şöyle bir açıklama getiriliyor sanırım buna. şimdi pırtlanta lüks bir mal olduğu için talebin fiyat esnekliği yüksektir. yani pırlantanın satışlarındaki düşüş, vergi oranındaki artıştan daha fazla olacaktır. sonra da deniyordur ki muhtemelen, üç kuruşluk vergi için hem sektörü küçültmeyelim, hem kurumlar vergisinden de olmayalım vs... bu muhtemel mazeretleridir. ama insan kafasını çalıştırsa, pırlantaya olan talebin ortadan kalkmasının talebin başka bir tüketime veya da yatırıma yönelmesi anlamına geleceğini anlar. hele ki pırlanta bir ithal maldır. ithal mal tüketiminde her azalma kendisiyle aynı büyüklükte milli gelirde artış ortaya çıkarır. devletin milli gelir toplamındaki artıştan elde edeceği verginin, herhangi bir sektörün gelirinden de değil karından alınan kurumlar vergisinin çok çok üzerinde olması beklenir. yani iktisadi mazeret de sunulamaz sektördeki bu vergi avantajına.
Doğalgaz, elektrik, su da olanda zaten zam değil güncellemedir. Ayrıca Benzinde olan ötv (bkz: özel tüketim vergisi) pırlantada nedense yoktur. Çünkü pırlanta zaruri bir ihtiyaçtır.
ülkemizde kdvsi sıfırdır. elbette erdoğan'ın oğlunun atagold kuyumculukla ortaklık kurmasıyla hiçbir alakası yoktur, tesadüftür.
bazı ülkelerdeki pırlanta vergileri ise şöyle;
isveç % 25
Almanya % 19
Fransa % 19,6
italya % 20
Bulgaristan % 20
Danimarka % 25
Polonya % 22
Avusturya % 20
Yunanistan % 18
Belçika % 21