son zamanlarda özellikle bazı sözlük yazarlarının osmanlı ile ilgili açtıkları başlıklara bakılınca bile açıkça görülür.
her ne kadar osmanlıyı tek kalemle cizip atmasam bile. buradaki söz konusu osmanlı diye yırtınan insanların. osmanlı devletinin tarihinden ve kültür yaşantısından bir haber olması işin ironisidir.
sanılmaktadır ki osmanlı 1400 ila 1550 yılları arasında yaşadığı en parlak dönemlerini cumhuriyet kuruluna dek sürmüştür. Derken atatürk ve devrimci arkadaşları gelerek güzel giden her şeyi değiştirmişlerdir.
içki tütün nedir bilmeyen osmanlının masum halkı. bu yeni şeylerin müptelası olmuşlardır. (!)
o güne kadar hiç bir ayaklanma olmamış devlette hristiyanı, müslümanı kardeş içinde yaşamıştır.
hilafetten dolayı tek bir emirle bütün müslümanları dünyayı ele geçirebilecek kıvama sokan cihad çağrısına sahip payitahtın sahibi padişah, asla bunu kullanmamıştır.
istemiştir ki diğer insanlar da kendi ülkelerinde rahat ve özgürce yaşasınlar.
zaten viyanayı da sevmemiştir pek. bilim ve kültür o kadar gelişmiştir ki, abbasiler zamanından kalma islam bilimini yabancı kaynaklardan öğrenir durumda olmuşuz.
hatta okuma ve yazmayı çok seven bir halk olduğumuz için matbaa yüzyıllar sonra gelmiş bize. çünkü her kitap okuyan aynı kitabı yazmış birini sevindirmek için.
osmanlı yıkılmasaydı zaten şu anda abd nin doğu yakasına kadar gitmiştik. neyse tekrar gideriz ne de olsa...
osmanlı devleti'ni aşırı yücelten ve aşırı karalayanlarda çok rastlanan bir vaziyettir. aslında kısmen türkiye'deki halkın çoğu için geçerli bir vaziyettir. o yüzden hamaset edebiyatı da osmanlı devleti'ni ölümüne kötülemek de bu kadar yaygındır. bunların ilacı, muteber ve mümkün olduğunca objektif olan kaynakları açıp okumaktan geçmektedir. o zaman hem bilgi düzeyi artacak, hem de her iki uçtaki sivrilikler biraz daha törpülenebilecektir.