bu skolastik lafında bir artniyet seziyorum açıkçası. tamam halk ve saray zaten kökten islami yayış hayatıyla geliştiği için elbette skolastikvari bir durum olucaktır.
(Edit: unusuru'l belagât'tan bihaber olanların konu dışına çıkması!! Böylece yazarlarımızın neka(dar)da kısıtlı kelime haznesinin olduğunu gördük sözlük.
Sonuçta; farsça, arapça ve türkçeden oluşan, üçüz bir dil haline getirilmiş zenginlikten bahsediyoruz. Bunu inkar etmek saçmalıktır.)
anadoluya yerleştik yerleşeli olan lanetin devamıdır. din kısmı olur sorun değil yalnız din istiyor diye arapça edebiyatı iyi diye farsca alınıp asil dil terk edilmez. osmanlı türkçesi açıkça çorbadır. yani birden fazla dili karıştırmış bir dildir simdi çıkıp muhafazakar kesim ama dedelerimizin mezarı diyecekler. neyse sevsinler varsın.