tarihin en delikanlı imparatorluklarından birisidir.
o kadar ki hala birilerini rahatsız edebilmektedir.
aşşağılamak için son 2 yy daki küçülmelerden , başarısızlıklardan bahsederler. eee bunun öncesi yokmuydu göktenmi düştü o kadar güçlü bir yapılanma? her imparatorluk yıkılma döneminde sekteye uğrar , güç kaybeder.
son yy da zayıf diye , tüm tarih boyunca zayıftı sanan eziklere 3-5 kitap okumalarını öneririm. gerçi okumak onların yapamayacağı şeylerden sadece biridir.
ha kafatası ölçmekle türk olunduğunu sanan kimse bunu anlayamaz.
uçkur meselesine gelirsek. dünya ülkelerini araştıran herkes diğer sapkınlaşan ülkelere göre osmanlının melek olduğunu görür.
ahanda popüler örnek: 8. henry.
türk olmayan,türk'ü aşağılayan,cariye çocukları(böyle çok kibar oldu bildiğin orospu çocukları)'nın sırasıyla yönettiği imparatorluktur.türk padişaha pek rastlanmaz.çünkü hepsi saraya giren yabancı uyruklu cariyelerin çocuklarıdır.sapkın ruhlu uçkura düşkün olan bu osmanlı padişahlarından 130 çocuğu olan bile vardır.anlaşılacağı üzre türk'ün yönetmediği,türk adının geçmediği,türk'ün aşağılandığı bir imparatorluktu.tarihimizi reddedecek değiliz.ancak bugün türklük öldüyse bu büyük oranda osmanlı'nın suçudur.ve "daha güçlü ve daha yeni bir osmanlı için!" tarzında sloganlarla siyasete atılan partiler hala olabiliyorsa bu ülkede ; (bkz: saadet partisi) durum vahim demektir.
bilinmeyen cok yanı var. imparatorluklar cagında türklerin özellikle bizansın mirasını alarak kurdugu ilk imparatorluktur.
imparatorlugu hala cok büyük devlet anlamında sanan bir sürü cahil eleman kaynamaktadır. imparatorlugun tanımını iyi ogrenip osmanlı imparatorluguun yapısını iyi bilmek gerek.
neden yukseldi?
neden geriledi?
nedenlerini bilmek bugün bizi çok daha duyarlı bir toplum haline getirecektir. nefret etmemek gerek ancak hayran olmak icin de bir neden yoktur.
aynı zamanda osmanlıcılık ile türkcülüğü bit gören cahil insan cok daha fazladır. oysa ki türkcülük akımı osmanlıcılıga karsıdır.
daha önce yazmıştım ama osmanlıcılar için bir tekrar geçeyim...
1- hiçbir imparatorluk bireye, dolayısıyla hakim olduğu topluma hizmet vermez. tam tersine herkes hanedanı ayakta tutmak için hizmetkardır. ''kul''
2- her imparatorluk sömürge yada ağır vergi sistemiyle ayakta kalır. özellikle vergi çok önemlidir. ekonomisi güçlü bireylerden oluşan toplum imparatorluk için 1 numaralı tehdittir.
ilkel imp. çağı çoktan kapandı ama bazı gericiler için mecuren klavye şakırdatıyoruz.
3- osmanlı'nın o derece yayılması, çağdaşı olan komşuları özellikle avrupalıların en güçsüz zamanlarını yaşıyor olmalarıydı. bu realiteyi kabul edelim artık.
4- osmanlı hanedanı, öz halkı olan nüfus yoğunluğuna sahip türklere maddi-manevi ve soykırım da dahil vermediği zarar kalmamıştır...
maddi zarar; türklerin ticaret yapma yasağıdır. ticaret hakkı yahudi ve ermenilere aitti. bu durum resmi kanunlara tabiidir. yani ne yapmayacaz?.. ''yerli-yersiz ermeni ve yahudilere laf etmeyecez''
türkler sadece asker ve çiftçi olabiliyordu...
manevi zarar da ne derseniz?..
türk milleti, osmanlı sarayında ''akılsız türk'' olarak anılırdı. durum divan şairlerinin şiirlerinde ayan-beyan ortadadır.
soykırım;.. 2. selim ile başlayan ve türklerin osmanlı sarayı ile gönül-bağının koptuğu olaylar silsilesi.
