muhtemelen hepsini yaptığı halde öss'den sonra da çok kötü geçti deyip sınavdan sonra ağlayan insandır. sonuçlar açıklanır. istedigi üniversiteyi kazanacak puanı olduğu halde çevresine acıların kızı imajı verdirir bir şekilde. doğal olmaktan çok karşıdan nasıl göründüğünü düşünen bir yapısı vardır.
alışkanlığı böyle devam ederse hayat sürprizi yapacaktır en sonunda ona.. bu kez gercekten - hayat çok güzel ama ben hiç yaşamadım! diyecektir muhtemelen..
karşısındakini enayi durumuna koyan, fakat asıl enayi kendisi olan kız. hı hı bizde yedik. madem çok zekisin bari böyle bi yalan atma be. az biraz mantık. ananın karnından öss sorularını ezberleyipte mi doğdun? denilesi kız modeli.
olaya şöyle bir yorum getirmek gerekirse bunun kızı erkeği yoktur ama kızlar biraz daha duygusal olduklarından daha çok yaparlar, şu ana kadar dereceye girmiş, çalışkan hiçbir öğrenci çok çalışdım demedi çünkü onlar için günde 500 soru çözmek yatmak, 750 ve üzeri ancak idare eder, yani kısacası bir günde bir kitabı bitirmemişlerse çalışmamış oluyorlar kendilerine göre.
sınıfın açık ara en inek olan kızının annesinin, veli toplantısında hocalara " efendim benim kızım hiç ders çalışmıyor hep televizyonun veya bilgisayarın karşısında, siz uyarırsanız belki bunları yapmayı bırakır" demesinden daha antipatik olmayan durum.
kız nerede mi şimdi? önce itü elektronik mühendisliğini kazanmıştı, sonra yatay geçişle boğaziçi elektronik mühendisliğine geçti. ha birde tubitak'da biyoloji dalında bir ödülü vardı.
dün gene bütün gün uyudum deyip, abartıp anasından dinlediği dizileri izliyorum diye orda burda anlatabilen kız modeli.zekidir ya hal ve hareketleriyle bunu ifade etmek ister.onları orda burda bitmiş kaynaklarını tararken, yapamadığı en ala kazık integral sorularını hoca peşinde koşarak çözdürmeye çalışırken görebilirsiniz.
(bkz: allah belanı versin)
tam bir öss kurbanıdır. artık o kadar kaptırmıştır ki kendisini, nazar mazar olaylarını kanıksamıştır. ben ne yapayım senin yuvarlak noktalı kağıdını, ucu tüylü kalemini. peh.*
(bkz: hayat ne garip vapurlar filan)
lise üçte öss hazırlık işleriyle uğraşırken sınıfımda barınmış kızdır. hatırlarım,teneffüslerde bile test çözer,hocaların peşinden tin tin ederdi.ben insomniac'ım ayağına yatıp gece yarılarına kadar ders çalışır,pörtlek gözlerle bakardı dünyaya.tek bir kız değildi üstelik bu,yaklaşık 8 tane vardı.lakin öss ye girdikten ve kazandıktan sonra bunlarda bir havalanmalar,bir etrafa poz atmalar başlamıştır.
geçen gördüm iki tanesini facebook'ta.'öss'ye herkes çalışır,önemli olan çalışmadan kazanmak' isimli gudik bir gruba üye olmuşlar.bir de yorumlar,discussionlarla süslemişler,renk katmışlar gruplarına.
'vay anasını' dedim içimden.
çalışmak kavramını niye gerizekalı olanların yaptığı bir iş olarak gördüklerini hala anlayabilmiş değilim.çalışmadan kazandım demek,'mal gibi yattım' demek değil midir?mal gibi yatan birisi,bulunduğu üniversiteyi hak ediyor mudur?
bunların cevapları asla alınamaz böyle kızlardan.anca konuşurlar,zeki olduklarından dem vururlar.yazıktır.
ülkenin önde gelen üniversitelerinden birinde mühendislik kazanmıştır ama bunun hiç çalışmadan olduğunu hatta öss ye hazırlanırken haftasonları hep gezdiğini, evde bir kere bile kitap açmadığını söyler bu tipler. biz de yeriz.. *
ileride üniversiteye girdiğinde sınav sabahı 'yaa, hiç çalışmadım, kesin kalıcaam' diye gerilim yaratıp 4 sayfa cevap kağıdı verecek ve 90 alacak kızdır.
vardır böyle tipler. kızı daha çoktur elbet ama erkek nüfusu da oldukça geniştir. aslında kızın ya da bireyin ya kahretsin hiç çalışmadım deyip eşşek gibi çalışması değildir sorun. olay insanların nasıl bu hale geldiğidir, nasıl bu kadar göz boyama meraklsı bir toplum olunduğu, fiyat yükseltme denen aşşağılık şeyin niye bu kadar kabul gördüğüdür.
kadinlik doneminde esi ile cok calisilmasina ragmen hamile kalmakta gucluk cekecek, yillarca o klinik senin bu hastane benim surunecek, varini yogunu bu ugurda yedirip bitirecek tup bebek yontemiyle yillar sonra hamile kalacak, ikizbebek olunca kaldigina kalacagina pisman olacak anne adayi kiz.