otobüs körüklüyse ve körük kısmına denk gelmiş, yaslanmışsanız rahatlıkla yapılabilir. onun dışında ilk frende domino taşı misali yıkılmanıza yol açabilir, dikkat.*
eğer okunan sürükleyici,bol paranoyalı ve heyecanlı bir kitapsa otobüs yolcularının ve sarsıcı otobüsün kitabı daha gerçekçi hale getirmesini sağlayan okuma türüdür.
biraz fazla entellektüel bi' hareket. gitsin kendi arabasında okusun. (bkz: entellektüelin zengin sanılması)
hem cebine sahip olsana. malzemeyi de kolla. ne biliim.
japoncada bir kelimeyle isimlendirilen bir eylem olduğunu duyunca "vayy be" dediğim, bize biraz uzak bir eylem. hayır sen ne kadar istersen iste, diğer yolcular şüphelenir, acayip acayip bakmaya başlarlar.
Yurdum otobüslerinde fazla yapılmaması gereken bir eylemdir. Malûm 34 kişilik otobüslere 100 kişinin bindiği düşünülürse değil kitap okumak durmak dahi mümkün olmadığından kitap okuyan kişinin fren esnasında savrulacağını düşünmesi gerekmektedir.
bunu sırf gösteriş için yapanlar da vardır vaaay ne kültürlü desinler diye her gün farklı bir klasiğin orta sayfalarını açıp etrafa bakarlar ama kitapla o kadar alakasız tipler vardır ki kitabı ters tuttuğunun farkında bile değildir
zoraki yapılan ve pekte verimli oldunu sanmadığım bir ayakta eylem şeklidir.amman birde entel ayakta hemde ingilizce kitap okuyorsa değmeyin havasına..böle bakışlar gözüne gözüne girer entel arkadaşın.hoşuna gider tabi ayaktakinin.luzumu yoktur bu tarz şekillerin.
***.otobüs lambur lumbur virajlar alıyor.***Neyse kahramanımıza gelelim, herkes ayakta dengesini zor sağlarken bu sadece demire tutunuyor ve gözünü kitaptan bi saniyeliğine bile ayırmıyor.Titanic'deki gemisini terketmeyip çalmaya devam eden orkestra bile bu kadar aşkla okumuyor azizim.**
üstün denge unsurlarına sahip,miyagi san'ın sahibi olmak isteyeceği bir öğrenci tipinin kitabı okumaktan çok
"lan acaba şurdaki kız görüyor mu ne okuduğumu" sorusunun cevabının evet olma ihtimalini sevmiş insanların anlaşılamayası,"ulan madem bu kadar insan okuyor neden hala ülkem bu halde" demek istenesi bir durum.
(bkz: miyagi san)
(bkz: karateci çocukların abileri,ablaları)
(bkz: otobüs ne kadar sallansada beni etkilemez duruşu)
kızılaydan gopa giden otobüste karşılaştığım olaydır.bir eliyle demire tutunup diğer eliyle kitap okuyan kırklı yaşlarında,beyaz kısa şaçlı,gözlüklü,spor giyimli bir bayandı.ve tahmin edebileceğiniz gibi bayan yabancıydı.kuğulu park civarındaki durakta indi.şimdi düşünüyorum da kadın kısa bir mesafe dahi olsa kitap okumak için o yaşta öyle bir akrobatiklik gösterdiğine göre bu kitap dedikleri şey güzel birşey olmalı değil mi sevgili uuserlar?ama bizim yapacak daha önemli şeylerimiz var.saatler boyunca entry girip girilenleri okumak gibi.