durakta kızla tanışıp, aynı otobüse bindikten sonra kızla ayrı oturup hiç konuşmayanlar da var. siz yapmayın gidin konuşun.
(bkz: gol pozisyonuna girip ofsayta düşmek)
hormonların otobüs durağındaki yersiz aktivitesi sonucu girişilen eylemdir bir kızla tanışmak.
e: tanışmayı isteyen içindeki hormonlara zincir vuramayan madur.
k: tanışılmak istenen çevresindeki herhangi bir erkeğin hormonlarına sebep olan madur.
b: olağan şüphelilerden herhangi birisi.
e sanki cebrailin gelip çok önemli bir mesaj vermesini bekler havayla gökyüzüne bakar. bir taraftan da k yı göz ucuyla süzer. zaten gökyüzüne bakmasındaki amaç k yı daha iyi kesmek için aranan açılardan uygun olanını seçmek içindir. k de sadece otobüsü bekleyip bir an önce eve gitmeyi düşünüyordur. dalgın dalgın yere bakmaktadır, avuçlarının içindeki valiz büyüklüğündeki çantasını da önünde kavuşturduğu ellerinde tutmaktadır. o sırada b ise durağın herhangi bir yerinde naiflikle gazete okuyordur. e ve k ye çok yakındır. özellikle k ye.
e: hava çok soğuk değil mi?
k: anlamadım, bir şey mi dediniz?
e: evet (brad pitt gülümsemesi), hava çok soğuk değil mi?
k: ha, evet biraz soğuk o kadar da değil ama(kate beckinsale gülümsemesi ve ardından kafa yine yerde).
e: her şey akıp giderken insanın bunları fark edemeyip de soğuğu fark etmesi ne tuhaf değil mi?
k: evet, haklısınız (aynı kate gülümsemesi. bu sefer dişler dışarda).
diğer bir oyuncumuz b ise gazetesindeki bazı kelimeleri dışarıya anons vererek okumaktadır. birilieri bu muhabbetten rahatsız.
e: bugünün ilk haklılığı, sonunda haktan hukuktan anlayan birileri (kafayı yavaşça çevirip george clooney gibi kızın gözlerine gülümseyerek bakar)...
k bu duruma gülerek karşılık verir. ama bu sefer gözler içi güler. ve sıra e ye gelmiştir.
e: ismim e, sizinki?
k sadece gülümser. e buduruma bir anlam veremez ama iyi gittiğini sanıyordur ta ki arkadan gelen patlak sese kadar.
e yavaşça arkasına doğru dönüyordur. yine bir hollywood yıldızı edasıyla. ve sonun başlangıcı dırşıaa! kafa 180 derecelik açıyla geldiği yerin biraz daha gerisine doğru gitmiştir. son diyaloglar daktilo yazılarıyla göz önünden geçer, arka planda yumruğun vermiş olduğu karartı.
bugün de dolmuş parası cepte kaldı. kafayı göğsün hizasına hızlı bir hareketle getir ve koşarak uzaklaş olay mahalinden...
+ benim morali sifir sifir sifir sifir
- ay git be salak ne diyosun sen
+ bene senle tanişeceğim
- oldu başka
+ benla körişecen mi
- cizreye gel
+ hay canam benem 'seni orda yiyerim'
- yok yaa
+ vallaha öperim yiyerim
+ sen bane telefönünü ver ben seni ariyeceğim
- tamam bekle
+ sösmi
- söz söz*
+ bene öpsana
- yok öpmem
+ seni öp
- yok vallahi öpmem
+ hay canım benem sene varya öpeceğim
- tamam tamam
- otobüs geldi ben gidiyorum.
+ gitmaden seni öpeceğim gell
- imdaaaat kurtarın beni bu hayvandan
böylesinin olabiliritesi de yüksektir yurdum topraklarında..
E: selam. Otobüs bekliyorsunuz değil mi?
K: evet.
E: ben de otobüs bekliyorum. bence bu bir tesadüf değil.
K: gerizekalı! otobüs durağındayız.
E: kızınca çok güzel oluyorsun.
K: o zaman o çirkin suratını çek de saf kalsın güzelliğim.
E: vayy. Güzel olduğunuz kadar küstahsınız da.
Ve sevgili E tokatı yer. Durağa ferrarisi ile zengin bir piç yaklaşır(F.P.). Ki o kişi sizsinizdir.
F.P : selam bebek seni gideceğin yere kadar bırakayım.
K: tabil neden olmasın. (seviştiler!)
otobüs durağına doğru yürünür, tatlı genç kız durakta sıkılmış otobüsün gelmesini bekliyordur, otobüs durağının önünden geçermiş gibi yapılır, sanki tanıdığınız biriymiş gibi;
+oooo betül naptın ya, ilk bakışta tanıdım seni, uzun zaman oldu görüşmeyeli!
kız biraz afallayarak;
-pardon?
+ya betül tanımadın mı kızım, ooo nasıl değişmişsin sen öyle ya taş gibi
+dur ya çıkarcam ben seni... (bi 4-5 saniye düşündükten sonra),buse tabi ya busesin sen, napıyosun görüşmeyeli?.
-(hafif tebessüm ederek) ya ben busede degilim, tanımıyorum sizi kusura
bakmayın.
