizanlık konusunda su dökemeyecek kişi. kaldı ki, partizan değildir olsa da açık açık söyler, çekinmez.
yazdığı yazılarda kullandığı materyalleri, kanıtları, verileri yalanlayamayanların bir zahmet elle tutulur verilerle gelmesini ister.
ihracat rakamlarını verirken, ithalat rakamlarını vermelerini ister en azından. ha bu yazarın yazdığı yazılarda herhangi bir veri, kanıt bulamıyorsanız dostum ciddi bir göz muayenesine ihtiyacın var demektir veya en kolayı -ki kendisi bunu gerçekten çok ister- yazdıklarını en az onun sunduğu veriler kadar sağlam veriler sunarak yalanlayacak cevaplar veriniz.
tek taraflı, gözü dönmüş cahil yazar. işi gücü bırakıp, akp ve tayyip erdoğan hakkında kin kusan yazılarına oldukça sık rastlayabilirsiniz sözlükte. eleştirisel mahiyette el tutulur bırakın tek bir yazısını, övücü tek bir cümle bile bulamazsınız. otomatiğe bağlamış şekilde düşünceden yoksun,inandığı partizan tutumunu değiştirmediği sürece yazsa ne olur yazmasa ne olur.
antalya'da, akp'nin kaybedeceğini tüm veri ve bilgilerle cayır cayır değerlendirmiş, seçimden çok çok önce tespit etmiş canavardır.
defalarca dile getirmiştir, "aslında akp açısından en riskli il antalya" diye. ama antalya'yı sadece yaz aylarında anahaber bültenlerinde ve magazin programlarında gören abilerimiz, ablalarmız kendisine "hadi len" demişlerdir, seçim sonucunu görünce de başbakan ağzıyla konuşup "höhöhö hizmete oy vermemişilerdir" değerlendirmesinde bulunmuşlardır.