devlet-i ali osmaniye 18. yahut 19. yuzyillarda sanayislesmesini tamamlayip, hammadde ihtiyaci duysa idi. ilk yapacaği iş zengin, vahsi ve bakir afrika kıtasinda sömürgecilik hareketlerinde bulunacakti. işte edebi eserlerinde gecen douglas biyikli ingiliz subayi yerine yahut bunun versiyonu olarak bu tip insan konacakti.
koca bir keşke...
evet ben şerefsiz bir kapitalistim.
hayal bu ya, insanın cebinden yemiyor.
devlet-i ali osmaniye 18. yahut 19. yüzyıllarda sanayileşmesini tamamlayıp, hammadde ihtiyacı duysa idi... böyle sömürge ülkesi olmazdık, belki de dünya da yerini almış gelişmiş bir ülke olurduk. (bkz: g9)
-çocuk ölümlerinde ilk sırayı almazdık... ah pardon gelişmiş bir ülke olsaydık zati sırf birilerinin siyasi çıkarları yüzünden bir aile* 143239298043294593 tane çocuk peydahlamayacağı için ölmezdi.
-40 yıl önce yapılan köprüden geçerken devlete çerez parası, en ufak bir kamu işi için harç parası, sik vergisi, göt ödeneği ödemezdik.
-dünya nın en pahalı iletişimi, ulaşımı ve barınma imkanları bizde olmazdı.
-afrika da adım başı kilise değil cami olurdu. misyonerliğin adımı ahilik koyardık. fettullah hoca soros un yerine geçerdi, biz yerine diğer dünya halklarını düdüklerdi.
-muhtemelen yıllardır her geç delikanlının rüyası olan %100 türk otomotiv sektörümüz olurdu. v12 4.5lt cabriolet doğan...
-takriben 68.732.878 ülkem insanın hayatlarını düzeltmek için tek umudu sayısal loto olmazdı...
-vesaire... vesaire...
ha! şimdi soruyorsanız sen kendinden utanıyor musun diye? evet, ama anasını satayım, hırsızın hiç mi günahı yok!
1683 yılına dek, dünya'da tek ses tek kuvvet olan osmanlı devleti, o tarihe kadar emperyalist bir politika izlemediğine göre, sonra bu bakış açısını değiştirmesi beklenemez, unutmuyalım ki o zamanlar, kahire,şam,bağdat,kudüs, gibi şehirlerin halkları, anadolu insanınkin den daha refah bir hayat sürdürmekteydi, oraları elimizden çıkarken bile halkın tek bir akçesine bile tenezzül edilmemiştir...