5- kuruluş döneminde latince denemeleri yaşayan osmanlı'nın resmi dili farsça idi. türklüğün herşeyinden utanan bir devlet yönetimi.
6- din, vergi ve askerlik sistemi roma imparatorluğu kopyasıdır...
din;.. günümüz hristiyanlığı, isa'dan 150 yıl sonra roma'nın yazdırdığı incil'dir. (matta, luka, marcos, yuhanna) başka da birşey değil. isa tekrar yeryüzüne inecek diyorlar ya, inerse ilk diyeceği ''bu ne lan, ben böyle birşeyler demedim'' olacaktır. konu dağılmadan osmanlıya dönelim...
sarayda yaşanan islamiyet tamamen kendi uyarlamaları. romanın benzeri harem, hamam olayları meşhurdur.ülkenin her yanından en güzel hatunları hareme tıkıp alemlerin dibine-dibine vurmuşlar...
seks alemleri roma'ya parmak ısırtacak derecedir. bir aralar oğlancılık alıp-yürümüştür. hanedan tayfasının bir kısmı, oğlan sevgililerini şiirlerine konu etmekten çekinmemiştir.
herhangi bir islami kaygıları olmadığından padişah annelerinin tamamına yakını türk yada islam değildir...
ayrıca belge-resimleri yıllar önce yayınlanmış bir durumu da es-geçmeyelim de mi?...
şakirt tayfa kızacak ama hanedanın son 5 padişah dönemi ayrı bir dünya. hanedan mensubu kadın-kızlar başörtü veya türban benzeri şeyler kullanmamışlardır...
cover mı, reload mı? ne olduğu belli olmayan bir islam işte.
vergi;.. roma copy-paste'ı.
askerlik;.. roma garnizon ordusu benzeri gibi osmanlının vurucu gücü yeniçeriler...
osmanlı'nın hakim olduğu avrupa topraklarından, köy-köy gezilerek toparlanmış çocuklardır. en gürbüz, en akıllı çocuklar hristiyan ailelerin elinden zorla kopartılıp başkentte uzun bir eğitime tabii tutuluyordu. ömür boyu ailelerini göremeyecek bu çocuklar için evlilik yasağı gibi belli-başlı kurallar mevcuttu...
her açıdan eğitimli bu 1. sınıf askerler osmanlı'ya nice zaferler yaşatmasına rağmen nice padişahın kellesini de almıştır...
2. mahmut 1826'da bu askerlerin bir kısmını ortadan kaldırmıştır. ülkenin çeşitli yerlerine kaçıp kurtulan yeniçeriler ilk defa evllik yaşamış olanlardır, milletle karışıp-gitmişlerdir...
en fazla çocuk kaçırılan bölge srbistan'dır. derin düşmanlıkları o yüzdendir.
neyse sözlük, yazacaklarım çok uzun, konu uzayıp-gidiyor, mini-kitap olacak nerdeyse...
neymiş?..
osmanlı'ya gereksiz hayranlık beslemeye gerek yoktur.
kafayı türklük ile bozanların beğenmediği bunun içinde kıytırık kıytırık bahaneler ürettiği müthiş imparatorluk.
"türklük ten utanıyor"muş... o nihal atsız söylemlerini yedirirler adama.
türklükten utanıyor diye aşşağılanmaya çalışan o devlet yapısı bir önceki devlet yapılarından pek farklı değildir. o da bir önceki, o da bir önceki... yani osmanlı nın türklükten utandığını söylemek , türkü aşşağıladığını söylemek cehaletten başka birşey değildir.
ha bu "türklük de türklük" diye zırvalayanların tarihde 2 gram toprağa sahip çıkabildikleri görülmüşmüdür? bir baltaya saplık edebildikleri varmıdır? hayır. anca laf...
kısacası bugün bile ismi söylenice birilerinin kuyruk acıları artar.
artsındır zaten.
