eğer öncesinde düzenli bir seks hayatınız yoksa (elizabeth sayılmıyor tabii ki) evlilikle bitecek bir şey. sanırsınız tabii ki.
başlarda maymunlar gibi sevişirsiniz ama yok adettir, yok iş stresidir, yok "terliyim olmaz"dır derken bir de bakmışsınız sadık yariniz elizabeth size göz kırpıyor.
abovv hele bi de çocuk yapacaksanız. ilk üç ay çok tehlikeli, sonra da kadınların hormonları zıplıyor derken aylarca girdiğiniz sıcak küçük delik şehir efsanesi olur sizin için. doğum bi de sezeryansa çükü kesin atın amk. fazlalık.
artık iyice elizabeth'in sihrine kapılırsınız. karı çocuk uyuyunca gizlice bilgisayar olan bi odaya geçersiniz.
sessizce rutininize bağlı olarak hazırlık yaparsınız (peçete, krem, kirli peçetenin atılacağı yer, pc ekranının pencerelerden gizlenmesi, bildiğiniz rutinler işte amk)
neyse sesi kısarsınız ve başlarsınız porno sitelerine girmeye.
abovvv o da ne amk, sizin bıraktınız saçının arkası toplu hansların siktiği kıllı olgalar gitmiş, x-art, nubiles efendime söyleyeyim wowgirls gibi huriler gelmiş.
>o neeee lan dersiniz. bunlar insan mı? soft müzikler falan. osbiri bırakıp film gibi izlersiniz amk.
sonra olm ne izlemesi hadi işe koyulalım dersi...
cümle yarım kaldı, attırdın. ee karılar ilik gibi, normal.
tabii tüm bunlar olurken yakalanacağım heyecanı basar. lan eskiden olsa anana babana yakalanırdın.
şimdi karına. laaaan bebene yakalanma durumu var. ama vaz geçmeszin amk.
bir süre sonra da hayatının parçası olur. arada karıyla sevişirsin elbette ama elizabeth hep gizli bir köşeden seni selamlar.
eskiden sokak aralarında oynadığımız oyundur. herkes topa bir kez değerek oynar ikileyen yada dışarı vuran kaleye geçer. gol olduğunda 31 sayından bir düşülür kafalıksa 2, röveşata ile 5 sayı düşülür. havada tıktık ile de goller olabilir.ilk sıfırlanan anne, son sıfırlanan baba olur. zevkli oyundu.
"bir adamın sevme duygusunu nasıl kaybettiğini anlattığı bir günlük bu. nasıl sevemez hale geldiğini, sevgi kavramının deforme edilişine nasıl tepki verdiğini okuyacaksınız bu otuz bir günlük günlükte."
** iki basamaklı bir asal sayı..
** hatay ın plaka imi..
** ekim, aralık, ocak, mart, mayıs, temmuz ve agustos aylarındaki gün sayısı..
** ergenlerin masturbasyon yerine kullandıkları kelime grubu..
** üçün biri..
** hollanda nın uluslararası telefon kodu..
** hatay da ikamet eden bir vatandaşın soyadı..
şimdi de bazı anlamlarını cümle içinde kullanalım..
**** eskiden bekardım otuz bir çekerdim; şimdi evliyim üstüne bir de dırdır çekmekteyim..
**** ne çekilmez adamsın be, otuz bir olsan çekmem seni..
Evet içerikte +18 ibaresini gerektirecek unsurlar var ve evet kahramanımız her gün mastürbasyon yapıyor. Ama kitabın anlatmak istediği bu değil.
Bir adamın sevme duygusunu nasıl kaybettiğini anlattığı bir günlük bu. Nasıl sevemez hale geldiğini, sevgi kavramının deforme edilişine nasıl tepki verdiğini okuyacaksınız bu otuz bir günlük günlükte.
Her güne nasıl yalnız başladığını düşünürken aslında kayıtsız şartsız yanında olanlara şaşıracaksınız.
bir rakam aynı zamanda argodaki mastırbasyon, anadolunu belirli bölgelerinde söylemi değişen uygulama, (bkz: kayışı yağlamak), (bkz: çavuşu tokatlamak) gibi.