ömrünün üçte biri otobüslerde uzun yolculukla geçmiş, her biri ayrı bir olay olmak üzere, otobüslerde motorun cayır cayır yanması, kar boran yolda 17 saat mahsur kalmak ve şoförün kalp krizi geçirmesi de dahil olmak üzere birçok fantastik olaya şahit olan biri olarak söyleyebilirim ki, genel şeylerdir.
*ağlayan bebek (en fecisi tek geçerim)
*koltuğu yarını yokmuşçasına yatıran göt lalesi
*en önde oturuyorsanız şoförün sigara içmesi (evet yasak ama kim takar yasağı)
*2 valiz fazla koymak uğruna tuvaleti iptal edip (veya temizlememek için olsa bile yok diyerek yalan söyleyip) çişiniz gelince "bir sonraki benzinlikte duralım abi/abla demeleri ve bir sonraki benzinliğin tibet sınırında olması.
*nadir de olsa otobüs tutan insanların öğürmesi/kusması
*mola yerlerinde yemek fiyatının, michelin yıldızı olan restoranlarla yarışması.
*horlamayan adeta ulusa seslenen dayılar.
*koltuğun kalitesine göre muhtemel sırt ve bel ağrıları
bir de niyedir bilmem her yaptığım yolculukta bünyem gece otobüste uyuduğum zamanı yok sayıyor anasını satayım. bir tek bana mı oluyor lan bu? önceki gece muazzam bir uyku çekmiş olsam da ertesi gece otobüste 7 saat de uyusam yolculuk bitince bir o kadar daha uyuyorum.
sigarada marine edilmiş amcalar, teyzeler.
telefonda dili yeni çözülmüş gibi aşkla, hunharca dedikodu yapan kişi.
muavine getir götürcü gibi davranan ruhu aç kişi.
arkasındaki insana zerre saygısı olmadan, rahat etme amacıyla değil rahatsız etme amacıyla koltuğu yatıran kişi.
dikkatimi çekti de bebekten rahatsız olan ne çok kişi var. yüksek sesten nefret ederim, çocuklara da düşkün değilim ama bebek "otobüsteyim öyleyse ağlayayım" demiyor ki? anneleri düşünün bir de kadınlar ne kadar utanıyor, geriliyor. kulaklık icat oldu bu arada. tak kulağına, müziği aç ne bebek kalır ne bişey. çözümü en kolay şeyi ne çok büyütmüşsünüz.
kötü koku, bebek ağlaması, her yerinin uyuşması. mola yerinde inince üşümek, inmeyince havasızlıktan daralmak. o kadar kötü tarafı var ki hele de bir de uzun yolculuk yazılmış. iyi tarafını yazsak daha iyi bence. iyi tarafı sadece cam kenarına oturmak gibi geliyor. otobüs yolculuğu küçükken güzeldi. ve ayrıca bir de candan erçetin'in meşhur yalan adlı şarkısının klibine özenip herkesi otobüs yolculuğu heves sarmıştı bir zamanlar. hey gidi.