Zaten haftada bir gerçekleşen bir olay olmuş, sabahki derse zamanında uyanmışsınız. Haliyle duruma alışkın olmadığımız için hafiften garipsiyoruz saati. Durağa git, otobüsü gör, koşar adımlar, şoförün bizi sallamaması, sonrasında kendimizi bir anda içinde bulduğumuz o mazotla karışık yağ yakmış motor dumanı, arkasından önce yüksek volümle başlayarak gelen belirtili, belirtisiz, zincirleme isim tamlamaları, sonrasında volüm** düşer, adımlar yavaşlar, küfürler hala devam etmektedir çünkü.**
30 saniye veya 15 dakika farkla kaçırılması arasında fark yoktur. önemli olan son otobüsü kaçırmamaktır. tekrar gelineceği biliniyorsa, bekleyin durun. gideceğiniz yere de geç gidin.
kaybedeceğiniz en çok, beklediğiniz andaki yitirdiğiniz; iki dal sigara. buna mı kıyamıyosunuz? veya çıtırınızdan yiyeceğiniz yarım çuval laf. öpün geçer.
siktir edin, son otobüs değilse bekleyin. belki nasibin orada ? *