sıkça rastlanan durumdur. müzikli bir mekanda suratı sirke satanların kafasından geçirdikleri arasında kuvvetle muhtemel olandır.
bu gibi vakalarda, kişinin sürece müdahil olamadığını görürüz. bu müdahil olamamanın zorunluluk kısmı ve basiretsizlik kısmı vardır.
zorunluluk kısmında, sırf yanındaki kişi seviyor diye belki de lanet ettiği bir tarza katlanan tiplemeyi görürüz. peşinde koştuğu hatun sebebiyle bu duruma düşen erkeklerin sık olması muhtemel olan bu pozisyonda, arkadaşı veya arkadaş grubu hatırına bu tarz bir işkenceye katlanmak bazen çok da asil bir davranıştır.
ama basiretsizlik tarafı, hem ortamı beğenmemek, hem de bu beğenmeme durumunu sözel veya beden diliyle ifade etmektir.
örneklemek için can atarım:
bir gün arkadaş grubumuzla oynak müzik çalan bir yere gittim. bir metal müzik dinleyicisi, aynı zamanda ritmik müziğe karşı danssal tepki vermeyi seven birisi olarak müziğe kaptırdım kendimi. birden kalabalıkta ziya isminde bir arkadaşa rastladım.
şimdi, bu vatandaşla genellikle metalci gençlerin arasında takılp entel dantel muhabbetler eder idik. ama ben selam veriri vermez adam döküldü:
-abi bizimkiler bu halde bizi görse ne der? en iysi sen beni görmedin, ben de seni...
"ya adam bir dakika? benim derdim yok ki ortamla. kendimi adapte etmişim, eğleniyorum, e arkadaş ortamım orada. yahu en azından, merak edip dans etmeyi biraz öğrenmişim ki yüz bulup ortalıkta takılıyorum. kalabalıktan faydalanıp hatun kaldırma ihtimalimi arttırmak için istemediği ortamda bulunan insanlar kümesine niye beni dahil ediyorsun ki?"
şeklinde de dellendiren bir yorum yaptırtan eylemdir. tepki olarak ortaya çıkan da, aksi istikamete dogru depara kalkmaktır.
