osmanlı torunuyum diyen insanlar

entry24 galeri1
    1.
  1. her yerde bunula gurur duyar ve bunu bağıra bağıra belirtir. en ufak bir destek görmeye görsün kendisini padişah sanır. o an aksini söyleyeni astıracak kadar gaza gelir. kendisi fatihin, yavuzun torunu olduğugu iddaa eder. sonra ona sorarsınız. ulan hepiniz fatihin, yavuzun torunusunuz, o zaman ııı. muratın torunları kimler. madem gurur duyoyorsun bunuda cevapla. hem ihtimal olarak baktığında ııı. muratın torunu olma ihtimalin daha fazla boru mu adam 130 tane çocuk yapmış. neyse efendim nerde bununla övünen bir insan görürseniz muhatap olmadan ortamı terkedin.
    2 ...
  2. 2.
  3. osmanlı torunu olan insanlardır. kendilerini osmanlı torunu olarak görürler.
    0 ...
  4. 3.
  5. davası uğruna yaşayıp davası uğruna ölmüş ecdada olan özlemin tezahürü olan insanlardır.
    1 ...
  6. 4.
  7. aynı zamanda atası adnan menderes,turgut ozal ve hatta rte olan insandır
    (bkz: yazık la kimin çocuğuysa).
    1 ...
  8. 5.
  9. ayrı dünyalarda la bunlaR. Twitter da orda burda birde soy ağaclarını kapak yaparlar. Sizin devriniz kapandı canım. Hepimiz eşitiz. Siz koyunları ayaklandırın. Biz kurtlarla onları sustururuz.
    0 ...
  10. 6.
  11. Genç osmanın torunları işte bırakın eylensinler.
    0 ...
  12. 7.
  13. Her nedense hepsinin de dedesi fatih, kanuni, yavuzdur.

    Olm niye hiçbiriniz (bkz: deli ibrahim)i kabullenmiyor.

    (bkz: boncuklu deli ibrahim)
    4 ...
  14. 8.
  15. bizansın torunlarını ayar ederler hep .
    1 ...
  16. 9.
  17. bunların dedeleri de genelde köyün delisi olur.
    0 ...
  18. 10.
  19. Öncelikle açık olmakta fayda var Osmanlı hanedandır. Osmanlı hanedan üyesi olduğunu o devlet zamanında dile getirsen muhtemel katline zemin hazırlayan en net cümledir Bu zira hanedana ortak mı çıkıcan pezevenk diye binerler tepene. Torun kardeşim benim sen olsan olsan Osmanlının ancak tebaası olursun ki onu olmak da pek kolay değildir.
    4 ...
  20. 11.
  21. ilginçtir ki birçoğu akp'yi destekler.
    Aslında akp zihniyeti farklı olması gerekir..
    Ve farklıdır da.
    9 ...
  22. 11.
  23. bizans torunlarını acayip ayar ederler .
    1 ...
  24. 12.
  25. düşün bak osmanlı olmasa idi şimdi teyzemin, görümcesinin, damadının adı ne olacak tı .
    1 ...
  26. 13.
  27. atatürk olmasaydı, asla yapamayacakları geyiktir.
    1 ...
  28. 14.
  29. Osmanlı çocuğuyum diyorsan bunu bilmek zorundasın !

    Nüfus 13 milyon civarıydı, 11 milyon kişi köyde yaşıyordu. 40 bin köy vardı, 38 bininde okul yoktu. Traktör sıfırdı, karasaban’dı. Beş bin köyde sığır vebası vardı. Hayvanlar kırılıyor, insanlar kırılıyordu.

    iki milyon kişi sıtma, bir milyon kişi frengiydi, verem, tifüs, tifo salgını vardı, üç milyon kişi trahomluydu, bebek ölüm oranı binde 480’di, her doğan iki bebekten biri ölüyordu. Memlekette sadece 337 doktor vardı. Sadece

    60 eczacı vardı, sadece 8’i Türk’tü. Diş hekimi, sıfırdı. Dört hemşire vardı. 40 bin köy, sadece 136 ebe vardı. Ortalama ömür 40’tı.

    Yanmış bina sayısı 115 bin, hasarlı bina sayısı 12 bindi. Ülkeyi yeniden inşa etmek gerekiyordu, kiremit bile ithaldi. Limanlar, madenler, demiryolları yabancıya aitti. Toplam sermayenin sadece yüzde 15’i Türk’tü.

    Osmanlı’dan Cumhuriyet’e miras kalan sadece dört fabrika vardı, Hereke ipek, Feshane yün, Bakırköy bez, Beykoz deri… Elektrik sadece istanbul, izmir ve Tarsus’ta vardı. Otomobil sayısı bin 490’dı. Sadece dört şehirde özel otomobil vardı.

    Kadın, insan değildi.

    (Veremle boğuşan halk, ahırda yatarken… Bademlerin yere göğe sığdıramadığı Abdülhamid’in 16 tane eşi vardı. Nazikeda, Safinaz, Dilpesent, Peyveste, Nazlıyar, Bidar, Mezide, Emsalinur hanım filan, 16 tane… Yaş itibariyle, tamamı çocuktu. Tayyip Erdoğan’ın dedemiz dediği Abdülmecid’in 22 eşi vardı. Ahali ineğine verecek saman bulamazken, herif sarayında iki futbol takımı kadar kadınla yatıyordu.)

