çoğunluğun farketmediği, azınlığın ders aldığı, daha da azınlığın aldığı dersi hayatına uyguladığı olay.
yanında oturan yaşlı amcanın 'en azından denedin' deyip sırtını sıvazlamasıyla başarısızlığın getirdiği bunaltıcı havadan kurtulan genç, artık
amacına ulaşamasa da denediği için mutludur, amcanın bilgeliğine hayrandır, bu olayı yaşadığı için de meşkurdur.
bugün başıma gelen durumdur. hatta arkadaşım sıcak oldu camı açalım deyince, yok açılmıyo dedim. kendisi gayet net sen açamamışsındır dedi ve kendisi denedi. evet ben açamamışım.
her türk evladının * başına gelebilecek durumdur. akabinde bunları çiviliyorlar ya, sıkışmış/bozuk, tersime geldi yoksa açarım bahanelerine başvurulması sıkça görülür. yapmayın, efenim. bırakın olay unutulmaya yüz tutsun. ineceğiniz durağa yakınlaşmaşsanız aceleci gözükmeden ortamı terkedin.
camın kenarına vida sıkarak veya çivi sokarak monte etmiş minibüs otobüsçülerin oyununa gelen gençtir fazla gaza gelirse camı kırıp cam parası ödemek zorunda kalabilir.
Arkadan tiz bir bayan sesinin:"Camı açabilir misiniz? Sorusuna; oğlanın: "hay hay ne demek. "Diyerek cama yönelmesi ve bir hamleyle açamamasıdır. Ve iç ses derki: "off. Salak durumuna düştüm. Güzelim kıza rezil oldum." Cümlelerini kurduran olaydır.
son derece yorucu, terli ve kokulu bir otobüs yolculuğundasınızdır. bu otobüs de büyük ihtimalle eskidir. kırmızı olanlardan.
ki bu otobüslerin çıkardığı gürültüden yanındaki arkadaşınızı duyamazsınız ve yazın o kadar ısınır ki otobüs ayağınızda ayakkabı olmasına rağmen zemindeki sıcaklığı hissedersiniz
yolculuğunuz sıkıntılı bir şekilde ilerlerken kimi sosyetik teyzelerimiz '' şoför bey klimayı açabilir misiniz? '' gibi otobüs ahalisini eğlendirecek cümleler kurarlar. bu otobüslerde hava almanızı sağlayacak iki şey vardır. birincisi cam, ikincisi de otobüsün üstündeki yarım açılan kapak. sky window diye geçiyor çoğu arabada. ama bu otobüsteki sky window değil bildiğiniz kapaktır.
işte bu camlardan 4-5 tanesi açıkken biri mutlaka kapalı olur. bu kapalı camın yanında oturan kişi de mutlaka kadındır. camın yanında oturan teyzemiz çevreden gelen '' camı açabilir misiniz? '' gibisinden tepkilerle ya da kendi isteğiyle camı açmaya çalışır. tabi ki camı açamaz, kim bilir ne kadar zamandır açılmıyor o cam. bir de sonuçta kadın. gücü ne kadar olabilir ki. iki üç zorlamadan sonra oturur yerine. '' açılmıyor'' der. işte bu açılmıyor'un ''yor'' kelimesi ağızdan çıktığı anda gömlek giyinen üstten iki üç düğmesi açık, açık renkli kot pantolonlu delikanlımız gelir. cam ile teması kurar ve tek çekişte camı açar.
bu gerçekten büyülü bir andır. halterde 180 kilo kaldıran adamlar bile bu kadar karizma yapamaz benim gözümde. bir anda otobüsün kahramanı konumuna gelirsin. camı açan delikanlımız soğukkanlılığını koruyarak çaktırmadan böbürlenir, kasılır. hatta camı açamayan kişi genç hatun kişisi ise clark bile çeker. otobüsten böyle kız kaldıran çok kişi var.
böyle yardımsever delikanlılarımız da mevcut. aynı olay benim de başıma geldi. çektim camı açamadım. sonra benden sonraki gavat ilk çekişte açtı. bir de taktik verdi bana. yukarı aşağı hareket ettirirsen açılır dedi. cevap vermedim, düğmeye bastım. otobüsten inerken '' ben gevşettim, sen açtın olum'' diye bağırarak kaçtım.
Kız camı acar mısınız diye size sormussa ve siz acamazsanız işte o zaman utancınızdan kızarırsınız. Türlü bahaneler bulursunuz. Bir de sizden sonraki camı acarsa içinizden ben gevşettim adam açtı dersiniz.
Hava sıcak olduğundandır. Cam genleşmiştir ve sıkışmıştır. Lakin bir ihtimal daha vardır, o da şoförün camı çivilemiş olması. Ama kız gelip derse ki "pardon camı açabilir misiniz?" Denememek ayıp olur. O yüzden kullaklığınızı takın ve duymamazlıktan gelin.
Dolmuşlar da camı vidaladıkları ayrı bir versiyonu bulunur. Sizin o sıcakta yanmanız hiç önemli değil yeter ki şoför akşam açık camları kapatmak için 2 dakika uğraşmasın.