+ya tamam kusura bakmayın, ben sadece tanışmak için bir bahane uydurmak istedim ama heyecandan elime yüzüme bulaştırdım, kötü bir amacım yok gerçekten. eğer isterseniz sizinle kızılayda bi cafede birşeyler içmek isterim
% 1250 oranda şans işidir. "x nolu otobüs buradan geçiyor mu?" diye sorulur. şansınız varsa kız da o otobüsü bekliyordur. "buranın yabancısıyım, nerede inmem lazım?" diye devam edersiniz. şanslıysanız kız da orada iniyordur. yol boyu yapacağınız muhabbetin seviyesi ve kalitesi size kalıyor. eğer şanslıysanız, kızın sevdiği müzik, spor, sinema, hatta moda gibi konularda bilgi sahibisinizdir. sonrası tek bir telefon numarası, bir msn adresi veya facebook için bir soyadı almaya bakar. cümle şu; "oh ya, uzun zamandır şu konuda böylesine zevkli muhabbet etmemiştim. adım x y, eklemek istersen facebook'tan devam edelim muhabbetimize." bu devamlılık, yerini msn'e, telefona, sonra da yüzyüze yeniden muhabbete bırakır.
düşündüm de
"sizin kadar güzel olmak yasaklanmalı"
muhtemelen mırmırlanacaktır kadın o halde şöyle cevap vermek gerekir:
"teoman sever misin"?
severim/sevmem
ne seversiniz?
konuşmazmısın diye uzayan muhabbet , yerse...
otobüs bekleyen kızla tanışma teknikleri başlığındaki entryleri bir ankete uyarlamak ve bir anketör gibi kıza yaklaşıp siz hangisini seçerdiniz diye sormak.
-havalarda baya sıcak
+hıhı evet
-otobüste gelmedi ki
+hıhı evet
-aslında gerksz aslp
+ne?
-hıhı evet. oooo koydum çocuğu yaa
+salaaak
-hıhı evet. oo iki oldu aman allahım ne koyuyorum yaa.
not:yok lan ben ayarlayamıyorum heralde benim mekanım bar orada iyi teknik ve taktiklerim vardır.
başarı şansı oranını arttıran bir olasılık da arabayla durağa yaklaşıp
--heyy get the car!
-ne?
-arabaya bin bebek. yağmur geliyor soğuk gülüm, üşüyorsan ceketim de arka koltukta.
-olmaz sen de kimsin?
-senin sorunun ne biliyor musun dostum? bir katır kadar inatçısın lanet olsun, canın cehenneme! donacaksın diyorum. 5 mil ileride bir türk kahvesi içebilirdik oysa, donutı da iyidir lanet mekanın. şansını zorlama ha
-ayy tamam slk gerzekk alright alright.
gerekli malzemeler : bir adet yeni alınmış ya da paketi açılmamış çamaşır makinesi deterjanı (üstünde renkliler için yazmasın.), bir adet paketi açılmamış tarih dergisi (atlas tarih iyidir, ntv tarihten daha afilli), bir adet ağız çalkalama suyu, bir adet süpermarket poşeti.
yapılışı :
hazırlık aşaması : öncelikle diğer malzemeler süpermarket poşetinin içine koyulur. çok kalabalık olmayan, ancak çok da tenha olmayan bir durak seçilir (tercihen üniversite civarında -ama hemen kapının önündeki değil-). müteakiben durakta tek kalan tanışılabilcek seviyede kızlar (çok makyajlılardan değil sade güzel olanlardan, çok makyajlı arıyorsan durakta bulamazsın) arasından en uygunu seçilir. çok fazla eleme yapılmaz, eldekiyle idare edilir.
konuşma aşaması : oturarak bekleniyorsa ve kız da oturmuşsa (ki durak boş niye oturmayasınız) 1-0 öndeyiz demektir. poşetin içinden deterjan çıkarılır ve üstündeki yazılar okunmaya başlanır. arkasında nazikçe yan koltukta oturan (muhtemelen arada bir koltuk boş) kıza dönerek :
+pardon bakar mısınız? acaba bu deterjanla renkli yıkanır mı? (paketi hafifçe uzatarak)
(evet ilk sorumuz bu. tanışcam ben senle ulan şeklinde girmedik.)
bu sorunun ardından kız muhtemelen paketi eline alır ve o da okumaya başlar. ancak hiçbir yerinde yazmaz "kullanılır" ya da "kullanılamaz" diye. bunun ardından muhtemelen :
- annem de bundan kullanıyor hep bir şey olmaz bence (demek ki ailesiyle yaşıyor.).
ya da
-biz de bundan kullanıyoruz hep bir şey olmaz bence (demek ki eve çıkmış.).
tüm bunlar olurken kızın temizliğe verdiğimiz özeni (ağız çalkalama suyu) ve kültürel birikimimizin ufak bir kanıtı olan tarih dergisini fark etmesini sağlıyoruz.
+ bu deterjanın yanındakinde renkliler için diye yazıyordu o yüzden merak ettim.
- evet bazıları sadece öyle ama bunlar daha iyi çıkarıyor lekeleri. beyazlatmaz korkma.
+ teşekkür ederim. (1-2 sn sonra) hangi otobüsü bekliyorsun?
- ..... sen? (sormama ihtimali de var direk söyleyin o durumda)
+..... bu havada da otobüs hiç çekilmiyor.
- evet ya di mi?
+sen ... üniversitesin de mi okuyorsun?
- hıhı evet.
artık bölümüydü, sınıfıydı, ismiydi, nereli olduğuydu (bkz: kütük neresi aga) vs. vs. derken numarayı isteyeceksin bilader.
unutmayın burası çok ama çok önemli: otobüs gelene kadar vaktiniz var.
bol şanslar yolunuz açık olsun. deterjan uyduruk olmasın bir de.
+ (tatlı bir konuşma havasında) selam, 33 geçti mi?
- yok daha geçmedi.
+ ne kadar var gelmesine biliyor musunuz?
- ben 34 e bineceğim bilmiyorum.
+ sizde mi karşıyakalısınız?
- biraz, belli olmuyor mu?
+ doğru giyimden farkediliyor(hafif bir tebessüm)
- gerçekten mi? Ne var giyimimde?
Ve yeni bir aşka yelken açılır...