tayyip erdoğanın arkasında usa israil ve yeri geldiğinde çok rahat iki yüzlü olabilen şakşakçı türk halkı vardır. ötekinin arkasında bir milletin uyanacak ruhu vardır. çanakkalede olduğu gibi. doğada herşeyin bir etki tepkisi vardır. o tepki de yakında akepenin suratına inecektir.
biri oturduğu yerden kahve muhabbetiyle, oraya girecen tamam mı amk onları bir bir çatır çatır sikecen. hah sonra çıkarken de türk bayrağını dikecen tarzı konuşur. savaş çıksa borsa ne olur diğer devletlerin bakışı ne olur zaten yanımızda tehlike unsuru bi ülke daha var diye düşünmez. diğeri ise büyük bir dünya lideridir. her şeyi ince ince düşünür. bekar değildir kolay kolay karı boşamaz. bu büyük dehanın oğlu da başa geçmeli ve mutlakiyet yönetimine dönmeliyiz.
erdoğan' ın pamukoğlu için isim vermeden eleştirdiği haberini okudum. şehit yakınları ile bir araya gelmiş. '' televizyon ekranlarına çıkıp bir ilimizin elden çıktığını söyleyecek kadar seviyesiz insanlar var bu ülkede'' demiş.
arkasındanda m.akif ersoydan şiir okumuş. şehit gelince şiir okuyan bir başbakanımız var bizim. hep aynı değil mi?
Osman Pamukoğlu, çatışmalara katılmış askerle yiyip içmiş atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda ilerleyen biri, Recep Tayyip Erdoğan ise çocuğuna hasta raporu çıkarıp askere girmesini engelleyen ve atatürkün bize verdiği 19 mayısı kaldırmaya çalışan bir zattır.
biri çok zengindir ve her geçen gün daha da zenginleşir, zenginleştikçe böbürlenir. diğeri memleket sevgisiyle kelle koltukta yaşadığı hayatıyla zengindir. mağrurdur.
Efenim, sayın paşamız Türkiye'nin nato'ya bağlı olduğunu, bu nedenle mor dağlarda kafasına göre takılamayacağını henüz idrak edememiştir. O iş öyle kolay olsaydı Tsk'nın diğer paşaları vatan haini mi ki, bir şey yapamadı? insan hiç değilse silah arkadaşlarını zart diye harcamaz. Ama ben gerilla diye Che guevera'ya derim. Dağlarda astım ilacından başka hiç bir şeye ihtiyaç duymayan, mangal yürekli saçı sakalına karışmış devrim kahramanı. Üstelik de karşısında bir örgüt değil, koskoca Amerika vardı ya.
birisi an itibariyle ülkedeki tek söz sahibi kılınıp(!) ileri demokrasiye koşar adım emeklerken (!) , diğer bu toprakları canı pahasına savunmuş ve türklüğün belki de günümüzdeki siyasetçiler arasındaki tek savunucusudur. gelgelelim değer bulmaz tabi ki. oy verilmez, mitinglerine gidilmez. ne de olsa demişiz ya yıllar önce