3-5 cahile batıyor diye delikanlılıktan ödün verebilecek bir yapımız olmadı hiçbir zaman.
hiçbir kuvvet osmanlı nın şanına leke süremedi.
en zayıf gününde bile...
peygamberimizin hadisi şerifi ile müjdelenmiş, çağ açıp çağ kapatan padişahları olan müthiş imparatorluk.
gerçek atalarımız sayesinde yerimizin/yurdumuzun belli olduğunu unutan kanı bozuklar tarafından pek hazedilmese de, dünyada gelmiş geçmiş en büyük imparatorluklardan biri olması, aklı-selim torunları heyecanlandırmaya yeter.
osmanlı imparatorluğu neden çöktü ? yanlış mali politikalar, iç ve dış düşmanlar, kötü padişahlar vb. pek çok neden sayılabilir ama esas neden bunların hiç biri değil.
osmanlı imparatorluğu çöktü çünkü zamanı doldu. yaşayan her şey ölür. hayat...
kuruluşundan yıkılana dek iktidarda osmanlı hanedanının olduğu imparatorluktur. hanedanın soyu kayı boyuna dayanır ki türktürler. hiç bir ırkın saf olmadığı gibi türkler de gerek göç ederken gerekse yerleşik düzene geçtiklerinde doğal olarak başka ırklarla karışmışlardır önemli olan burada bakılması gereken yaşam şekli ve bunun alt yapısındaki kültürdür.
osmanlı imparatorluğunun en büyük başarısı kurduğu idare sistemidir ki bu yüzden 600 yıl ayakta kalmıştır. Batı uygarlığının 16. yüzyılında gözle görülmeye başlanan bilimsel ve toplumsal ilerlemesi sonucu osmanlı imparatorluğu buna paralel bir gelişme kaydedemediği için hızla küçülerek sonunda yok olmuştur. tarihte büyük işler yapmış ve yok olmuş ne ilk imparatorluktu ne de son. sonuçta dünya tarihini etkileyen, onda iz bırakan büyük bir imparatorluktu.
Sömürgecilik yapmadan ve köleleştirmeden büyük sınırlara ulaşmış tarihin en önemli imparatorluklardan birisidir. Osmanlı imparatorluğu'nin neden bu kadar büyüdüğüne gelince; öncelikle Bizans gibi içte sorunları olan, ekonomik ve askeri açıdan zayıflamış ve halka ağır vergiler bindirmiş bir imparatorluğun sınırında kurulmuş bir beylik olması ve bu beyliğin büyümek için güçlü Anadolu Beylikleri yerine zayıf Bizans' ı hedef alarak topraklarını büyütmeye çalışmasıdır. Ayıca fethedilen yerlerdeki halka dil ve din bakımından hoşgörülü olması devletin sınırlarının büyümesine oldukça olumlu bir etki yapmıştır. Bununla beraber tımar sistemi de bu büyüme konusunda oldukça önemlidir. Çünkü bu sistem imparatorluğun toprak ve ordu sisteminin temelini oluşturuyordu. Bu sistemde devlet Tımarlı Sipahi'ye belli bir toprak parçası verirdi. Osmanlı'nın askeri sistemini temelini ve sayıca en kalabalık birlik olan tımarlı sipahilerin oluşturması bu aşamada oldukça önemlidir. Çünkü Tımarlı Sipahi , emrindeki askerlerle bu toprağı ekip biçer, elde edilen gelir askerlerin ihtiyaçları ve eğitimi için harcanırdı. Böylece bu durum askeri maliyeti devlet en aza indirmiştir. Osmanlı Devleti en güçlü döneminde bu sistemin bir sonucu olarak Kuvvetleri toplamı o dönemde bir ordu için oldukça büyük bir sayı olan 400.000 ile 500.000 kişi