yorgunsunuzdur, bütün işlerinizi ayarlayıp terminale güç bela yetişmişsinizdir. sırtınızın orta yerinde çanta taşımanın verdiği ince sızı giderek daha da geniş bir alan kaplamaktadır. çantayı teslim eder, koltuk numaranızı bulur koltuğa oturursunuz. derken o gelir... yanınıza oturur, başınızla selam verirsiniz, yanyana gideceksinizdir ne de olsa bütün bir yolu... ama o bununla yetinir mi tabi ki hayır: öğrenci misin? okul nerde? ben de şurdan mezunum. askerlik var di mi daha senin. biz çok şükür atlatık. bu hükümette iş yok. demek takım tutmuyorsun? evet benim de en sevdiğim renk yeşil. sen de mi esenler'de ineceksin? vb. türlü konulara girer girer çıkar işte bu bünye. siz sağa dönersiniz, sola dönersiniz, kıvranırsınız. uyuyor gibi yaparsınız ama nafile susmak bilmez ve işin kötüsü bilmeyecektir de... kitlemiştir bir kere, yol boyunca sahip olduğu tek dostu sizsinizdir ve bundan sonuna kadar faydalanmak da onun en doğal hakkıdır tabi ki! en nihayet vardığınızda kendinizi arabadan dışarı öyle bir savurursunuz ki koridorda önünüzde duran diğer yolcular kızıl denizin köpüklü dalgaları gibi ortadan ikiye yarılmak zorunda kalırlar. gülümsemektesinizdir ama mutluluktan değil, çıldırmak üzere olan birinin bakışlarına sahiptir gülüşünüz. çantanızı alıp sizi eve taşıyacağından emin olduğunuz servise binersiniz. ohtur. tamamdır. buraya kadardır. kurtulmuşsunuzdur sonunda ondan... derken onun da aynı servise bindiğini görürsünüz... vay sen de mi avcılarda oturuyorsun? güzel ama depremden sonra çok değişti çok. sahildeyim ben çoğu zaman. hasta mısın yüzün bembeyaz oldu birden? arkadaşım iyi misin? aloo? hop?
her zaman girişi okuyormusun sorusuyla yapan bünyedir. sorduğu sorudan sonra gerisinin geleceğini bilir taktiği güzeldir.
şöyle ki okumuyorum çalışıyorum dense bile nerde çalışıyorsun deyip anında ters köşe yapabilir. bunlardan tek kaçış yolu ahraz rolü yapmaktır.
-pardon hanfendi, arkaya doğru ilerlermisiniz?
+ya yer mi var!
-yok mu?....(bi kaç saniye sonra)... kalbinizde de mi yok?
+nasıl yani?
-hani kalbinizde yer varsa, ben oraya geçsemde birkişi daha binse otobüse fena mı olur?
+yok yok. kalbimde de yok. ama sizin kadar geniş bir insanı çıkarmış olan annede, otobüsnen girilebilecek kadar yer vardır sanırsam.
-oldu o zaman ben kaçıyım.
yanlız yolculuk çekilmez birileri ile dialog içinde olmaz yolu ve zamanı kısaltır ama otobüste insanlara yaklaştıça garip bi bakış ve tavırla karşılaşırız. bunada otobüs içi önyargı denir halk arasında...