bu sene 1 mart'ta başlıyor. tam da yeğenimin doğum gününe denk geliyor. ben evde yemek yediğim için pek sorun yaşamam o açıdan. dışarıda da avm'ye gidip su içebilirim. herkes oruç tutmuyor ki zaten.
islamda orucun üç mertebesi vardır, avamın orucu, seçkinlerin orucu ve iyilerin orucu.
seçkinlerin orucu, kulağın, gözün,dilin, ayağın,elin yani bütün beden uzuvlarının günahtan sakınmasıdır. iyilerin orucu ise, kalbin sefil maksatlardan, dünyaya ait düşüncelerden perhizi ve allah'tan başka herşeyden uzaklaşmasıdır, bu iki mertebe ancak uzun süre arzularıyla mücadele eden ve nefsine hakim olmak için uğraşan kişilere nasip olur ki, böyleleri azdır demişti rahmetli muşlettin amca.
inanmak kanıt göstermeye gerek duymadığından, Allah' a inanan ve dini ibadetlerini yerine getiren müslümanların ramazan ayında gerçekleştirdiği, hem de sabır ve iradeyi güçlendiren, ibadet biçimi.
Tutmuyorsan rızkını öğrencilere vereceksin.
Ben hayatta paraya ihtiyacı olan iki tane insan çeşidi tanıdım, biri öğrenciler, ötekisi askerler.
Rütbeliler değil ama normal askerler.
Askere yine devlet bakıyor ama öğrencinin kirası var, e bu adam sigara içecek, alkol alacak, manita yapacak, sevişecek, karnını falan da doyurması lazım arada.. Buna para mı dayanır?
Bu yüzden oruç tutmuyorsan balık tut.
Yok lan şaka yaptım, oruç tutmuyorsan öğrencilere para gönder.
Dilenci milenci kim siker dilenciyi.
Asıl ihtiyacı olan adam öğrenci.
Elini korkak alıştırma ateşle.
''Oruç, Allah yoluna sevk edilmesini sağlar ve aynı zamanda kişilerin Allah'a daha yakın olmasını kolaylaştırır. Oruç tutmak kişiye cennet kapılarının açılmasını sağlar ve Cehennem kapıları o kişi için kapanır. ibadetin fazileti Allah katında çok fazladır.''
Nefsini terbiye etmenin sadece yeme içmeden ibaret olduğunu sananlar tarafından her yılın belli dönemlerinde abartılı şekilde yapılan dini ritüel.
Keşke haram yeme orucu da olsa.
aykolik yemişin kafayı kardeşim, geçmiş olsun. değişik bi ikilemdesin ve şu sözler de sana ait!
kendi kendine sor ve karar ver, ''hangisi benim'' bunların diye.
ve her şeyi, her düşünceni yazıya dökmek zorunda hissetme kendini.
''en azından baş döndürür ve insanın tansiyonunu düşürebilir. ayrıca iftarda çok yemek yenildiğinde karın ağrısına sebep olur. mide küçülür. dudaklar kurur. halsiz olmaya sebep olur. daha ne kadar zararı olsun.
bana hiç dert olmayan bir ibadet hatta her yer boş olduğundan ve mis gibi iftar yemeği de olduğundan işime de gelir ancak zararlıdır yani kabul edebilirsiniz bunu isterseniz. oruç tutulurken de belki kahve içebilirim kütüphanede. bir tek dışarıda rahat yiyemem ama zaten normalde de dışarıda rahat yiyemiyorum maalesef.
eskiden çocukken ne kadar severdim ramazanı oruç tutmayı diyarbakırda temmuz sıcağında tutarken pide kuyruğuna girmek eskişeihrde dostlar ile akrabalarla namaz gitmek ne keyif verirdi. istanbula geldim geleli öyle koptum ki dinin iyice siyasete alet edilmesi istanbulda anadoluda olan beraber hareket etme dayanışma güleryüz mahalle kültürü harika zamanlardı. Ülke dincilerin elinde mahvedildiğinden beri ne anadoluda nede istanbulda ramazanı hiçte önemsememeye başladım. Birde sağlık sorunları baş gösterince 45-50 derecede oruç tutan serin havalarda bile tutmamaya başladım. Sağlığım yerinde olsa tutarmıydım bu ortamda tutsam eski keyfi alırmıydım hiç bilmiyorum. Yaşasın islam kahrolsun islamcı siyaset.