dolaylarına ulaşmıştır. Bunca büyük askeri kuvvetleri o sıralarda örneğin Avrupa'da silah altına almaya hiçbir devletin gücü yetmezdi. Bu aslında tarihte pek eşi görülmemiş büyük bir askeri ve toprak sistemi başarısıdır. Osmanlı Devleti'nin zayıflamasına yol açan en büyük neden ise; imparatorluk içinden geçen ticaret yollarının yeni keşifler sonrası büyük ölçüde önemini yitirmesi ve bunun yarattığı ciddi ekonomik etkiler( ve böylece hazinenin büyük bir gelir kaybına uğraması),askeri zaferlerin azalarak savaşların uzaması ve imparatorluğun büyümesine en çok etki eden faktör olan tımar sisteminin istismar edilmesi gibi sebeplerle gittikçe yoksullaşan tımarlı sipahinin bozulmasıdır. Bunun sonucu 1841'de bu sistem tamamen ordan kaldırılmıştır ve tüm bu durumlar çöküşü hazırlamıştır.
halkından kopuk bir imparatorluktur.
sarayda başka bir kültür hakimken, halkta bambaşka bir kültür hakimdir. saray havyanlar gibi zenginken, halk sürünmektedir ve saraydakilerin gözünde oldukça değersizdir.
en acısı da, türk soyundan gelmiş oldukları halde türk kelimesini küçük görme sıfatı olarak kullanan bir imparatorluk olmasıdır.
birkaç ermeni veya sırp döllünün acımasızca eleştirdiği devlettir. entryler okunduğunda aslında %50 sinin hemen hemen aynı kişilerce yazıldığı görülecektir. yok anadoluya yatırım yapmamış, yok kanun ve sistemlerini x devletten copy paste etmiş, yok padişahlar oğlancıymış (yazar sikilen dedesinden bahsediyor heralde) bik bik bik...
peki ya türkiyede gezilebilen, görüldüğünde muhteşem olarak nitelendirebileceğimiz türkiye cumhuriyetinin kaç tane eseri var? veya türkiye cumhuriyeti kanunları kendimi yazmıştır? yoksa copy paste edip kendine mi uyarlamıştır? bunları türkiye cumhuriyetini eleştirmek veya küçük düşürmek için yazmıyorum ancak önce dönüp bakmamız lazım acaba biz onlara layıkmıyız? sonra hep birlikte eleştirelim.
imparatorluk sömürgeci devletlere denir. maalesef tarihimizde böyle gelmiş böyle yafta yapıştırılmış koca devlete. nerede görülmüş bizim atalarımızın emperyalistler ile işbirliği içinde oldukları. devlet-i aliyye-i osmaniyye gibi hoş, lejander ve nisbi bir tanımın çevirisi osmanlı imparatorluğu gibi bir tanımla eş değer olmamalıdır.
Dolmabahçe Sarayını gezdikten sonra özgüvenimi artıran ufkumu genişleten yıkılmış devletimiz.+++ Oha ya Libya,Mısır,Viyana nere istanbul nere? Harbi asil bir kan taşıyoruz...
herkesin gözünde çok büyüttüğü devlettir.geri kalmışlığın yobazlığın bolca bulunduğu bir devletti.etnik köken fark etmiyordu hayaldir.yavuz sultan selim binlerce alevi kesmiştir.
türk tarihinin önemli bir parçasıdır ve ne olursa olsun bu tarih ne günümüz sözde islamcılarına terkedilebilir ne de türk'e düşmanlığını osmanlı ile gün yüzüne vuranlarda.
osmanlı devletini eleştirenlere ve bunu makul bir biçimde yapanlara bir sözümüz yok elbette. bu başka bir şey.
ancak gözden kaçırmamamız gereken bazı noktalar var.
