otobüste yanınıza oturan hacı amcalar, kapalı teyzelerdir. genelde 60 yaş üstü olurlar. hiç beklemediğiniz anda; ahh aziz allah, çok şükür yarabbi, bugünlere de çok şükür yarabbi gibi şeyler derler. hani demeleri önemli değil, içinden de geçirebilir ama 2 koltuk arkası duyacak şekilde demeleri yok mu, gülmekten koparır.
benim hoşuma gidiyor yaşlı teyzeler, amcalar..hani gençler bi heves koşuyorlar ya geleceğe..onlarsa orada hüzün ve yalnızlıktan başka bişey olmadığını görmüş, çocukluklarını özlüyorlar muhtemel, ölüme yakın oluşun ironik duruşuyla..
yaşlılar gençlere komik, gençler yaşlılara aptal geliyor...ama yine de sürüyor hayat velhasıl..
şükretmesini bilen allahın kullarının, şükürlerini "allahla kendi arasında" çözmeyip, yedi düvele duyururcasına "eeeyyy otobüs, bak burada şükretmesini bilen bir allahın kulu var, bana saygı duyun" dercesine yaparsa güldürür. içinden "aziz allah" dediğinde de duyacaktır ve daha makbul olacaktır. "dur ulan, ezan okundu şurada namazımı eda edeyim" deyip otobüsün orta yerinde biri namaz kılmaya başlarsa bu durum abesle iştigal olacağından güldürür. sen niye allahla olan ilişkine bütün otobüsü karıştırıyorsun ki kardeşim, allahın, senin ibadetine tanıklık edenlere ihtiyacı yok. sen de şovunu yapma, şükrünü yap, reklamını yapma, ibadetini yap.
Bunları çeşitli ortamlarda görebilirsiniz. Camilerde abdest alırken ya da otobüsten inerken yüksek selle 'elhamdülillah' diyenleri vardır. Ses şiddetine bağlı olarak insanı korkutabilir. Ama severiz o amca ve teyzeleri.
keşke içlerinden deseler diye düşündürür. Şükür ve dua içten yapıldığında makbuldür. "Bakın ben daha inançlıyım" diye yapılan her şey kazanmayı bırak, kaybetmeye neden olur.
Tıpkı yaşlı kadınların toplanıp kırkbir yasin okuttuktan sonra zikir çekmeleri gibi.
Edit: gerçekler zorunuza gitmesin. Allah ile kul arasında kalmayan, göstermelik yapılan her şey sakıncalıdır.