Yurt disinda yasadigi icin, vatandasi oldugu devletin yonetiminin belirlenmesinde soz sahibi olamayan, azimsanamayacak kadar cok insan toplulugudur. Son 50 yilin secim istatistiklerine bakildiginda gorulen 70-80% arasi secime katilim oraninin en buyuk nedenlerinden biridir. 1995 yilinda, TBMM'nin yurt disinda yasayan vatandaslarin oy kullanma hakkini yasayla garanti altina almasina ragmen, pratikte sadece sinir kapilarinda oy kullanma olarak hayata gecirilmistir. Turkiye'ye siniri olmayan ulkelerde yasayan gurbetci vatandaslar icin konsolosluklarda secim sandiklari kurulmasi her secim oncesi dile getirilen bir fantaziden oteye gecmemektedir.
yurtdışında bulunmak v.s geçerli bir sebebi yoksa, girdiği ortamlarda eğitim, adalet sistemindeki bozukluklardan yakınmaya hakkı olmayan insandır. askerliğini yapmamaktan çok ta bir farkı yoktur.
vatan topragi olarak kabul edilen konsolosluklarda oy verme isleminin neden yillardir hayata gecirilemediginin sorgulanmasi gereken durumdur. En ucube ulkelerin bile bir cogu secimlerinde konsolosluklarda oy verme islemi icin bir duzenlemeye sahiptir. 5 milyondan fazla vatandasinin yurt disinda yasadigi bir ulke olan Turkiye Cumhuriyeti'nin boyle bir uygulamaya hala gecememesi yada gecmeye tesebbus etmemesi, sadece geri kalmisliginin bir gostergesi olabilir. Baska bir izahi olmasi cok zor zira.
ulkede siyasetin ve dahi rejimin tikandigina inanan, verecegi oyla bir seyin degismeyecegine, zira her an ulkede askeri vesayet tehlikesi ve dahi oy verilen basbakanin darbe ile zincirbozana, yassiada'ya gonderilebilecegine hatta idam edilebilecegine inanan , umutsuzluga, acmaza dusen bu sebebtendir ki eli oy vermeye gitmeyen, gidemeyen insan.