roman havası oynarken seyredenleri büyüleyen bir yazar. bizle alÂkası olmayan bir masadan "önümüzden çekilir misin ?" diye bir uyarı almamla bir kez daha anlamışımdır bu konudaki ustalığını, seni witch'le kapıştırmak lÂzım.
sempatik, sevecen bir ruh. amaaa kötü espri yapıyooor. *
evil kişisi başlık sahibinin önünde yürümektedir. başlık sahibi biraz hızlı mıdır nedir yol yetmez evil'a takılarak sendelemesine neden olur. ardından;
zirvenin çorbacı etabında bir ara fenalaşır gibi olan yazar. neyse ki bir şeyi yokmuş.
bu arada durgun halime üzülmüş. malesef ben de üzülüyorum ama bulantı da kalkacak gibi değil.
şişeleri devire devire eğlenmiş yazardır, müzisyenlerin kafasına vura vura romen havası çaldırmıştır. şovunu yapıp pistleri ağlatınca müzisyenler kapısına gelip, "abla bir tur da bizim için oyna hep sen istek yapacak değilsin ya" demişlerdir lakin naza çekmiştir kendisini...
ablasıyla "müslüman ol papa" tezahuratı organizasyonuna şiddetle karşı çıkmıştır,nedendir bilmem?
sabah işe gelince garsonlar,bu şirin yazardan dökülen kurtları toplayıp taksimden bizim köye yol yapmışlardır...
When I was young, it seemed that life was so wonderful,
a miracle, oh it was beautiful, magical.
And all the birds in the trees, well they'd be singing so happily,
joyfully, playfully watching me.
But then they send me away to teach me how to be sensible,
logical, responsible, practical.
And they showed me a world where I could be so dependable,
clinical, intellectual, cynical.
There are times when all the world's asleep,
the questions run too deep
for such a simple man.
Won't you please, please tell me what we've learned
I know it sounds absurd
but please tell me who I am.
Now watch what you say or they'll be calling you a radical,
liberal, fanatical, criminal.
Won't you sign up your name, we'd like to feel you're
acceptable, respecable, presentable, a vegtable!
At night, when all the world's asleep,
the questions run so deep
for such a simple man.
Won't you please, please tell me what we've learned
I know it sounds absurd
but please tell me who I am
su gibi insanlar vardır hayatta. bazen gürül gürül akarlar, bazen sadece yollarını çizmek için ince ince hareket ederler. fakat mesele nasıl hareket ettikleri değil nereye hareket ettikleridir. kendine koşabilen kaç kişi kaldı ki buralarda?