ortaokul ve liseyi anadolu lisesinde okuyan nesil

    8.
  1. bir erkek olarak olayı özetlemem gerekirse;

    - 1.50 boylarındayken , o sene ilk defa alınan o ceketini giydiğinde kollarını yaklaşık bir el mesafesi kadar geçmektedi. ''anne bu çok büyük! ben bunu giymem!'' dediğinde kendisinde türk aile yapısının bir gereği olan 'tasarruf' alt yapısını oluşturacak yegane cümleyi tanıma fırsatı buldu; ''seneye de giyersin oğlum...''

    - 2 senede bir yenilenen ceketi ,gri pantolonu ve olağanüstü lacivert kravatı ile devam edeceği bu okulda ,ilk senesinde kendisini ''bir bebeye haftada 24 saat ingilizce dersi verirsen ölür mü? yoksa ingilizceyi öğrenir mi?'' isimli deneyin ortasında bulacaktır.

    - deneyi hazırlayanlara her sene olduğu gibi gösterecektir ki , o çocuk o sene ölmeyecek ama sürünecektir. ingilizce dersinin yanına çerez niyetine eklenen , 'türkçe , resim , müzik , beden' dersleri ile bir nebze ölümden uzaklaşan bu çocuk , orada ne bok yediğini ve ne yapmaya çalıştığını anlamadan birkaç senesini geçirecektir o okulda.

    - her zaman diğerlerinden farklı olduğu ,seçilmiş kişilerle aynı okulda okuduğu ,okuduğu okulun eğitiminin diğer okullardan daha kaliteli olduğu bıdı bıdılarıyla geçiereceği orta okul hayatı sonunda bir fen lisesi telaşı alacaktır arka kısımlarını, yusuf diye öten uzuvlarını... bu sefer de neden gitmek zorunda olduğunu bilmediği , fakat gerek öğretmenler gerekse ailesi tarafından sürekli it gibi çalışması gerektiği aşılanacaktır o öğrenmeye açık beynine. o da neden? kim için? çalıştığını bilmeden o yeşil fen lisesine hazırlık kitabı'ndan hazırlanacak ve çözecektir bütün soruları...

    - bazı arkadaşları fen lisesi'ni kazanıp gidecek ,o ise kalacaktır aynı okulda. diğerlerinin neden gittiğini bilmeden onlardan haberler alacak, yatılı okulda kalan arkadaşlara sahip birisi olacaktır o saaten sonra... ama artık lise de başlamıştır yavaş yavaş... artık kimisi neyi neden yaptığını öğrenecek ve ona göre çalışacak , kimisi bunca zaman götünü boş yere yırttığını anlayacak ve kendini karı kız ortamına umarsızca salacaktır... bir de bölüm seçme geyiği vardır. kimisi arkadaş ortamına göre seçer , kimisi de gerçekten olması gerektiği için o bölümde olur...

    - lise sona gelindiğinde belki o okulda neden okunduğuna dair bir şeyler canlanmıştır kafada. üniversiteye gidecek genç bir adamın ne işine yarayabilir bu ingilizce? neden 24 saat? neden o kadar abanmışlar? bir nebze olsun , tamamen olmasa da , belki bu sorulara cevap bulabilmiştir o genç beyin. daha sonra bir sınav telaşı başlar ve artık o mesele de bitmiştir... lise de bitti... eyvallah okul der çantanı alır gidersin... ve o hikaye orda biter...

    demem o ki , 7 sene bir okulda okumak, ikinci ailen sayılabilecek arkadaşlarını arkanda bırakıp üniversiteye gitmek hiç de kolay olmuyor be hocam... bir daha göremeyeceğin o kırık tahtalı sıralarda oturmayı özleyebileceğin gelmiyor aklına o 7 sene boyunca ama özledim işte... keşke ceketim yine uzun gelse , ben de şikayet etsem ve annem de o klasik cümleyi kursa;
    ''seneye de giyersin oğlum...'' *
    16 ...
  2. 34.
  3. türkiye cumhuriyeti tarihinin en iyi eğitim almış şanslı neslidir. allah rahmet eylesin...
    9 ...
  4. 1.
  5. belkide t.c. nin en verimli neslidir, içinde olmaktan onur duyarım ayrıca.
    7 ...
  6. 7.
  7. türkçeyi tam sökememişken ingilizce bombardımanı altında kaldığım dahil olduğum nesil.7 sene sonunda ne tam inglizce neden tam türkçe biliyordum benimkisi ingliz aksağınıyla türkçe konuşmaktı.* *
    5 ...
  8. 6.
  9. birçok kişi üniversitede ingilizce-almanca öğrenip sağa sola hava yaparken 'lan tarrraaaam biz daha onbir yaşında konuşuyoduk bunu, kime artistlik yapıyosun' diyebilen kişilerdir... ayrıca, bir okulda büyümeyi tam anlamıyla yaşayan nesildir... kendinden altı yaş büyük ablalarla abilerle okumak hakikaten insana öğretir ciddi anlamda bir şeyler... güzeldir be...
    5 ...
  10. 32.
  11. 7 sene boyunca birlikte olduğu arkadaşlarını tüm dünyası olarak benimseyip, üniversite yıllarında yaşamını şekillendirecek değişikliklere ayak uydurmakta zorlanabilen, dış dünyadaki insanların da birlikte büyüdüğü dostları gibi olacağını düşleyen ve çoğu zaman yanılan, kendi içlerinde çok büyük sorunlar yaşasalar da, çevrelerindeki insanlar tarafından ''neyin var?'' diye sorulduğunda somut nedenler ortaya koyamayan, genel olarak çoğu konuya el atmış, fakat hiçbirinde tam olarak uzmanlaşamamış, belirli bir döneme kadar kendilerini aşk konusunda lanetlenmiş olarak gören insanların neslidir. Tükenmiştir.
    4 ...
  12. 4.
  13. ilk senelerinde yaklaşık kendisinin iki katındakı öğrencilerle * beraber okur. korkuyordum lan adamlardan.
    3 ...
  14. 27.
  15. en son 1986 yılı doğumlu* öğrencileri içeren nesildir.
    3 ...
  16. 19.
  17. fen bilgisi, matematik vb. dersleri ingilizce olarak okumuş bir nesildik, şimdiye baktığımızda da kaliteli de bir eğitim almış. Türkçe konuşunca para cezası yerdik, sene sonunda toplanan bu paralarla bütün sınıfa yiyecek, içecek ısmarlanırdı. *
    3 ...
  18. 10.
  19. iyi bir anadolu lisesinde okumak kaydıyla gerçekten şanslı bir nesildik. project, streamline english gibi ders kitapları charles dickens serisinden sınavlar.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük