asırla boyu dünyayı yönetmiş ancak bir diline sahip çıkamamış millet osmanlı. o kadar kültürel düzeyi yüksek ancak türkçe alfabesi yok, türkçe bilim dili diye bir şeyde yok. sarayda kendi aralarında konuşuyorlarmış, birde türk bölgeler konuşuyormuş. öyle diyorlar. bu ironi değilde ne? hadi tamam osmanlı milliyetçi bir devlet değil, o yüzden türkçe o kadar önemli değil, o zaman arapça veya farça neden o kadar önemli. yada onlar kendi dilini konuşunca milliyeçilik kötü bir şey olmuyorda türkler konuşunca neden olsun? ayrıca osmanca denilen şeyin dil olduğu bile tartışmalı bir durum. yani ne olduğu bile belli değil.
atamızı anlamak için gibi hiçte tatminkar olmayan ( hükumet vatandaşı bu tarz konularda tatmin etmek durumunda mıdır tartışılır) bir gerekçe ile eyleme başlanırsa, karşı çıkan da olur haliyle.
çünkü Türk evladının atasını tanıması için evvela Ural-Altay dillerini bilmesi gerekir. bunu söylememin sebebi ise şudur. daha bir hafta önce tarih bölümü dersi olan Osmanlı Türkçesi dersinin sınavına girdim. sorulardan birinde paragraf Arapça'ydı ve soru yukarıda yazan Arapça metni doğru Türkçe karşılığını işaretleyin (veya buna benzer) bir soru idi. şimdi şu konuya bir açıklık getireyim. Osmanlı Türkçesi ile Arapça birbirlerine çok yakın ama bariz farklılıkları da var. sınav esnasında Arapça öğrenmeyi isteyen biri olarak bile benim aklıma -ulan acaba Osmanlı Türkçesi diye bize Arapçayı mı iteliyorlar fikri geldi.
sorun bu bağlamda olabilir.
benim atamı tanıyabilmem için Arapça bilmem şart. çünkü Arapların arşivinde Türk haklarıyla ilgili bilinmesi gereken çok çeşitli bilgiler olduğu yazıyor akademik kitaplarda.
fakat ben atalarımı 1. kaynaktan öğrenmek istiyorsam eski Çince bilmem gerekiyor. bu gün hunlar veya Ön Türklerle ilgili bilgi sahibiysek bunu büyük ölçüde Çin arşivlerine borçlu olduğumuzu bilmemiz gerekir. ama devletim bana eski Çince mecburi ders olsun demediğine göre insanların aklında soru işareti oluşabiliyor haklı olarak. ki eski Çinceyi günümüz çinide bile konuşan sayısı çok azdır.
malumunuz osmanlı aslizadeleri (!) türkçeyi çok yalın buldukları için farsça ve arapça kelimelerle süsleyip (!) arap harfleriyle yazınca kendilerini (bkz: cool) oldular zannetmiş.
muhtemelen diğer milletler o dönemlerde bu olaya götleriyle gülmüştür.
işte o yalın bulunan türkçe ile yazılan kitaplar bugün nobel falan alırken, ölmüş bir dili canlandırıp önemli bir iş yaptığını sanan zevat göt yalamakla meşguldür.
Millet uzaya çıkarken o merdivenlerin temelini kim oluşturdu bir durup düşünmek lazım tabii.Neden biz çıkamıyoruz oda bir soru tabii.Geçmişini bilmeyen geleceğini kuramaz.Çok doğru bir adım.
Urduca da öğrenilsin arapça farsça sankskritçe de amaç tarihimizi öğrenmek ya zaten biz yarım asırdır tarihi ingilizce öğreniyorduk iyi oldu bide zorunluya müthiş kimse aksi görüş paylaşmasın ölü dil ölü halk hedef 2015.
Osmanlıca değil zorunlu osmanlıca arada fark var.
Zorla mı okutacak istemeyene ? Millet geri zekalı mı bu isteklerin arka planını göremiyor mu ? Osmanlıdan tiksindirdiler amk. Bu herifler yokken saygı duyuyorduk beğenilmeyen eski eğitim sisteminde Osmanlıyla gurur duyuyorduk . Şimdi ise içine siyaset bulaştı her yanı buram buram bok kokuyor.
Osmanlica arapca ve farscanin karma bir dilidir evet. Simdi soyle birsey var, avrupaya yakin olmak icin onlardan birsey ogrenip anlasmam icin ingilizce dersleri var.
Simdi hukumet cikip dese ki;
Avrupa kullanilan dillerden ingilizce okullarda ogretilmekte, turkiye hem avrupanin hem da asyanin birlestigi bir ulke, ne kadar avrupadan birsey aliyorsak kulturel bir paylasim icin asyadan arapca ya da farscayi ogreticez deseler eyw.
