Seçim günü evde otururum...Oy vermem... Çünkü, inanıyorum ki oy verirseniz şikayet hakkınız olmaz. insanlar bu çarpıtmayı severler biliyorum. "Ama işte oy vermezsen şikayet hakkın olmaz" derler. iyi de bunun neresi mantıklı? Oy verirseniz şerefsiz ve kabiliyetsiz insanlar meclise girer. Her şeyi bok ederler ve bunun sorumlusu siz olursunuz. Sorunu siz çıkardınız, onları siz seçtiniz, şikayet etmeye hakkı olmayan da sizsiniz. Diğer taraftan oy vermemiş olan ben, hatta aslında seçim günü evinden bile ayrılmamış olan ben hiç bir şekilde bu adamların yaptıklarından sorumlu değilim ve benimle hiç bir alakası olmayan halkın yarattığı bela hakkında canımın istediği kadar şikayet edebilirim. *George Carlin (1937-2008)
ancak kendisi, ailesi ve bu toplumun geleceğinde söz sahibi olmak istemeyen insanların yapacağı şeydir. gerçi insanlarda " kim gelirse gelsin ne değişiyor" türünden -haklılık payı olan - bir psikoloji de var ama bilemedim ki şimdi.
1- Oy kullanmamak, oy kullanmak kadar doğal bir haktır. Belki daha da doğrusu; oy kullanmak bir demokratik hakkın kullanımı iken kullanmamak nötr bir şeydir. Gerçekleşmemiş eylemin davası olmaz.
2- Oy kullanmamak, kendilerinin böyle bir talebi olsun olmasın bazen oy kullanmak kadar önemli mesajlar verebilir. Örneğin 2014 cumhurbaşkanlığı seçiminin en önemli mesajını onlar vermiştir.
3- Oy kullananlar, çoğu zaman sonuçlar için hep oy kullanmayanları suçlar. Sistem içindekilerin, sistem dışındakileri suçlaması eşyanın tabiyatına aykırıdır. Mahalle maçının yenilgisini, camdan maçı izleyen çocuğa yüklemektir bu.
4- Oy kullanma isteği olup da, kişinin kendine uygun aday bulamaması da her zaman mümkündür. Kişiyi herhangi birine oy vermeye zorlamak ya da sonuçlardan sorumlu tutmak anlamsızdır, haksızlıktır. (2014 Cumhurbaşkanlığı seçimi buna en iyi örnektir. Cumhurbaşkanını halkın seçeceği düsturu ile yola çıkıldı ama aslında seçimi milletvekilleri yaptı. Ve sonuçta halkın önemli kısmı kendi adayını pusulada göremeyeceği için sandığa gitmedi. Burada suçlu temsili demokrasinin zayıflığıdır.)
Sonuç: Oy kullananlar; sistem zayıflığının faturasını bize çıkarmayın. insanları yapmadıkları şeyler üzerinden suçlamayı kesin. Kendinize gelin.
vatandaşlığımı sikiyim, son 4-5 seçimdir yaptığım (ya da yapmadığım) olaydır. kullanmıyorum efendim, umrumda da değil artık nasıl olsa bi bok olmayacak mevcut kafaları değiştirmediğiniz sürece ve takım tutar gibi parti tuttuğunuz sürece. bundan sonra 50 defa da seçim olsa hepiniz yine aynı partilere oy vereceğiniz için bi sikim değişmeyecektir. istekleriniz belli ama yapılacak olan farklıdır bunu göremediğiniz sürece de kçımı kaldırıp gitmeyeceğim oy kullanmayadır.
Kendime yakın bulduğum herhangi bir siyasî parti olmadığından sandığa vatandaşlık görevimi yerine getirmek ,ceza yememek için gidiyorum.Açık söylüyorum hiçbirinden yanada oy kullanmıyorum. Yanlış anlamayın boş kesinlikle atmıyorum. Hepsine mühür basıyorum. Kimsenin hatrı kalmasın. Benim için hepiniz aynısınız. Sadece renkleriniz farklı benim için.
kesinlikle tavsiye edeceğim eylemdir. öyle bir rahatlık verir ki insana... "inanmıyorum hiçbirinize, kendime inanıyorum."
peki neden kullanmamak? çünkü siz onların umrunda bile değilsinizdir. (sizi bir oy olarak görürler.) kapitalizm, sosyal adaletin hiç edilmesi demektir. demokrasi de onun makyaj malzemesidir.
bir tercih meselesidir. yalnız tabii ki üşengeçliğe eften püften "makul" argümanlar üretmek veya ülkede olup bitene bigane kalmak ve sürekli geyikle meşgul olmak gibi bir mantıkta olursa, o zaman abestir. öte yandan bu kavram ve bu gibi mevzular üzerine sözlükte tartışma ve yorum yapılıyor olması, kanımca, demokrasi kültürümüzde ilerleme sağlaması anlamında olumlu bir şeydir.
