topu topu 3 adayın olduğu cumhurbaşkanlığı seçimini baz alırsak bir insan pek tabi oy vermeme hakkına da haiz olmalıdır. bu 3 aday da o koltuğu hak eden insanlar olmayabilir. mesela biri terörist, biri hırsız, biri de neye hizmet ettiği belli olmayan biridir belki...
oy vermeyen biri olarak kullandığım haktır. mecbur muyum ben bana dayatılan, içlerinde tam olarak beni tatmin eden bir adayın olmadığı bir seçimde bulunmaya?
kendisine göre uygun aday bulamayan seçmenin takındığı tavırdır. düşünsenize markete gidiyorsunuz çikolata alacaksınız adam size, "ya peynir alacaksın, ya zeytin, ya da sucuk." ulan. çikolata yoksa almıyorum, zorla mı?
pek tabii haktır. ancak bu eylemde bulunan zat-ı muhteremin, kullanılmayan her oyun, faşist bir muktedire gittiğinin farkında olup, halkın başına geleceklerden sorumlu olacağını vicdanına sığdırabilmesi gerekmektedir. yoksa tabii ki haktır yahu.
bir hakkı kullanmamak ta bir hak olabilir ama duyarsızca ve fütursuzca, anlamsızca bir davranıştır.
madem bu ülkede yaşıyorsun, bu ülkeyi birileri yönetiyor ve bunlar senin hiç mi umurunda değil.
hadi sen umursamıyorsun; çevrendekileri, bundan sonraki nesli de mi önemsemiyorsun?
geleceğin kaderi şimdi de. gelecekte geçmişe baktığında kendini sorgulamayacak mısın, ben ne yaptım diye...
ismini hatırlayamıdığım bir siyaset bilimcisinin şöyle bir sözü vardı;
siyasetle ilgilenmeyen insanlarla, gün gelir siyaset onlarla ilgilenir...
oy vermek bir haksa vermemenin de bir hak olduğu doğrudur. ama sonra gelip de orda burda yok efendim ülkeyi soydular, yok efendim hükümet ağzımıza sıçtı gibi beyanlarda da bulunmasınlar.