ülkesini seven ve ülkesini sevdiği için hakimiyeti altındakilere sarılırken alabildiğine sıkan bir adamdı.
fakat ülkesini sevmesi, başta balkanlar ve kuzey afrika olmak üzere ingiliz ve ruslara verdiği pek çok tavizin önüne geçemedi.
bir ingiliz tarihçisi, Osmanlının en büyük hükümdarıdır diyor çünkü kanuni, fatih, yavuz çok büyük imkanlara sahipti... o elindeki imkanlarla denge politikasıyla çok büyük işler yapmıştır, der
bazı muhafazakar kesim çok sever ama neden sevdiğini bilmezler severler öylesine..
Neyse efendim konuya girelim.
Bu adamın Türk tarihinde nefret edilmesinin en büyük nedeni 31 Mart olaylarını çıkartan azmettiren adam olmasıdır.
Olaylar çıkmadan önce güya (!)
II.Abdülhamid hafiyelerin getirdiği bilgileri değerlendirerek bir olayın çıkacağını tahmin etmiş, ancak bir önlem almamıştır. isyancı askerlerin istanbul caddelerinde Yıldız kaynaklı Osmanlı ve ingiliz altınlarını bozdurarak faytonlarda gezmeleri, lokantalarda ve birahanelerde gönüllerince masraf etmeleri, kamuoyunda Padişahın isyanda parmağı olduğu izlenimini doğurmuştur. Olay günü Padişahın gelişen askeri olaylardan duyduğu endişe, aldığı özel bilgilerle ferahlamasına neden olmuş ve isyanın aldığı şekilden memnun olduğunu göstermiştir.(Bu detay, Son Vak’anüvis adlı günlüklerden Abdurrahman Şeref Efendi'ye aittir)
II.Abdülhamid’in isyandaki liderliği tam olarak kanıtlanmamakla birlikte gerekli önlemleri almadığı, yalnız kendi siyasi geleceğini düşündüğü açıktır.
istanbul'da önüne gelenin canına kıyan ve daha okula giden akademili askerleri öldüren bu p...zevenkleri
haraket ordusu hak ettiği şekilde bastırmış çoğunu it gibi öldürmüştür.
Abdulhamid tahti için ülkesini bölecek kadar namussuz bir adamdır. Ayrıca jurnalciliği başlatması da cabası.
sen 93 harbinin başlayacağı esnada devletin başına geç, onca borcun içerisinde demir yolları, fabrikalar aç, o kadar devletin gözü üzerindeyken denge siyaseti ile 33 yıl devleti ayakta tut, vekendisine en abartılmış padişah desinler. bu adam 1. cihan harbinde bizim kurtuluşumuz tarafsız kalıp beklemekte idi demişti, gelmiş geçmiş en abarttılmış birileri varsa onlarda beyinsiz ittihatçılardır!
osmanlı imparatorluğu'nun 34'üncü padişahı. 113'üncü islam halifesi.
Padişah ikinci Abdülhamid, 21 Eylül 1842 tarihinde istanbul’da doğdu. Babası padişah Abdülmecid, annesi Tirimüjgan Hanımefendi’dir. daha 10 yaşında iken annesini kaybettiği için öksüz büyüdü ve onu padişah Abdülmecid'in çocuksuz eşi olan Piristu Hanımefendi yetiştirdi. Bu sebeple Piristu Hanımefendi'yi öz annesi gibi sevip saymıştır.
Padişah ikinci Abdülhamid tahta çıktığında Osmanlı imparatorluğu büyük bir buhrandaydı. bu dönemi bir nebze toparlamak için 23 Aralık 1876'da ilk Osmanlı anayasası olan Kanuni Esasi'yi ilan etti.
ülkenin ve tüm uluslararası siyasetin durumunu çok iyi bilen padişah, adımlarını akıllıca atmaya başladı. fakat bunun için engel olarak gördüğü 1.meşrutiyeti kaldırıp 30 yıl sürecek olan istibdat devrini başlattı. dolmabahçe sarayı'nın korunması zor bir konumda olması sebebiyle yıldız sarayı'na taşındı ülkeyi burdan idare etti.
ardından ülkede birçok yasaklar koyup, devleti belkide ayakta tutan en önemli hamlesi olan hafiyelik teşkilatını kurdu. bu teşkilat sayesinde ülke üzerine kötü emelleri olan tüm devletlerin planlarını önceden öğrenip, planlarını ona göre yaptı. bu süre zarfında hem içteki hainlerle, hemde dış düşmanlarla büyük bir mücadele verdi. özellikle akıllı hamleleri sayesinde, yıkılmak üzere olan Osmanlı Devleti’ni uyguladığı politikalarla 33 yıl ayakta tutmayı başarmış bir padişahtır.