Mezar tasi okumak nedir ? Atanin soyunu ogrenmek nedir ? Acip okurum tarih kitaplarini cogunu cevirmisler zaten. Bunun icin osmanlicayi bilmeme gerek yok, cok bilmek istersem arapcayi ogrenirim daha iyi.
kendi cehaletini göremeyen biatçı sürü mensubunun küstahça lakırdısı.
bu biatçı neo-osmanlıcı cahiller sürüsü, osmanlıcanın halkın dili olmadığını, osmanlıca denilen dilin arapça, farsça ve az miktarda türkçe kelimeden oluşmuş melez bir dil olduğunu, "eski yazı" denilen alfabenin son derece zor ve yetersiz kaldığını, örneğin "türk", "trak" ve "türük" sözcüklerinin aynı imla ile yazıldığını ve hangi sözcüğün cümle içinde kullanıldığının anlaşılmasında müşkül yaşandığını, osmanlıcadan çevrilen metinlerde çeviri yanlışlarından geçilmediğini, yok olmaktan kurtulmak için modernleşme çabalarının osmanlı zamanında başladığını, osmanlının bile bugünküler kadar osmanlıcı olmadığını, cumhuriyetin bu sürecin son halkası olduğunu,vs. vs. bilmeden küstahça bir cehaletle ahkam kesmeye çalışırlar.
türkiye'nin düşünce iklimi bu gibi zır cahillerin etkisi altında ve ülke giderek ortadoğu'nun cehalet ve kandan oluşan bataklığına doğru çekiliyor.
kabahat, din sömürücüsü faşist kafalı gerici siyasetçilere yol veren ve irticanın patlamasına neden olan dar görüşlü amerikancı ahmakların, o da ayrı bir konu.
osmanlıca öğrenince başları göğe erecek sanan zavallılara en iyi cevabı osmanlı hanedanının son temsilcilerinden ertuğrul osman bey vermişti: "ben dahil bütün türkler Atatürk'e borçluyuz. o olmasaydı Allah bilir neler olurdu. Cumhuriyeti ilan etti, iyi etti..gençler laikliğe ve vatanın bütünlüğüne sahip çıksınlar. padişahlık, monarşi, hilafet, şeriat geride kalmıştır". bu sözleri iyi okuyun.
bir marjinal kesim hariç kimsenin karşı çıktığını zannetmiyorum , yani neyse lan ingilizleri dize getirmiş kısmını okuyunca vazgeçtim anlatmaya çalışmaktan.
Ama insanların asıl karşı çıktığı bunun zorunlu olması , despotizm.
Not: Advanced seviyesinde ingilizce ve Osmanlı Türkçesini okumayı ve yazmayı biliyorum.
bir yandan hak verilmesi gereken cahillerdir yavrularım. osmanlıca yani öğrenmek bu kadar kolayken, o medeniyetten neden faydalanmayalım ki? ne de olsa ha deyince öğreniliyor, akademik çalışma uzun yıllar falan gerektirmiyor, öğrenelim yani nolcak ki. zaten detaylı çalışma da gerekmiyor iki kelime yazabilmek bizi adam edecek kaybolan değerleri geri getirecek, kaybettiğimiz zamanı telafi edecek. sınav sistemimiz mükemmel de olduğundan böyle çalışmaları öğrenciler isteyerek severek, bu dersi getirenlere methiyeler düzerek çalışacaklar. zaten artık evrensel ve işlevsel olan ingilizceyi de sular seller gibi konuştuk, osmanlıcaya başlamak zaman kaybı falan değil.
herkes birilerine göre cahil bu dünyada. ama gerçek olan her insan cahil bir noktada. gülüp geçiyoruz. sırıttıran başlıklardan biri daha.
karşı olmak değil de zorunlu olmasına karşı insanlar. hala fen ve Mühendislik de bile müfredat 50-60 yıldır değişmemiş çağa gerisinde kalmış dersler okutulmaktadır. endüstri ve teknoloji kendini yenilerken bırakın sosyal bilimleri fen alanında bile yenileme yapılmamış eski müfredatlarla eğitim veriliyor. seçmeli olarak Osmanlıca, Farsça, Rusça, Japonca ve çince de konulmalıdır. önceden devletler arası yarışmalar fransızca idi o zaman o yazışmaları da takip edebilmek için fransızca da ders olarak okutulmalıdır ama zorunlu olarak değil. eğitim sistemi olmayan bir ülkede saçma sapan tartışmalar yapmaya gerek yok.