söz konusu yolcu önce hafiften dengesini kaybeder sonra başı omzunuza devrilmeye başlar. sindikçe sinersin sindikçe sinersin otobüs camına doğru. hadi uyandırmayayım azcık kıpırdanayım da farkına varsın dersin. hafiften uyanır toparlanır. 3 dakika geçmez. daha çok abanır yandaki. bu sefer dürtüklersin. anlamsız gözlerle bakar kuru bir "pardon" der.
yanda oturan arkadaş elinde bir kola bardağıyla da uyuya kalıyorsa, kimi zaman oluyor, arkadaşı uyandırmasan üstünüe her an dökülecek kolaya mı yanarsın, ya da arkadaşı uyandırsan ani bir hareketle yine kolanın üzerinize dökülecek olmasına mı yanarsın. yolculuk keyifli bi şey canım.
Gece geç yatmış olup uykusunu alamayan insan,otobüste yanımda uyuyan insandır.
Doğaldır.
Başının öne eğildiğini fark edince uyanan kişi.(Bu komik oluyor tabi ki bu benim şahsi yorumumdur.)
boynunu öne ya da arkaya eğerek kendi çapında zararsızca uyuduğu sürece hiç tınlanmayacak insandır ama ne zaman ki kafası yana kayıp üstüne doğru yıkılmaya başladığı zaman çok huzursuz oluyorum azizim. hele bu tiplerin ne ağır uykuları var onu anlayabilmiş değilim.. şehiriçi belediye otobüsünde nasıl öyle derin uykuya dalarsın be kardeşim hadi daldın uyandırdıktan sonra toparla bari kendini, ben seni çekmek zorunda mıyım andavallı.