    Tiyatro yok, müzik yok, resim yok, heykel yok, spor yoktu. Arkeolojik eserler, öyle gizli saklı değil, padişahların hediyesi olarak, trenlerle çalınmıştı.

    Kimisi alaturka saat’i kullanıyor, güneşin battığı anı 12.00 kabul ediyordu, kimisi zevali saat’i kullanıyor, güneşin en tepede olduğu anı 12.00 kabul ediyordu. Kimisi güneş batarken grubi saat’i esas alıyordu, kimisi güneşin tamamen battığı ezani saat’i esas alıyordu. “Saat kaç birader?” diye sorduğunda, her kafadan bi ses çıkıyordu.

    Kimisi hicri takvim kullanıyordu, kimisi rumi takvim kullanıyordu. Kimisinin şubat’ı kimisinin aralık’ına denk geliyordu. Herkes aynı zaman dilimindeydi ama, farklı aylarda yaşıyordu!

    Dirhem, okka, çeki vardı. Arşın, kulaç, fersah vardı. Ne ağırlığımız dünyaya ayak uydurabiliyordu, ne uzunluğumuz… Ölçülerimiz ortaçağ’dı.

    Erkeklerin sadece yüzde yedisi, kadınların sadece binde dördü okuma yazma biliyordu. Okur-yazar erkeklerin çoğunluğu, subay veya gayrimüslimdi. Okul yaşı gelen her dört çocuktan üçü okula gitmiyordu. Toplam, 4894 ilkokul, sadece 72 ortaokul, sadece 23 lise vardı.

    Türkiye’nin tüm liselerinde sadece 230 kız öğrenci kayıtlıydı. Öğretmenlerin üçte birinin, öğretmenlik eğitimi yoktu. Tek üniversite vardı, darülfünun, medreseden halliceydi. Ülke bilim’den çoook uzaktı.

    600 sene boyunca Türkçe’nin ırzına geçilmiş, Osmanlıca denilmişti. Arapça, Farsça, Fransızca, italyanca kelimeler, Levanten terimler dilimizi istila etmişti. Karşılıklı sesli-sessiz harfleri olmayan Arapça’yla Türkçe yazmaya çalışıyorlardı.

    “Harf devrimi yapıldı, bir gecede cahilleştirildik, köpekleştirildik” falan deniyor ya… ibrahim Müteferrika’dan itibaren 150 sene boyunca basılan kitap sayısı kaçtı biliyor musunuz? Sadece 417’ydi. Bunların da çoğu gayrimüslimlerin matbaasından çıkmıştı. Ki zaten, Müteteferrika da devşirmeydi, Macar’dı.

    Bu topraklara kitap gelene kadar, Avrupa’da 2.5 milyon farklı kitap basılmış, beş milyar adet satılmıştı. Voltaire, bir kitabında şu ağır tespiti yapmıştı: “istanbul’da bir yılda yazılanlar, Paris’te bir günde yazılanlardan azdır!”

    Ve neymiş efendim, mezar taşı okuyacakmış…
    Sen önce iki tane kitap oku da, dünyadan haberin olsun biraz!
    10 ...
  30. 15.
  31. gel de anlat bunu beyinsizlere.
    4 ...
  32. 16.
  33. 17.
  34. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2012261/+

    Osmanlı hanedanın Türk milletine bakış açısını bilmeyen, kendini Türk milliyetçisi zanneden insanlardır. Osmanlı’da bilumum azınlık keyif içinde yaşarken, Türk çocukları savaşlarda kanını akıtır, canını verir karşılığında aşağılanırdı, cumhuriyetin kurulmasından sonra Türk çocukları insan olduğunu, padişahın kulu olmadığını anladı. Bu yüzden her Türk çocuğunun Türkiye cumhuriyetine borcu var. Siktir edin Osmanlı torunuyuz masallarını, biz aklı hür, vicdanı hür cumhuriyet çocuklarıyız.
    5 ...
  35. 18.
  36. Araştıracak beyinleri yoktur, tarih bilgisi sıfır cahil kişilerden oluşurlar
    2 ...
  37. 19.
  38. Osmanlı hanedanlık olduğu için bu insanlarda tahtta söz sahibidir aman dikkat birbirinizi boğmayın.
    0 ...
  39. 20.
  40. https://m.uludagsozluk.com/e/43197963/

    Komiksin.

    Tabi canım eminim öyledir.

    Ekonomik sıkıntılar baş gösterdiği zamanlarda; özellikle Lale devri nde padişahlar ve paşalar, boğaza nazır yerlerde saraylar köşkler yaptırıp lüks ve zevk içinde yaşarlarken, halk fakirlik içinde debelenip duruyordu ...

    Düyun-u umumiye'yi kurdurarak ekonomik bağımsızlığın elden gitti. Geriye ne kaldı ki zaten. Kurumlar tek tek yozlaşıp çöktü. Yolsuzluk ve rüşvet çoğaldıkça çoğaldı ...

    Gerçekler (!) ...
    6 ...
  41. 21.
  42. Osmanlı yaşasaydı istanbul'a adim atamayacaklardı.
    8 ...
  43. 22.
  44. Kadınları çırılçıplak pazarda mal gibi satan Bizans torunlarına dert olmuş.

    Kadın insan değilmiş.
    Gördüm zaten.
    0 ...
  45. 23.
  46. 13 yaşında kızların evlenmesinde sakınca görmeyen üsteki yazar Bizans pazarlarında kızların çırılçıplak satılması felan deyip zırvalamış. Bu iki yüzlülük değil de nedir?
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük