Kelime anlamıyla, kendi kendine harekete geçirilen erotizm demektir. Haz etkinliğinin nesnesi olarak kişinin kendi bedeni kullanılır ve dışarıdan bir nesneye ihtiyaç duyulmaz (mastürbasyon veya parmak emme). Bu terim ayrıca fantaziler, rüyalar, hayaller, ya da uygun motor hareketleri (saç tarama, okşama, ritmik hareketler, vs) gibi cinsel ögeler içeren çok çeşitli davranış ve düşünce için de kullanılmaktadır.
ilk çocukluk döneminde, bir organın çalışmasına veya erojen bir bölgenin uyarımına bağlanan bileşen içgüdünün, dışarıdan bir nesneye ihtiyaç duymaksızın kendi bedeninden haz almasıyla tanımlanan bir cinsel davranış biçimi. Klasik içgüdü teorisine göre çocuklar oto-erotik yönelimlidir, yani annelerine yönelik davranışları sadece öz-sevgiye ve doyum verme yetisine dayalı olarak anneye duydukları ihtiyaca dayanmaktadır. Bu anlamda oto-erotizm, narsizmle eşanlamlıdır. Nesne teorisi ise çocukluktaki oto-erotik evre görüşüne karşı çıkar ve bebeğin ta başından itibaren anne yönelimli olduğunu, yani bebeğin haz değil, nesne aradığını savunur. Bu görüşe göre oto-erotik davranış bir ikamedir, kişi kendinin bir parçasını, bir başkasının sembolik eşdeğeri olarak kullanmaktadır.