neden böyle söylediğime gelince: seneler önce, bize aktarılan ve intikal eden bir mevzu sebebiyle bu kanaate vardım. yaklaşık 50 seneden fazla bir zaman önce yaşanıyor vaka. kaplıcalarıyla ünlü Bursa'nın çekirge semtinde yaşanıyor olay. o zamanlar hamam umuma açık. bir gün erkeklere bir gün kadınlara mahsus. yine kadınların yıkandığı haftanın belli günlerinden birinde bir genç kız hamamda yıkandıktan sonra hamile kalıyor. ilkten kimse bir şey anlamıyor. kızın karnı şişmeye baslayınca ortalık karışıyor tabi haliyle. sonra neydi noldu nasıl oldu, kıza dokunan kimse yok ortada, arıyorlar tarıyorlar ona buna sorup soruşturuyorlar, tee neden sonra kızın hamama gittiğini, orda çıplak yıkanırken mermer taşa apışıp oturduğunu öğreniyorlar. meğerse lavuğun teki oraya akıtmış birgün önce, hamamın erkeklere açık olduğu gün, seytanın işi yokya kız sen gel oraya otur. meni kızın mahrem yerine bulaş, hamile kal, sonra rezalet gibi acaip bu olay yaşansın. kızın ailesi şikayetçi oluyor, bu olay şehirde duyulunca hemen apar topar hamam tadilata alınıyor kadınlara ayrı bir kısım erkeklere ayrı bir kısım yapılıyor ama iş işten geçiyor tabi. şuan aynı hamam hala faal ve çalışıyor yine ayrı ayrı. evet..
hamam ortamında açıkta olan sperm hayatta kalamaz.
hele ki hamam önce erkeklere sonra kadınlara hizmet verdiği ve kadın-erkek kullanımı aralığında - sirkülasyonunda arada geçen zaman zarfı düşünülürse...
1- hamam şehir şebeke suyu kullanıyor olsun (suyun klorlanması) veya kuyu suyu kullanıyor olsun suyun mineral yapısı, ısıtılması, hamamda insanların ve ortamın sterilizasyonunda kullanılan temizlik ajanları (sabun, şampuan, deterjan vb) sperm en fazla 1 dakika içinde - aslında 10 saniyede hamam ortamında canlılığını kaybeder.
2- bırakın mühendislik bakış açısını, düz mantığı kullansanız bile erkeğin yıkandığı ve sperm açıkta kalmış hamama giren kadına sperm bulaşışı rahime kadar ulaşması imkansızdır.
o sperm bir duş başlığında olsa (el duşuna x-men karakteri mutant wolverine duş başlığına attırmış olsa ve sperm canlı olsa bile) kadın duş başlığını bacak arasına kukusunu yıkamak için tuttuğunda...
ya da bir tas içinde sperm olup tastaki su ile genital bölgeleri yıkarken sperm vajinaya ulaşması için gerekli basınç (suyun dökülmesi-püskürtülmesi) hesap edildiğinde kadının iç dış dudakları yanında klitoris ve vajina girişi vb bölgeler yanında anüs çevresinde bacak araları kasıkta dokularda basınç etkisiyle deride soyulma tahriş olur ve bu şiddetli acıyla kasılmaya tepkiye yol açtığından yine sperm rahime ulaşacak canlılığını koruyamaz.
ne olmuş ki canım, sperm bulaşısı olan duş başlığını düşmanın bağrına hançeri saplar gibi içeriye deh etmiş de diyebilirsiniz.
kadınları biraz tanısanız böyle demezsiniz. genital bölgelerine kadınlar çok önem verir, temizlik hijyen sağlamadan hadi yallah diye boyacı küpüne daldırır gibi davranmazlar.
örn: kadınlar umuma açık tuvaletlerde erkekler gibi rahat olmazlar. herkesin oturduğu klozete oturmayan bunun için evde bekleyip çişim kakam gelsin de yapıp öyle çıkayım diyen ve erkeği sap gibi bekletip ağaç eden çok kadın var (tecrübe konuşuyor) kadın için adeta motor davranışa dönmüş vajina temizliği hassasiyeti düşünülürse o sperm o rahime bulaşı ile ulaşamaz.
hz isa'nın babasız doğmasını, hz meryem'in hamile kalmasını tartışmıyoruz beyler. biraz akıl, mantık kapsamında konuyu tartışında bir şeyler öğrenelim.
(bkz: serin hikaye)
otogarlarda ne zaman odtü'deki gibi cinsiyetsiz tuvaletlere geçildi de hiç haberimiz olmadı? hadi hiç geçilmedi diyelim, o zaman da hiç olmazsa "kadınlar tuvaletinde adamın ne işi vardı?" diye zihnimizi bir sorgulamak gerekir.
memlekette neden cinsiyetsiz tuvaletlere karşı güçlü bir direnç olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum.