2.
doğru olduğunu düşündüğüm durumdur. en kısa zamanda öğrenip "entelektüel" olmanın ilk adımını atacağım inşallah.
3.
sadakte, musaddak bir husus-u vuku bu, erbâb-ı kemâl ül beşer, keza mütekadimîn-i şuarâcasına nakş-ı telefuz edilmeli, kelam, anca o zaman raaş ettirir insanın aniyesine, kelâm-ı kibâr mertebes-i kıdeminde olmalı, hazz-ı şevk, sürur-u fahm eylemeli gönlü dilber-i ra'nâ olmalı, bir nakkaşın kaleminden çıkarcasına maharic-i huruf, mevsim be mevsim, duymak ister gönül hasbihal-i etmek ister meşk eyleyip amme velâkin kime gidecek bu dönemde, ne mekteb-i hususî kalmış, ne kelâmı, ne gönül veren müderrisi.
4.
osmanlıcayı bilmeyen pek çok kişinin entelektüel kelimesini doğru yazmayı bildiği için geçerliliği olmayan önerme.
5.
en kısa zamanda osmanlı türkçesinin bir dil olmadığını öğrenmesi gerekmektedir. belki o zaman gerçek bir entelektüel olunabilir.
6.
öncelikle osmanlıca diye bir dil yoktur. osmanlı türkçesi vardır. bence osmanlı türkçesi bilmek gereklidir. fakat kullanımı gerekmeyen bir durumdur. boş yere fazladan yabancı kelime kullanmıdır. eğer öz türkçe konuşmak isteniyorsa azerbaycan türkçesi denenmelidir.
8.
Osmanlı türkçesi ve göktürkçe bilmeyen adamın yaşama sebebi merak konusudur.