severim ben bunu, içime garip bir huzur verir... hiç bimediğim bir şehrin orta halli bir otelindeyim şuan. yorucu geçen günün ardından dinlenmek için odama çekildim, açtım pencereyi ve pencerenin hemen yanındaki koltukta oturuyorum, kucağımda laptop, içkimi yudumluyorum, şehri dinliyorum... otel odası aslında bir fahişe gibidir, daha önce kimlerin kaldığını, kimlerin bu eşyalara dokunduğunu, hangi iyi ya da kötü anların yaşandığını, nefretleri ve tutkuları bilemezsiniz... sonra siz de girersiniz içine, belki bir kaç saat, belki bir kaç gün. kendi yaşanmışlığınızı bırakıp gdeceksiniz eninde sonunda, ruhunuzu bir parçası odanın duvarlarına sinmiş olarak...
kendi evinizde, kendi eşyalarınızın arasında yaşadığınız amansız yalnızlığın yanında avutucu bir tarafı vardır. orada yalnızlık mecburidir, kimseyi beklemek zorunda değilsinizdir.
bütün otel odalarında aynıdır. ilham verir bir yalnızlıktır...
bir otel odasında
seni düşünüp
yalnızlığımı soyunuyorum
biraz da ölüme benzeyen yalnızlığımı... *
gerçekten değişik bir hissiyatı var otel odası yalnızlığının. yalnızlığınızı tanımadığınız bir şehre taşımanızdan mı kaynaklanır, zaten emanet durduğunuz bir odada yalnızlığınızın yankılanması mıdır bu huzursuzluğun sebebi bilmiyorum. o oda küçücük bir kafes oluyor her seferinde. aylardır çıplak ayakla halıya basmamışsın gibi bir çaresizlik.
Otel odası yalnızlığı derken odanın mı içindeki bireyin mi yalnızlığı onu çözemediğim başlık.
Yine de bir iki kelime çevireyim, birey açısından bakarsak yalnızlık rutinden gelir insan sadece kendi yörüngesinde yalnızdır, yörüngeden çıkan bünye ya kaygı duyar ya da heyecan ama asla yalnızlık değil, bu nedenle her otel odasında kalan yalnızlık hissetmez, toplumsal gerçekleri düşünürsek kaç kişi sürekli otellerde kalıp da yalnızlık triplerine girebiliyor lan? Otelde mini barı kesen, havlu aşıran milletiz biz, ne bu brugge'de 200 yıllık barok binada sisli gotik sokağa bakan insan tripleri? Animatörlere saçmasapan paralar veren insanlar var olum bu ülkede kendinize gelin.
Eğer otel odası açısından bakarsak; yalnızlık, varoluşsal boşluk, var olduğu halde görülmeme gibi bir dünya yalnızlık sebebi barındırır. içinde hikayeler yaşınıyor ama sadece var yani, hayır kalınan yerin bir ruhu var mesela hissediyorsun bunu ama umursamıyorsun.
Sahiden bir otel odası kadar yalnız olmayı kim ister ki?