padişah ikinci abdülhamid, kültüre önem vermiş ve eğitim konusunda hizmet verecek birçok mekân yaptırmıştır. Güzel Sanatlar Akademisi, Ticaret ve Ziraat Okulları kuran padişah ikinci abdülhamid, ilk ve orta dereceli okullar, konuşma ve görme engelli okulları, kız meslek okulları da yaptırmıştır. Vilâyetlere liseler, kazalara ortaokullar kurmuş, ilkokulları köylere kadar ulaştırmıştır. istanbul’da Şişli Etfal Hastahanesi’ni ve Dârülaceze’yi kendi şahsi parasıyla yaptırdı. Hamidiye adı verilen içme suyunu borularla istanbul’a getirtti. Karayollarını Anadolu içlerine kadar uzatan padişah ikinci abdülhamid, Bağdat’a ve Medine’ye kadar da demiryolları döşetmiştir. Büyük şehirlere atlı tramvay hatları yaptırmıştır.
padişah ikinci abdülhamid ülkeyi 33 yıl çok iyi idare etmiş, lakin bu süre zarfında sınırdaki toprak kayıplarına mani olamamıştır. artık Padişah ikinci Abdülhamid'le uğraşmaktan ve siyasi arenada yenilmekten yorulan, başta ingiltere olmak üzere, bazı büyük devletler osmanlı'nın ele geçirilmesi için Padişah ikinci Abdülhamid'in tahttan indirilmesi şartında hem fikir oldular.
ingiltere ve işbirlikçileri, birçok siyasi hamlede yenildikleri Padişah ikinci Abdülhamid'i yenmenin tek yolunun halkı kışkırtmaktan geçtiğine karar verdiler. bu sebeple yalanlarla ve iftiralarla halkı ve askeri galeyana getirilerek çıkarılan ve 3 gün süren 31 mart isyanı (13 nisan 1909) sonrası Padişah ikinci Abdülhamid tahttan feragat etmek zorunda kaldı. Padişah ikinci Abdülhamid'e tahttan indirildiğini söylemek için gelen hayet, korkudan padişah'ın odasına çıkmaya bile cesaret edemediler.
kendisinden sonra tahtta kardeşi padişah reşad çıktı. tahttan indirildikten sonra 3 sene Selanik'teki Alatini Köşkü'nde ev hapsinde tutulduktan sonra Padişah ikinci Abdülhamid, 1912'de istanbul'daki Beylerbeyi Sarayı'na getirildi. 10 Şubat 1918'de istanbul'da vefat etti. Mezarı, büyük babası için Divanyolu'nda yaptırılmış olan Padişah ikinci Mahmud Türbesi'nde bulunmaktadır.
tarafsız biri olarak bu kitabın okunmasını şiddetle tavsiye ederim. yıllar önce okuduğum bu kitabı, kitaplık rafımı kurcalarken tekrar görünce paylaşmak istedim.
bu kitap sayesinde belki kör olmuş önyargılı gözler, bir nebze gerçekleri görür.
kitapta gelişi güzel yazılmış bir tarih aramayın. kitap daha çok ruha işleyen ve padişah ikinci abdülhamid'i daha yakından tanımanızı sağlayacak bir kitap.
not: türk milleti olarak çok kitap okuyan bir nesil değiliz, ama bu kitap olmasa bile lütfen ayda bir kitap okumayı alışkanlık haline getirin. otuzlu yaşlarda bir abiniz bir kardeşiniz olarak tavsiyemdir.
islamcılık politikası ile ülkenin dağılmasını engellemek isteyen, 1876-1909 tarihleri arasında ülkeyi yönetmiş ve meşrutiyetleri ile biraz olsun sempati beslenebilecek biri iken şu an onu seven kitle sebebi ile nefret edilen osmanlı tarihinin en çok toprak kaybeden padişahı. 31 mart olayı ile tahttan indirilmiş yerine 63 yaşındaki Mehmet Reşat geçirilmiştir.
Osmanlı balonunun en balonu (I. Olani adamdir bu arada). Osmanli tarihinde hiç yerini almasaydı ne osmanlı, ne türkler, ne islam hicbiri bir şey kaybetmezdi. Belki bomonti bira olmazdı o kadar.
2.Abdülhamit Han Hazretleri kimileri için Ulu Hakan, kimileri için de kızıl sultan. Bence Ulu Hakan.
Nedenine gelince;
Hal edildikten sonra koskoca imparatorluk ne hale geldi gördük. Stratejist bir siyasetçi kimliği ile masada çok sefer kazanmıştır.
Ulu Hakan sana Allah rahmet eylesin.
Ne övüldüğü kadar büyük nede yerildiği kadar kötü bir hükümdardı. Şansızdı imparatorluğun güneşi batarken geçti başa keşke o kadar paranoyak olmasaydı gençleri dinleseydi biraz değişen dünyanın ihtiyaçlarına anlasaydı. Biraz rahat etseydi ve ülkeyide rahat ettirseydi.