ben ozan güven'i haklı bulmuyorum. 19 yaşında tecrübesi olmayan biri öyle bir soru sorduysa, üstüne gidip küfür etmek mi gerekir? tam dibine girip yaşını sormaya başladığında muhabirin korktuğu yüzünden belli oluyor. büyük ihtimalle işindende olacaktır. hatta o muhabirin yerinde olsam, gözüm kararsa boyum posumda var, tekme tokat girerim adama. görür o zaman sen kimsini.
oyuncudur efendim ama mevzu bu değilmiş. durduk yere hakkında bu kadar entry girilince bir şeyler yapmış olduğunu anlamalıydım zaten. *
+ ilişkiniz nasıl gidiyor ozan bey?
- ben sana kimi s.ktiğini soruyor muyum?
+..
nasıl bağdaştırdıysa artık konuyu bilemiyorum. adamın ilişkiden anladığı bu herhalde öyle ya!
''ne ilişkisi yea sevişiyoruz işte a.q. , sana bunu mu anlatacağım şimdi. ne soruyorsun? '' dedi muhabire ben öyle duydum. *
oyuncudur ama adammidir bilinmez. zira kendisinin daha 19 yasinda gecenin bi saatinde ekmeginin pesinde kosan, belkide titreye titreye sorusunu soran gence etmedigi küfür kalmamistir. herseyden gectim orda ozan güvenin o 19 yasindaki gence sen diye bile hitap edememesi gerekli, cünkü cocuk o kadar küfürü yedikten sonra bile hala ozan bey diye hitap etmektedir. ama malesef bizim ülkemizde düzen böyle isler, paran varsa populersen kralsin. düzenine sokuyum.
içindeki hayvanı ortaya çıkarmıştır. "sen kimsin ki?" diyordu elemana. doğru, bu millet sizin götünüzü kaldırmaya devam ettiği sürece cılızlara "sen kimsin ki?" sorusunu tüm hiddetinizle sormaya devam edeceksiniz. meyhanede politika mı konuştunuz lan yoksa, ne soracaktı o çocuk sana?
içkiyi kıçıyla içip çirkinleşen ve 19 yaşındaki bir elamana saldıracak kadar kibirli, burnu ve kıçı kaf dağında olan bir oyuncu. ne oldum delisi. özel hayatının berbatlığını bariz şekilde verdiği tepkilerle anlatan bir gereksiz bünye. evet çok sinirlendim. halbuki yere göğe sığdıramaz, oyunculuğunu çok beğenirdim.
birçok medya maymunun magazincilere cici görünmek için yaptığını yapmamış, takır takır konuşmuştur. magazin gazeteciliği kisvesinde insanların özelini suyunu çıkarana dek deşmek o kadar normalleştirildi, o kadar sıradanlaştırıldı ki insanlar "ne var işte işini yapıyor çocuk" diyebiliyor.
o adam nasıl bir ilişki yaşıyor, az önce içeride tartıştı mı, hatunla kavgalı mı-barışık mı, hatta mekandan birlikte çıktığı kişiyle gerçekten ilişkisi var mı yok mu, kim bilir. ama yok, memlekette para kazanmak kolay. gir bir gazeteye, bar çıkışında takıl "ilişkiniz nasıl gidiyor" diye ona buna sırnaş. laf yiyince de emekçi ayaklarına yat, ey yavrum be...
aslında yaptığında, söylediklerinde, çıkışında son derece haklıdır hatta o kadar içten "dalyarak" demiştir ki, kendim demiş gibi hissettim o derece. ama yine de bir şey var oturmayan, uymayan, olmamış olan. hani o tavır falan ne ise sebebi ozan güven'de eğreti durmuş, olmamış.
ama magazin gazeteciliği denilen saçma sapan olay devam ettiği sürece görürüz böyle şeyler. 19 yaşında bir çoçuk babası yaşında bir adamın yanına gidip; " ee biraz da ilişkiden konuşalım" derse küfürü alnının ortasına yer hem de en sinkaflısından.
sabah kahvemi içerek kelebek okuma faslında gördüğüm yardımcı oyuncu. benim için bu ve bunun gibi insanlar-kimse kusura bakmasın ama- para verip eğlendiğim insanlar, ayrıca o adam kamyonla para götürürken o kadar eleştiriyi ve bu tip durumlarla muhattaplığı da kabul edecegini bilmesi gerekirdi, oyuncu, şöhret olurken. ayrıca "ilişkiniz nasıl gidiyo" gibi bi soruyu "kızı sikiyo musun" gibi algıladığından dolayı kendi fikriyle de başbaşa bırakıyorum bu arkadaşı. ozan, kayıpsın, yapacak bi şey yok. özel hayat diye vikviklenilmesini de mantıklı bulmuyorum malesef ben bu kadar tantanalı bi hayattan sonra, hem karnını tv ile magazin sayesinde doyur- beni benden alan bi oyunculuk hatırlamıyorum kendisinin- hem de camia çalışanına küfür et. istemiyosan bırak git o çok sevdiğini söylediğin deniz kenarlarına ve domates yetiştir. optüm bye.
söylemlerinde haklı olan oyuncudur. hayatımda tanımadığım birisi benim ilişkim hakkında bana soru sorsa, bende aynı tepkiyi gösterirdim. şu ana kadar kimsenin böyle bir tepki vermemesi bana daha enteresan geliyordu. size ne amına koyim?
düşünün bir bayan arkadaşınızı taksiye bindirmişsiniz, kafanız trilyon, bir ergen elinde kamera geliyor ve size bu soruyu soruyor. siz olsanız ne yapardınız.
alkollu bir şekilde, muhtemelen stajer bir çocuğa takmış sorunlu bir insandır.
+ bayağı kalabalık bir kadro ile gelmişsiniz.
+ ilişkiniz nasıl gidiyor, onu konuşalım?
- ya si.tir git.
- ya salak, salak sorular. kim o? nerde o? ne salak salak sorular soruyorsun ya? bir dakika bir dakika. normali bunun ozan bey iyi akşamlar.
- kaç yaşındasın sen?
+ kötü bir soru sormadım ki?
- kaç yaşındasın, söylesene bir cevap ver.
- kaç yaşındasın sen?
+ 19 yaşındayım.
- dal yar... böyle mi sorulur bu? ilişkiniz nasıl gidiyor? ben sana soruyormuyum? kimi si...yorsun diye, soruyormuyum?
- ne kadar aptal aptal konuşuyorsunuz ya. şimdi şöyle yazacak; içkiliydi bilmem ne.
- abi ne kadar aptal aptal sorular. a...k ağızlı sen kimsin?
anladığım kadarıyla bu arkadaşın o gece bi hatuna siki kalkıyor fakat erdiremiyor ve hatunu yolcu ediyor. tabi siki havada kaldığı için taşaklar ağrımaya başlıyor ve sinir yapıyor. akabinde ekmeğinin peşinde bi çocukçağız aldığı saçma salak emirleri uygulamaya çalışırken buna denk geliyor. bu da erdirebileceği birini bulmanın tatminiyle , başlıyor kelkinmeye.
tartışma muhabbetinde adam sonuna kadar haklı ettiği küfürler de çok yerinde gayet düzgün bir şekilde konuşup açıklıyor. sanane adam kimle ne yapıyor. ayrıca bu magazincilik denen saçmalık dünyanın en kolpa işlerinden biri.
