sürekli telefonla konuşan biri, geçen gün yolda tamı tamına 1 saat 45 dakika boyunca berfin dinledik. tüm otobüs berfin'in aşk hayatıyla bütünleştik. çünkü yolcu hanımefendi berfin'in en samimi arkadaşı olarak annesine berfin'in aşk hayatı konusunda brief verdi.
'ilerler misinizzzz' çığrışını duymaktır. Hayır kucak kucağa mı ilerleyelim dedirdir. Birde indi bindi olaylarında biri inebilsin diye inersiniz dolmuşu bekleyen koca totolu teyze sizden önce sizi hafif itekleyerek zıplar dolmuşa ve yer vermez. Yahu paramı vermişim senden önce binmişim bu ne düşüncesizlik. Dağdan gelip bağdakini kovma durumlarıdır.
kokoş teyzenin yer vermediğinizi, vermek istemediğinizi görüp anladığı halde susup başka bir yer aramak yerine pis pis bakması, "evladım kalksana ben oturayım gençsin sen" demesi. üzerine şoförün "yaşlılara yer verelim gençler" diye artistik yapması. minibüste olurdu bu genelde.
özellikle kısa boylu insanların dramıdır. üstteki tutunma yerlerine ulasamazlar ama dik gelen tutunma yerleri de o kadar kalabalık otobüste bile rahatına düskünlük taslayacak hanzoların sırtlarını dayama platformu olmustur. izin istersiniz, elinizi sokup tutunmaya calisirsiniz; tınlamazlar. bir sekilde becerirsiniz tutunmayı, elinize yaslanırlar, hele her frenden sonra elinize sırtlarıyla carpıp bir de parmaklarınızı acıtırlar. genelde otobüste cok yüksek sesle konuşup diğerlerinini rahatsız eden tayfanın da üyesidirler. sinir bozarlar.
