ortalığı yakıp yıkan, yağmalayan, kepenk kapattıran ve gündüz vakti diri diri otobüs yolcularını yakan şerefsizlere laf söylemeyip, ufacık bir çelenk bırakma eyleminde çıkan arbededen sonra, ülkücüleri konuşmamakla, uzlaşmamakla, şiddete başvurmasıyla itham ederek, çelişkiye düşmektir.
butun ulkuculeri, hatta butun milliyetcileri, dur dur; butun mhp ye oy atanlari takim elbiseyle dus aliyor zannedenlerin dustugu bu yanilginin sonucu olan eylemdir.
nasil cakma kemalistler, cakma akp ciler varsa, cakma ulkuculer de vardir.
milliyetcilik demek, siddet demek degildir. ataturk milliyetciligi, bu degil.
yahu sizin derdiniz ne ülkücülerle. bir kardeş doğru söylemiş ülkücülerle o orospo çocuklarını kıyaslamamak gerek lakin sürekli ülkücülere vurmak için pusuda beklemek ne?
son 10 senede adam gibi meydana çıkıp eylem dahi koymadık ki artık bizi anlayın diye. mümkün mertebe sessiz çığlık olduk. bayrak eylemlerine dahi katılmadık ki yanlış anlaşılma olmasın, birileri zorla gençleri sokağa dökmesin diye. e şimdi bir çelenk bırakma hadisesinde ortaya çıkan bir gerginlik yüzünden bir iki cam kırılmış. bir de binaya girmeye çalıştılar deniyor. yuh be kardeşim, iki güvenlikçi ve dört asayiş polisi mi engelledi 500 kadar ülkücüyü. daha fazla öfkelendirmeden dağılın.