12 saat süren yolculuk boyunca yanımda oturan adamın otobüsün kendi kamerasından karanlık olan yolu izlemesi neticesinde gereksiz olduğununa kanaat getirdiğim koltuklardır.
kulaklığı taktıktan sonra eğer bir komedi filmi oynuyorsa yüksek sesle kahkaha atıpherkesin dönüp bana bakmasını, eğer bir korku filmi oynuyorsa yanımdakinin omzuna kapanıp sapık damgası yememi sağlayan teknoloji harikası.
an itibari ile izlediğim, gelibolu- istanbul dönüş yolculuğumu bi nebze katlanabilir hale getiren koltuk.. Önde oturan diğer yolcu koltuğunu dizinize kadar yatırıp sizi deli etmediği sürece* çok yararlıdır.
çalışıyorsa güzelde bir heves aldığın kulaklığı takarsın, birde açarsın ki tv bozuk. herkesin ki çalışıyor, bi seninki bozuktur. deli olursun. ha diyelim ki çalışıyorsa yaşadın ama şu köprü altı veya tünellerden geçerken giden sinyale bir türlü alışamadım doğrusu.