abd'nin suriye üzerinde oynadığı oyunu kaleme alan 6 ekim tarihli can dündar yazısı.
--spoiler--
Suriye krizi duruldu. Bir oyun oynanmıştı; bozuldu.
Oyunu hatırlatmanın tam zamanı:
1,5 ay önce, Hürriyetin ABD temsilcisi Tolga Tanış, Washingtonda oynanan bir savaş oyununu haber vermişti; ben de bu sütunda bahsetmiştim. (http://gundem.milliyet.com.tr /bizimle-oynuyorlar/gundem/gundemyazardetay/25.08.2012 /1585903/default.htm)
Amerikanın üç önemli düşünce kuruluşunun, Suriyeye ilişkin bir simülasyonuydu bu... Yani neler olabilir konulu bir senaryo çalışmasıydı.
Pentagondan, Dışişlerinden, CiAden diplomatlar, istihbaratçılar, Ortadoğu uzmanları 2012 Ağustosu ile 2013 Nisanı arasında yaşanabilecekleri öngörmeye çalışmıştı.
Krizin üç temel aktörü olarak ABD, Suudi Arabistan ve Türkiye belirlenmiş, her birinin rolünü bir uzman üstlenmişti:
Amerikalılar ve Suudiler, krize Türkiyenin liderlik etmesini istiyor, onu müdahale için kışkırtmaya çalışıyordu. Ancak Türkiye, NATOsuz hareket etmem diye ayak diriyordu.
Bunun üzerine Amerikalı senaristler, Türkiyeyi ikna edecek başka bir yol düşündü:
Suriyedeki çatışmayı tırmandırmak, ölü sayısını artırmak ve Türkiye sınır kapısına mülteci yığmak...
Bunu da denediler; Türkiye, yine girmedi.
Geriye bir tek yol kalmıştı:
Türkiyede bomba patlatmak...
Ankarayı savaşa razı edecek formül buydu.
* * *
Oyunculardan birinin simülasyon sonunda yaptığı açıklamayı da hatırlatalım, ki oyun daha iyi anlaşılsın:
(Oyunda) bombalamalar artınca Türkiye ekibi, Suriyeye askeri müdahaleye mecbur kaldı.
Nasıl?
Uzak bir masa başında oynatılan taşlar, şimdi yerli yerine oturuyor mu?
Nisan 2013e kadar Riyad-Washington hattında tezgahlanabilecekler konusunda uyanık olmamız gerekmiyor mu?
* * *
Aynı komşu toprağını üleşen, birbirine alışverişe giden, kız alıp veren, aynı dinden, aynı sülaleden insanlarla savaşmaya çok teşne olanlara, Lütfen siz önden buyurun cepheye diyelim, Sinan Çetinin savaş karşıtı son filmi Çanakkale Çocuklarını izlemelerini tavsiye edelim ve yazımıza o filmden bir replikle son verelim:
Kardeşler birbirini vurmadan, birileri durdursun bu savaşı!
Uludere-Akçakale
Bayıldım şu habere:
Türkiye-Suriye sınırında faaliyet gösteren radarlar, Akçakalede 5 kişinin ölümüne neden olan Suriye topunun nereden ve kim tarafından ateşlendiğini tespit etmiş. O batarya tam isabetle vurularak imha edilmiş.
Bravo!
Şimdi sormaz mısınız:
Akçakalede 5 kişiyi yanlışlıkla bombalayan Suriye topçusunu iki saatte bulanların, Uluderede 35 kişiyi yanlışlıkla bombalayan Türk jetinin sorumlusunu 10 ayda bulamaması anlaşılır şey mi?
Yanlışlıkla öldürmek gerekiyorsa, onu ancak ben yaparım mı deniliyor?
Ölenler için kimin bombası olduğu fark ediyor mu?
Bu nasıl çifte standarttır?
Acaba Uludereliler de bir daha hata olmasını önlemek ve bir özür işitebilmek için angajman kurallarını değiştirip tezkere mi çıkarmalıydı?
--spoiler--
en ufak problemde dahi abd siz karar veremeyen ensesi tokadın altında beyzbol sopası ile bile aşağılanmış tiplerle pekala mümkün olandır.
gidişat bunu gösteriyor, görmemek için kör olmak gerek.
ha can dündar bunu yazmış, bunun gibi 100 tane daha gazeteci 100 yazı daha yazsa nato kafa nato mermer tayyipperestler her halükarda kayıtsız şartsız peşine takılmaya devam edecekler o açıdan zerre şüphem yok.