bugün itibariyle adreslere yollanan belgedir. üniversite sınavına ilk defa girecek olmam ve sınava üniversitede girecek olmam beni heyecanlandırdı doğrusu. sınava girecek tüm yazarlara başarılar dilerim.
aslında iş işten geçmiş sınav belgesi için fotoğraflar çekilmiş. önemli olanda o fotoğrafların karizmatik çekilmesiydi zira o fotoğrafları sonra üniversite kimliğinize basıyorlar ve 4 sene o en çirkin halinizle çıkmış kimlikle geziyorsunuz.
a: lan öss giriş şeyi bana gelmedi.
b: bana da gelmedi.
c: olum ben de korkuyordum bana gelmedi diye.
d: lan ben de tırmıştım ha.
e: ertelenir mi lan acaba, ya gelmezse...
f: olum arkadaşa gelmemişti ankara'ya gitmişti.
...muhabbetin devamında ösym'ye küfredilir; belge niye geç gönderilir diye sövülür falan.
ek olarak: madem ptt yüzünden geç geliyor; insan ösym'nin sitesine ekler nerede gireceğimizi. (bkz: ulan ösym)
öss girmek için mutlaka gerekli olan belge.*
okulda yine her zamanki gibi geyiklerinizi yapıp zaman öldürdüğünüz günlerden biridir. ya da siz öyle zannediyorsunuzdur.* derken müdür yardımcısı gelir. "sınav parasını yatıranlar düşsün önüme. diğerleri de asabımı bozmasın gitsin yatırsın parayı." der. biz yatıranlar olarak hocanın odasına gideriz. eeah, niye uzatıyorum ki ben! orada webcam'le saçma bir fotoğrafımızı çekti hoca işte. sonra elimize bir kağıt verip def etti odasından.
asıl konuyla ilgili kısım burada başlıyor işte. evet, baş tarafı boşa okudun. kusura bakma kardeş. ne diyorduk? ha, kayıt işleminden sonra tek bir şey kalıyor geriye. sınav giriş belgesi... artık beklenmesi gereken şey odur. o sana öss salonunun kapısını sonuna kadar açan şeydir. o öyle bir şeydir ki onu göstererek sınav salonunda gözetmenlere "fbi'dan ajan somut" diyebilirsiniz. cüzdana koyarsanız daha karizmatik oluyor. biz filmlerde böyle gördük. kısacası dostlar bu ufacık tefecik, üzeri dolu yazıcık kağıt altın bir anahtardır.
heyhat, ne acıdır ki bu kağıt gelmez bir türlü. bahar gelir geçer, bu kağıt gelmez olur. beklersin yolunu aylar boyunca, gelmez. bekledim de gelmedin, neredesin anasını satayım dersin yine gelmez. ve bir gün; güneşin pırıl pırıl parladığı, kuşların neşeyle cıvıldaştığı, sevgililerin koklaştığı, kedilerin birbirini kovaladığı bir gün o kağıt gelir. zarfı özenle açıp içindekini çıkarırsın. hayatındaki en saçma fotoğraflarından birini görmek bile moralini bozmaz. artık sınava girebilirsindir.
ama bir anda bir şey dank eder. lan salak gireceksin de ne olacak, bir şey bilmiyorsun ki! bu asi düşüncelerini de yatıştırırsın zamanla. ve "önemli olan katılmaktı" sözünü motto olarak bellersin.
not=öss ile ilgili yazdığım tüm entryler rakiplerim üzerinde baskı oluşturmak amaçlıdır. etkilenin oğlum biraz. geliyor bak. yaklaşıyor.
adayların fotoğraflarının hapishane kaçkınlarına benzediği belge. webcam den çekerseniz bu kadar olur. sonra yok siz benzemiyorsunuz buna filan derler sınav günü insanı delirtirler.
(bkz: wanted)
3 sene üst üste bizim eve gelen belge.
su faturalarının sayısını geçmeye başlamıştı ki kazandım.
ormandan bir ağaç sırf bana bu belgeyi yollayabilmek için kesilecekti artık.
mayıs ayı sonunda gelir. gelmedi haziran başı. ayın 10'una kadar gelmediyse bir şeyler yapıp o belgeyi alın.
benim resim nası lan at hırsızı gibi çıkmışım bakım sen nası çıkmıssın diip arkadasın elinden bi hışımla alıp gülmekten yarılabilceim BELGE ÖSS GiRiŞ BELGESi..