annesinin elinden bir şey gelmeyen çocuktur. adı üstünde çocuktur. böyle çocukları ödürmeyi düşünenler, çocukları olunca bir zahmet şehirlerarası yolculuk yapmasın ya da özel otomobilleriyle gitsinler.
tokatlanmak isteyen cocuktur. tabi yasina göre malum 18 yasina ulasmadi ise yasal olarak halen cocuktur. yalniz 5 yas alti ise helebide uzun yol ise cok kotu bir durumdur. annesi rezil oldugunu dusunmektedir, anne ne yapsa susmaz bu bebe, utanirda utanir anne kisisi. yaziktir.
25 dakilalık yolu kabus eden çocuktur. özellikle o gün hava sıcaksa, otobüste oturulacak yer yoksa ve size yapışmak için elinden gelen herşeyi yapan şahsın size dokunamaması için elinizden geleni yapıyorsanız demek ki zaten yorgun ve gerginsiniz. ve o çocuk otobüs ne zaman hareket etse bağırabildiği kadar bağırıp ağlıyordur. annesi onu susturmadığı için, kendiniz yanına gidip ağzına bir tane indirmek istersiniz ama yapamadığınız için duruma müdahale etmeyen annesine karşı işkence dolu psikopat düşünceler beslemeye başlarsınız.
20 dakika geçtikten sonra, artık herkes söylenmeye başlar ve herkesin duruma en az sizin kadar gıcık olduğunu anlayıp sevinirsiniz. anne ve babanın sorumsuzluklarından dolayı utanmalarını umarsınız içinizden. maalesef bu durumdan nasıl etkilendiklerini kimse öğrenemeden yolculukları biter ve küçük freddy krueger ile otobüsü terkedip giderler.
çocuklardan nefret eden biri olarak, birkaç kez şehirlerarası otobüsten inmeme sebebiyet vermiş lanet çocuktur. sizin yüzünüzden kamyonculara yem olacaktım be, pis gremlinler..
Ne kadar hoş görülü olursanız olun katlanılması zor vakadır. Ancak annenin insanların rahatsızlığını farkedip maymun olmak pahasına çocuğunu susturmaya çalışması takdire layıktır.
gözden bir damla yaş gelmemesiyle ağlayan değil zırlayan çocuktur efendim kendileri. herkesin rahatsız olmasına aldırmayan annenin rahat tavırlarının ürünüdür.
ağzına bi tane vurma isteğini uyandıran çocuktur.böylelerinin ana-babası da pek rahattır.çocuktan çok onlara sinir olunur aslında..ama kalkıp bi tane patlatamıyorz malesef, ters ters bakıyoruz anca..
uyku ilacı vermek isteği uyandıran çocuktur. dövmeyiniz daha çok ağlar ayrıca yazıktır küçücük çocuk kıyılırmı hiç. oysaki minik masum ufacık bir uyku ilacıyla uyutsak bir şey olur mu ki diye düşündüren çocuktur.
yol biter ama o ses hala çınlar kulaklarda. Birde durumu idare etmeye çalışan bir amca çıkar ortaya. Çikolata falan kakalar bebeye. Ama yemezler ağlamaya programlanmıştır bir kere velet.
kişi başına düşen gelirin türkiye ortalamasında olan ülkelerde çok sorun yaratan çocuktur. zira ne alakası var der iseniz
çok alakası olduğunu azcık düşününce bulursunuz.
insan o küçük canavarlar ağlarken kurduğu fantezileri düşünürken ( mesela tut şu çocuğu salla salla salla sonra da at pencereden dışarı kamyon ezsin... gibi) bulur da korkar kendinden
ailesiyle beraber otobüsün dışına atmak istediğim fakat bu eylemi henüz üzerinde gerçekleştiremediğim çocuktur. hele bir de uzun yolculuklarda varoluyorsa bu çocuk; diğer otobüs sakinlerine çok kötü anlar yaşatır.
dovulesi degildir neticede cocuk da bunaliyor otobuste. ya da kucukken hepimiz akilli, uslu, ses cikarmayan cocuklardik gibime geliyor.
bundan fenasi otobuse binen iki kadin ve dort cocuktur. o cocuklar aglamaz fakat tepinirler surekli "bana bundan almazsan kuserim", "anne ayaginda sallamazsan aglarim" gibi cumlelerle insani sinir ederler. cocuk iner yerde uyur, anasi ses cikarmaz filan. molada zavalli bana "cocuklara goz kulak olur musun" derler kabul ederim tabii. biri anasinin pesinden kosmak ister, mola yerinde onu yakalamaya calisirim. adini bile bilmiyorum "dursana cocum, dur oglum" diyip duruyorum, rezalet. insanlar ne sandi bilemiyorum. sonra "otobus dursun bunaldim" der, der de der. aglamalarini tercih ederdim yahu.