her gün 2.5-3 saati otobuste geçenler için gayet sıradan bir olaydır. ayrıca kitep okumak için sessiz ortam gerekmez bence sadece kişinin kendini kitaba kaptırması gerekir. takdir edilesi insanlardır heleki böyle bir ülkede.
1) (bkz: aa bu benim)
evet gününün minimum 3 saati yolda gecen ve okumaya vakit ayırabilmek için kıçını yırtan; önceleri başını az biraz öne egince midesi bulanırken zamanla ters otururken, otobus tahtırevalli gibi giderken bile rahatlıkla ve otobusun içindeki ahalinin kavgalarını bile duymadan okumaya başlayan o benim. biziz, çok kişiyiz biz, üff ne biçim ezigiz, tırtız lan biz.
2)sözlükte adamın biri çıkar, bir başlık açar, aslında yazdıgı şeye kendisi de inanmaz, tek istedigi biraz eglenmek biraz sazan avalamaktır.
3)birileri , elbette çokça birileri mutlaka sazan çıkar , dayanamaz işi gücü bırakır kendini verir entry'e, yaz allah yaz, ver ayarı. başlıgı açan ise sadece gülsün.
4)birilerinin sazan çıkması, o başlıgı açan kişinin amacının saçmalıgını degiştirmez. son zamanlarda peydah olan ''başlık açıyorum, birileri oltaya geliyor, of yea ironiden de anlamıyorlar, herkes salak bir ben akıllıyım'' yaklaşımı hiç de zeka pırıltısı taşımıyor kusura kalmayın.
5)evet bu başlıgın sazanı da bendim.
6)başlık ciddi ciddi açılmışsa da, koçum git başka yerde oyna.
seçimler demişler hayat seçimlerden oluşur, bahsettiğin tip yolculuk esnasında güzel güzel kitabını okuyarak zamanını geçirmeyi seçerken, başlığı yazan zihniyet ise mal mal etrafa bakarak ya da hadi en olmadı uyuyup zıbararak geçirmeyi seçer, olay bu! ama bilinmez ki zaman değerli ve yitip gitmeye devam etmektedir, zamani değerlendirerek yaşamak ya da yolculuk etmek lazım gelir!
gözlerini düşünmeyen insandır efendim kendileri zira otobüste kitap okumanın gözlerde bozulmaya neden olduğu bilimsel bir gerçektir ya da bana öyle geliyor.
derste de başını yatırıp yol boyu yeşillikler, mavi gökyüzü, çiçekler, kelebekler... düşünen kişidir. ders sorumlusu kişi tarafından sık sık "burda mısın" uyarısını alır.