Geçmişimize bağlı bir toplum olduğumuz aşikar.Padişahlara çirkin denilmesine pek bir alınmışız,aslında tartışılanın padişahların başarısı olmadığını atlayarak.Ha konu başarıya gelirse,hepsi de yönetici değildi bunların.Yiyici de çoktu şimdi,bitirici de.Başarılı bir liderin yakışıklı olması gibi bir zorunluluk bulunmamakla birlikte,hep tercihini avrupalı güzel kadınlardan yapan bir hanedanın,basmakalıp bir görüntüye sahip olması da düşündürücü hani.Hep mi babadan almış kaşını,gözünü,ağzını burnunu...Resmedenlerin kötü çizmiş olması olgusu da yaklaşık 700 yıl boyunca çizimleri yapan ressam kişilerin kötü olduğu fikrini ortaya koyar ki,oldukça geniş bir skala.evet tarihte ön plana çıkanların,ya da çok konuşuların bir kısmı çirkin şansını kullanmış.Örneğin mona lisa'da abartılmıştır bence,hatta kanuninin eşi hürrem bile o kadar güzel değil.Hırslı kadınmış.Ama gelini safiye sultan var ki mesala.Dehşet güzeliktedir kendileri.Acaba ressamını mı doğru seçmiş diye düşünmek mi gerekecek o zaman...
yakışıklı olunca reputationu mu artıyo?
yada en basitinden bir örnek ile: "çirkin kral" yılmaz güneyde yakışıklı falan değil...
hadi buda olmadı dünya tarihini etkileyen bir tane lider var mıdır ki,yakışıklı tabirine uydurabileceğimiz?
bilinen padişah resimlerinin tamamen padişah karşısında durularak çizilmediği için pek inanmadığım durum. ama padişah minyatürlerine bakıldığı vakit neyin ne olduğu açıkca görülür. özellikle yavuz sultan selimin sahte küpeli resmini dikkate almayarak minyatürlerine bakın karizma görün biraz.
ilk osmanlı padişahlarının resmi sallamadır. ama çelebi mehmet'in yakışıklı olduğu söylenir. son osmanlı padişahlarından ise abdulmecit ve ikinci mahmut yakışıklıdırlar. beşinci murad!da fena değildir.
çirkin değil aptal olmasın bir insan.
çirkinmiş belki ama senden daha güzel şeyler başarmışlar, eeee bu durumda insan senin gibi olmasın da ne olursa olsun.
Yanlış bir bakış açısıdır. Külliyen yanlıştır.
Bir misal: Fatih Sultan Mehmet Han aslında çok yakışıklı bir adammış. Kendisinin portresini çizmeye gelen ressama olabildiğince çirkin çizmesi için direktif vermiş. Çünkü Hakan kendinden sonraki padişahların, şehzadelerin, cariyelerin o resme bakıp da hayran olmasını istememiş. Bilenler bilir. Tasavvufta hayranlık Allah'a duyulur. Padişah bunu düşünecek kadar ince düşünceliymiş yani.
Ama torunlarının böyle sığ bakış açısına sahip olacağını tahmin etseydi kesinlikle böyle bir şey yapmazdı.
zamanında dünya coğrafyasının büyük bir alanına sahip olmuş atalarını beğenmeyen cahil bir kişi söylemidir.
senin çirkin gördüğün o padişahlar, devrinde senin akıl edemeyeceğin pek çok işin üstesinden gelmişler ve daha aklının yetmeyeceği kadar birçok faaliyeti 7 yıl gibi kısa bir sürede yürütmeyi başarmışlardır.
aklıma geldi bu konunun pratik değeri olmadığı konusunda yine bir araştırma okumuştum adını onun da hatırlamıyorum.
kadınların eş tercihleri hakkında evrimsel bir vizyon hakkında idi. böyle söyleyince çok dinamik oluyor evet ama kısaca, "olm herif ayı gibi ama parası var karı da ilik gibi demek ki herifte para bok" yaklaşımının bilimsel ispatı.
işte efendim, doğa da, doğal seçilim gereği türün hayatta kalması için, dişiler sürü içinden kime verirsem evladım ügçlü olur bu vahşi ortamda ayakta kalır diye tercihlerini yaparlarmış.
işte bunu insan toplumuna projekte etmişler ve demişler ki, kadınlar da sosyal yaşamda yavrularının yıkılmamasını sağlayacak olan bireyden yavrulamayı tercih eder. bu insan toplumunda artık parasal güç oluyor. yani fiziksel güzellik algısı evlilik söz konusu olurken geride kalabilir diyorlar. parası olanla ilik gibi abla birlikteliği de açıklanmış oluyor.