1. osmanlı devleti çağdaşları zayıf diye daha hızlı genişlemiştir.
evet bu doğrudur. ancak bu , süpergüç olan her ülke için geçerlidir. aynı şeyi günümüzden bir örnek ile a.b.d. ile ortaya koyabiliriz. 1. ve 2.dünya savaşları kendi kıtasında olmamış ve bundan hiçbir zarar görmemiş(elbette görmüştür ama savaşın kendi topraklarında olmadığını unutmayalım) bir amerika'nın gelişmesi benzer sebeplerdendir.
aynı şekilde nazi almanyası da bu konuda örnek gösterilebilir. avrupadaki çağdaşları daha güçlü olsaydı alman gücü sınırlarının bu kadar dışına taşamazdı.
2. devletlerin sadece bir dönemini değerlendirmeye alır, onlar hakkında yorum yaparsak hata yapmış oluruz. osmanlı devleti matbaa ile 300 yıl sonra tanışmıştır, doğrudur. ancak unutulmamalıdır ki osmanlı devleti yükselme dönemini yaşarken avrupa medeniyetsizliğin dibine vurmuş durumdaydı. cennetten yer satılan bir avrupa medeniyeti söz konusu idi.
demek istediğim şu:
ibn haldun'un da dediği gibi her devletin bir ömrü vardır ve bu ömrünün sonlarına doğru devletler tıpkı insanlar gibi sağlıklı kararlar alamaz, düzgün hareket edemez, olayları iyi yorumlayamazlar. ki bu da normaldir. bu konuya ideolojik yaklaşmamak gerekir.
3. osmanlı devleti'ni "yobazlığın gani olduğu bir devlet" olarak tanımlamak cehalet ile bile açıklanacak bir şey değildir.
osmanlı devleti çok zor zamanlar geçirmiş olsa bile 600 küsur yıl ayakta kalmış bir devlettir. hiçbir yobaz ve geri kalmış devlet 600 küsur yıl yaşayamaz. aksini iddia eden, ispat etmekle yükümlüdür.
bilim ve teknolojinin en yüksek seviyelerde olduğu nazi almanyası ve sovyetler bile dağılmış iken osmanlı devleti'ni geri kalmışlıkla suçlamak muhakeme yeteneğine sahip olamamaktır.
4.osmanlı devleti türk düşmanı değildir. internette dolaşan "forward(türkçesi ne ise bunun biri söylerse düzeltiyim)" e-postalarla ya da turkcuturanci.com , gencatsizcilar.com gibi sözde milliyetçi özde milliyetçilik düşmanı sitelerdeki kopyala yapıştırlarla tarih yapılmaz.
ilber ortaylı gibi bir osmanlı tarihi üstadı bile türk'E düşmanlık beslenmezdi hatta osmanlı padişahları soylarını mete han'a dayandırırdı diyorsa kimseye laf düşmez bu konuda.
5.osmanlı devleti büyük bir devlettir ve bu yüzden farklı medeniyetlerden, farklı değerler ve sistemler alması normaldir.
osmanlı devletinin beslendiği temel kaynaklar roma, pers, bizans ve türk kültürüdür ki bu da bir imparatorluk için son derece normal bir şeydir, ayıp değildir.
bir devleti ayakta tutmak için denenmiş, icat edilmiş ve yeterliliği kanıtlanmış sistemler, kavramlar, kurumlar kullanılabilir. bunda bir sorun yoktur.
5. osmanlı devleti'nin avrupayı işgal etmesi durumunda avrupa'nın bugünkü avrupa olamayacağını iddia etmek de doğru değildir.
unutulmamalıdır ki istemeden de olsa istanbul'un fethi rönesans ve reform hareketlerini hızlandırmıştır.
bitiriyorum:
osmanlı devleti türk tarihinin bir parçasıdır, düşmanı değildir. insanların imrendiği bu tarihe sövüp , onu aşağılamaya çalışmak yalnızca çocukluktur.