lisedesindir, okul tophaneye yakın tarihi bir okuldur. bildiğin eski ama bakımlı ahşap binadır. iftar saat 5 te edilyior yani son dersten bir önceki derstir. bütün hocalar gitmiş, herkes yiyeceğini sırasının üstüne koymuş. sabırla beklersin ezanı. derken top patlar tophane yakında olduğu için bine sallanır gibi olur. o sesle suya yemeğe yumulursun. 5 dk içinde yemek yiyen kalmaz. ne gariptir ki o yaşlarda herkes oruçludur 1 veya 2 tane nanemolla zayıf çıtır kızlar tutmuyordur. ''ay benim midem bulanıyoor'' deyip.
son derslere geldiği için dersler arada kaynar. isteyen iftarını eder evine gider. o tuvaletler duman aldı olur. arada müdür yardımcısı kızlar tuvaletini basar. hatta tuvaletin içine girer.
haftada 1 kez toplantı odasında toplu iftar verilir okul tarafından.
hiç birşeye değişilmeyecek iftarlardır. baldan tatlıdır, ah keşke yine öyle yaşansadır.
Efsane ramazandı o zamanlar ilkokul 5'e gidiyordum tam iftara yaklaşırken öğretmenimiz gerçi o zaman fark etmiyorduk parası olan var olmayan var neyse bir öğrenciyi görevlendirip yemek almak isteyenlerden para toplayıp lahmacun almaya gönderirdi çünkü kendisi de yiyebiliyordu böylece. O zamanda günlük harçlığım tek lahmacuna yeterdi ve o aralar en sevdiğim yemekti şöyle ki bir gün ailecek evde yemek yapılmamış diye balık yemeye gittik bende tutturdum lahmacun yemek istiyorum diye babamda balık restoranın yanında ki pide salonuna bırakıp garsona da bu ne istiyorsa ver dedi tabi babamın işine de gelmişti bende bırak döner pideyi 2 lahmacun yemiştim zihniyete bak. Neyse giden öğrenci siparişleri alıp gelip sınıfta afiyetle yerdik parası olmayanda ağzı açık bakardı bir de çocuksun acımasızlık en büyük boyutlarda kimse ile de paylaşmazdık sınıfta bir güzel lahmacun kokardı yemeyenin canına daha fazla çektirecek cinsten neyse bir gün dedim evdekilere bana para verin oruç tutacağım sonra da lahmacunla iftarı açacağım bizimkilerde kabul etti o gün giden öğrenciye verdim iki lahmacun siparişini sınıfta öyle bir iştahla yedim ki öldüm keyiften (bkz: orgazmdan daha zevkli anlar) gerçi o zaman orgazm ne bilmezdik fakat herhalde böyle bir an diye düşünmüştüm.
benimde içinde bulunduğum güzel nesildir. okuldan çıkınca bazen eve yetişirdik* bazen de son teneffüste açardık orucumuzu hey gibi güzel günler..çok yemezdik zaten su ve bazen de simit, o zaman 16 17 saat olmadığı için* çok acıkmazdık*. bazen öğretmenlerimiz bir şeyler getirirdi onlardan da yerdik. dolmuşta iken ezan okununza su dağıtılırdı hatta ama ben içemezdim herkesin içtiği bardaktan..
zorunlu tanim: sansli nesildir. ben de o nesildenim. herkes kucuk kaplarda yemekler getiriyorken gorgusuz bir arkadas, annesi araciligiyla mcdonalds menusu ve bir kutu baklava getirtmisti. o ve diger "havali" kizlar bir guzel lupletmislerdi onlari. ah cocuklugum.
coca cola'nın mutlu ramazan sofraların sikip atmış, esas mutlu sofrayı birbine doğru çevrilmiş iki sıra, paylaşım, çoğu oruçsuz ama gülen suratlarla kurabilmiş, bir dönemi gerçekten mutlu geçirebilmiş nesil.
aşırı muhteşemdir hem de muhteremdir,
yalnız bir sorum olacak muhteşem kardeşlerim; ben ilkokuldayken sabahın köründe okula gidiyordum etüt filan derken akşam beşe anca çıkıyordum. tam çıkışta ezan okunuyordu. annemle koştur koştur eve gittiğimizi tam bakkalın orada da ezanı duyduğumuzu hatırlıyorum. bu durumda bizim nesil de muhteşem oluyor mu ? olmuyorsa efsane de olur, problem değil.
ramazanın son günlerine doğru öğretmenlerden izin alınıp kızlar pasta börek erkeklerde içecekler getirirdi. sonra bütün sınıf büyük bir eğlenceyle orucunu açardı. hatta yan sınıflara pasta börek ikram edilir o sınıflardan da meyve gelirdi.*
öğretmenlerin ısrarla tutmayın demesine rağmen orucunu tutup, çubuk krakerle oruç açan nesildir. öğretmen ders anlatırken, çaktırmadan birer birer yenirdi. hele üstüne sigara.. yuh amk anılar karıştı.
benim ilkokula yeni başladığım seneye denk gelir. daha doğrusu ikinci sınıf.
rahmetli ilkokul öğretmenim son derste falan bizi üst sınıf öğrencilerine bırakır gider orucunu açardı.
uyduruyor da olabilirim ama hatırlıyorum böyle bir şey.
hava karanlık oluyordu, kıştı.
havanın kararmasına yakın mütevellid okunan akşam ezanıyla simidi, ayranı, keki, poğaçası, şalgamı, meyve suyu, kolası, bisküvisi, krakeri vs. ile orucunu açan efsanevi nesildi. okuldan hemen sonraya denk geldiği dönemlerde koşarak açılırdı da. ilkokulda sabahçı öğlenci dönemi olduğu vakitlerdi. lisede ise hatırlıyorum yine okul zamanına denk gelmişti, hatta oruçlu oruçlu beden dersinde maç yapıp haşatımın çıktığı "suuu.." diye inlediğimi bile biliyorum. şimdi ise tatile denk geldiği için böyle güzel atraksiyonlar maalesef yaşayamıyoruz. gerçi bi kaç yıl sonra yine okul zamanına denk gelecek, fakat sınav, final derken inşallah tutabileceğiz.
okulda oruç açmadım da, bozmuşluğum vardır.
küçüktüm. heves ettim tutmaya. sonra dayanamadım bozdum. çok da iradeliyimdir ama demek kişilik o zaman oturmamıştı.