üstüne dayanamayıp şunu da koymuşlar, bu evli kadınlar kocalarını aldatırken ise, fiziksel özelliklere değer veriyorlarmış. yani yavruladık yavru da emin ellerde artık o algıyı ikinci sıraya atalım gibi.
bunları da koyunca üstüne; şimdi tuttun batıda bir fransız asilzadesi olarak doğdun. sene de ben diyim 1400 sen de 1450. şimdi iki şansın var ya düzgün yakışıklı fransız keçi çobanına vericen kendini, ya da tutup çirkin fatih beye vericen. fatih bey dediğin de, allah mı allahın şeytanı mı kırbacı mı belli değil batı toplumunda öyle korkuyorlar kendisinden. yavrularını düşünürsen hemen fatihi seçiyosun kendine. olay bundan ibaret. o allahın kırbacı artık seni kırbaçlar mı o konumuz değil.
yani nedir? kral adam her türlü sikermiş. hatun kişi en başta anarşik olana değil, monarşik olana verirmiş.
herşeyi zamanına göre bakıcan ağam ergonomisi de bir her muhafazakar duruş için geçerli bir arguman demek ki.
şimdi şu anda nerededir hatırlayamıyorum ama bir araştırma vardı, evrensel bir güzellik algısı var mı diye. işte bebeklere bir kaç insan gösterip tepkilerine bakıyorlar ve az çok benzer tipte insanları beğendiklerini görüyorlar. mesela kalın dudaklı, kaşları arasında belirgin bir açıklık olan vs gibi. bebekler bunlara bakarken gülümsüyorlar falan. yani daha doğarken bile içgüdüsel olarak güzel olanı biliyoruz. onu geçelim mesela denizi, yeşili bir arada gören herkes bir "vay amına koyim ya" tepkisi veriyor demek ki insnalık olara içimize yerleşmiş bir ortak ve evrensel güzellik algımız var.
ha şimdi güzel denileni 70lerdeki gibi giydirince e olmamış bu diyoruz ama. 70lerde güzel kabul edilen kadını alıp 2010a 2010 tarzında koyunca da güzel evet diyorsun.
yani öyle, herkes çağında güzel/yakışıklı falan değil. adama ne koysan yakışılı olamayacaksa bunun neoliptiği postmoderni yok amına koyayım. çirkin dediğin çirkin. öyle de kalıyor.
ha osmanlı padişahları çirkin mi; yani tablolardan/son dönemdekilerin resimlerinden bakınca aman aman yakışıklı durmuyorlar. ama dğru bir korelasyon için başka monarşilere bakmak lazım. al bak mesela princ charlesa. o da berbat. bizimkiler onun yanında baklava üstü dondurma. o derece. o derece ama adam lady dianayı götürüyordu.
yani demem odur ki, kral adam siker her türlü. kılına yününe bakmaz. vermem diyecek afrodit ise o tarihte hiçbir şekilde yoktur. götünden yeniçeriler siker vermeyeni. o sebeple sike faydası yok osmanlının dış güzelliğinin argumanı.
Efendim Best of Ugly The Ottoman Empires Kings adı altında çirkinler yarışması düzenlersek zaten II.Abdülhamit ve Fatih Sultan Mehmet Han taht kavgalarını bu platformda gösterirler. Fatih'in zehirlenerek öldürüldüğüne inanan biri olarak; Fatih öldüğünde dönemin papası "kartal düştü" diye rus çarına haber salmıştır. Kartal nerden çıktı diyecekler için dipnot; Fatih Sultan Mehmet Han'ın burnu mağlumunuz kemerliydi, bu sebeple burnu kartal gagasına benzetilirdi. Buna istinaden diğer ülke imparatorları aralarında Fatih'ten kartal diye bahsederdi. Hepsi bir yana Allah zaten erkeğe fiziki güzellikten çok fiziki güç vermiştir. Bu sebeple üzerinde çok durmamak gerekir diye düşünüyorum. Keşke Fatih Sultan Mehmet Han'in elde ettiği başarıları bizelerde kendi çalışma alanlarında elde etsekte bizde kemerli burna sahip olsak... Vesselam...
güzellik / yakışıklılık kavramlarının zamanla değişmesinin sonucu olan bir yorumdur.
bir zamanlar etine dolgun kadınlar güzeldi, bir dirhem et bin ayıp örterdi. sonra kıçı memesi olmayan twigy tarzı kadınlar güzel kabul edildi. derken aslan yeleli atletik kadınlar... şimdi kadın güzelliğinin ne olduğu malumunuz. yarın ne olacak, bilinmez.
benzeri biçimde bir zamanlar kara kaş kara göz, koca cüsseli yağız delikanlılar yakışıklı iken göksel arsoy modası kız yüzlü erkeklere yakışıklı denmeye başladı. uzun saç incecik yapı yakışıklı oldu bir ara, bir ara da saçlar briyantinle yandan ayrılmış, dudak üstü incecik bıyığıyla ayhan ışık tipi erkekler...
padişahlar da şimdinin yakışıklılık anlayışına göre çirkin, evet...
ama her estetik değeri çağına göre değerlendirmek gerek; örneğin post-modern estetiği seviyorsanız barok'a çirkin demeye hakkınız yoktur.
Avrupalı kral vb nin film yıldızları gibi olduğunu düşünen kişi betimlemesidir. Arkdaşa o gördüklerinin film yıldızı olduğunu gerçeklerinin kıçıma benzediğini birisi söylesin. Güzel çirkin de göreceli kavramlarki afrodit koca popolu minik memeli olarak tasvir edilmiş hep.