çok uzun süredir aramız çok kötüydü. yanımda dikiliyordu beni göndermek için otobüs saatini beklerken. şöyle bi durdum bi an, bi daha göremeyeceğime eminim, bi son kez bakayım. baktım. sonra bir daha hiç görmedim.
sevgilisi ile öpüşüp koklaşanlar, akrabası ve annesini öpüp sarılanları görmek bir yana; kimileri için sadece şehrin ışıklarına şöyle bir bakıp otobüse binmektir.
ne sebeple olursa olsun ister askere gidiyo olsun ister gezmeye insanın boğazında bi düğüm olur ağlamamak için kendini sıkarsın sonra kafanı cama yaslar ağlarsın. değişik bi his.
siktiğimin kaşarı sımsıkı sardı öptü varınca ilk seni arayacam dedi öğlen iki olmuş ne ses var ne soluk. üzgünüm çünkü salak yerine koydu beni birdaha konuşursam namerdim.
insana inceden koyan vedalaşmalardır. Otogara gelene kadar o insanla ayrılacağını bilirsin ama o son an otobüsün geldiği o dakika olayın ciddiyetini anlıyor insan. Kısa bir vedalaşmanın ardından her şey normal tıkırında devam eder. Otobüsler gelir insanlar biner, otobüsler gelir insanlar iner. Can sıkıcı bir şekilde rutin devam eder, sen üzüldüğünle kalırsın.
son kez görüyormuş gibi sıkı sıkıya sarılın.nitekim öyle de oldu bende.kendimden biliyorum.ilk kez bu kadar öpüp sıkıca sarılı kalmıştım kendisine geldigimin bi kaç gün sonrası ayrıldık.demem o ki sadece ayrılık degil ölüm vs son görüşün dokunuşun olaiblir.