madem iğrençlikte sınır tanımıyoruz en az bu başlık kadar iğrenç, başıma gelen bi' anımı anlatayım. aramızda kalacak ama!
bilirsiniz kuru fasülye acaip gaz yapar bünyede. osuruk hali sık sık vuk'u bulur. ama milli yemeğimiz olması ve çekici bir tadı olması nedeniyle soğan ve turşuyla tatlı tatlı yenir.
günlerden bir gün arkadaşlarla toplanıp 4 çeşit ev yemeği bilmem ne kadar lokantalarından birine gittik. ee tabi kuru'yu görünce dayanamadım ben yine, aldım pilavıyla turşusuyla soğanıyla.. yedik, içtik, sigaramızı yaktık bi'güzel oohh.. miiis..
.. geçti aradan biraz
hafif hafif gaz geliyo amma kontrol bende, kapıya geldiği gibi gönderiyom içeri tekrar. bi düşündüm, "la bu gaz sürekli gelip duracak, e hep rahatsız edecek, iyisi mi çıkarim ben bunu". ne bilim patlayacağımı ? bilseydim gider sıçardım, rutin osuruklardan zannettim. nasıl kontrol edemedim ben onu yav.
eve kadar sünnet çocuğu gibi gitmiştim.. vay mına koyim.
deliğin neden bu kadar geniş olduğuna dair şüphe uyandıran durumdur. beraber içilen arkadaşlar acilen gözdem geçirilmeli, arada şüpheli gözükenlerle bir daha kadeh tokuşturulmamalıdır.
bir insan neden osurmaya çalışır ki diye düşünüyorum da, hele hele toplum içinde ibneliğine yapılan bir hareketse başa gelmesi müstehak olan durumdur. git evinde ne yaparsan yap kardeşim!