özelliklede bir bayan için düşünülesi zor durumdur. sofor bi abinin anlattıkları gercekten çok trajikomikti.. 10 saati aşkın yolcuklukların birinde kızın biri hiç bir tesis de molada inmemiş ve tabi dikkat cekiyomuş ve otobusu derinden derinden bi koku sarmış sebebini bir türlü bulamıyorlarmış derken gidilmesi istenen yerin otogarına varılmış..herkesler inmiş ama bu zavallı kızımız halen oturuyomuş ve durumu şöfere anlatmış, sofor abim sakin bi şekilde muavine; oglum 2 tane don lastigi getirirmisin demiş.. tabi kız şaşırmış onlar ne için anlayamadım demiş. şöfer: onlar paçaların için olan olmuş bari otobus kirlenmesin demiş.. fıkra gibi ama gercekten yaşanmış bi olay.
yıllar önce başımdan geçen bir olayı hatırlatmıştır. şuan bir genç kız olan kardeşim o zaman haşara bir çocuktu. teyzem, eniştem, kardeşim ve ben otoüs yolculuğu yapıyorduk, bursa-bodrum istikametine. ben eniştemle oturuyordum, kardeşim ise teyzemle. uykumdan beni uyandıran ve tüm otobüsü ayaklandıran, teyzem in diyaframından süzülen bir neeeeee nidası oldu. akabininde öğrendiğim komik ve bir o kadar hüzünlü gerçek şu,
benim tatlı kardeşim altına işemiş ve molada inerek teyzemle bolca tuvalet kağıdı alarak olayı kamufle etmişler. otobüse bindiklerinden kısa bir süre sonra kardesçiğim teyze kakam geldi diyince teyzem in kayış kopmuş tabi. aklıma geldikçe gülerim. kardeşim in duyamayacağı yerlerde tabi. aramızda kalsın sözlük.*
her otobüs yolculuğunda başıma gelecek diye korktuğum olay.
öğrenci milletinin en büyük problemidir otobüs yolcukları, sabah okula, arkadaşının evine, bayram olur memleketine, sağı solu geziyim tatil yapayım dersin otobüsle gidersin
benim sorunum ise tamamen psikolojik, otobüs saatinden 2 saat kadar önce beni arayanlar tuvalette bulur, ne var ne yoksa boşaltmak için saatlerce orda bekleyebilirim çünkü bilirim ki yolculuk başlayınca olmayan tuvaletim gelecektir. otobüsün sallanmasından mıdır bilmem bağırsakl faaliyetlerim non stop çalışır ve beni bolu dağı civarında sıkıştırmaya başlar, düşünsenize ne bir dinlenme tesisi ne de benzinlik alabildiğince kar ve dağlık alan.
otobüsü durdursan ne bok yiyecen fırat gibi teker kenarına sıçamazsın, durdurmasan altına sıçma ve akabinde yolcular tarafından şiddet görüp hayatının geri kalanına ezik bir ruh haliyle devam etme ihtimalin var. bu sıkışık durumu atlatmak için koltuğu dik vaziyete getirip ağzıma bir mendil alıp ısırarak kendimi sıktığım çok olmuştur fakat hala bu sorunu çözemedim, sırf bu yüzden gidilebilecek yerlere 1 ay öncesinden uçak bileti alıyorum hem ucuz hem çabuk varıyo.
bir de mini öykü;
ankaraya ilerleken yine beni aldı bir sancı, osuruk desen değil sıçtırık desen o da değil ikisinin arası bişi, yanımda hatun kuzenim de var çok samimi olmamakla birlikte ona da söyleyemiyorum, ağbi noldu terledin falan diyo yok bişi diyorum, altıma sıçtım sıçıcam artık muavini gözlemeye başladım görünce el kaldırıp otobüsü durdurcam ve siz devam edin beni burda bırakın diyicem kuzene de sen git ben arkadan yetişirim diyicem tam elimi kaldırıyodum ki o da ne bir benzinlik ve jandarma çevirmesi, kimlik kontrloü yapacak jandarma, oleyyy en büyük asker bizim asker diye bağırasım var, hemen kimliği verdim ve durumu izah edip wc ye doğru koştum, o an ki mutluluğu daha önce ilk olarak gs nin uefa kupası zaferinde ikinci olarak da ilk cinsel deneyimimi gerçekleştirdiğimde hisstemiştim, lotodan para çıksa ancak bu kadar sevinebilirdim.