iyiniyet ve özürleri karşılıksız bırakıp, anlayışsız olduğunu ve intikamcı bir kişilik yapısına sahip olduğunu bana bas bas bağırmıştır. kendisine acil şifalar diliyorum.
küçükken bize de öyle öğretirlerdi, yahudiler şöyledir böyledir... sonra büyüdük, kendimiz gördük sağda solda. dedik, "ulan genelleme yapılmamalı, yahudi var yahudi var mna koyim, niye bi ırkı düşman görelim ki?" sonra ne oldu? ermenilerle, yahudilerle falan da anlaşabilir olduk. oldum daha doğrusu. insanları yargıladım, ülkeyi ya da ırkı değil.
ama kendisi bu mide bulandırıcı şeyi bir de gururla anlatıyor, utanacağı yerde "yahudiyim" diye bağırıyor. yahudi olması kimsenin derdi değildir de, bu adiliği savunup bir de "eheh yahudiyim ben zaten" demesi ne kadar komik olduğunu gösteriyor, daha fazla yazmayayım ki çaylak olmayayım. kendisine zaten çıkıp da bir küfretmem, üste çıkma özelliğini iyi kullanacaktır.
hadi otep shamaya neyse de, şakşakçılarına çok acıyorum be. trollük yapmak için olay arayanları etrafına toplamış, üzücü.
türk düşmanlığının ispatlanmasını rica etmekte kendileri... eğer ispat edilemezse bu denli ağır bir itham sonucunda ruhsal çöküntüye girmiş müvekkilimin isteğiyle, ithamı yönlendiren şahısa 25 kuruşluk manevi tazminat davası açmak durumundayım...
dava açmaktan bahsedip hatta daha da ileri giderek avukat ismi verip korkutmaya çalışmış ama sonra özel mesajla yok öyle bir avukat ben uydurdum diyerek beni bu sefer gerçekten korkutmuştur. var olmayan şahıslar yaratma psikolojik bir sorun olmalı. bir sözlük arkadaşı olarak doktor yardımı almasını umuyorum.
psikolojik herhangi bir sorunu olmayan kişi. sadece yanlış yapan kişileri düzeltmede dolaylı yolları tercih ediyor hepsi bu... ayrıca entry'lerinin birkaç kez ve üstünde düşünülerek okunmasını tavsiye eder kendileri.
keyifle takip ediyoruz. gecenin ilerleyen saatlerinde, uğraş bulmakta sıkıntı çektiğimiz şu dakikalarda bu düello ilaç gibi geldi ilaç. ama özel mesaja geçilmeden burdan devam etsin. açık oturum olsun. rica edilirse ben yönetirim.
camii avlularında güvercinlere şarkı söyleyen çocukları bilmez, şadırvanda yetmiş senenin verdiği yorgunlukla uyuyan yeşil ceketli dedeleri bilmez, ezan sesi duyunca tv nin sesini kapatanlarla dalga geçer ezanın bir çağrı bir haydi gel bir davet olduğunu bilmez.
zirvede tanıştığım, sohbetine bayıldığım yazar. nasıl efendi nasıl tatlı! ruhani yönü çok geniş, daha fal bakacak bana.
(bir şey anlatıyorsanız ve dinlediğini sanıyorsanız yanılıyorsunuz, adam dinler gibi yapmak için teknik ve taktik geliştirmiş)
