barışmak, özür dilemek, anlaşmak zayıflık olarak görüldüğünden.
ulan avrupa birbirine girdi hem de 2 defa... şimdi birlikler.
abd japonların kafasına 2 tane nük attı... müttefikler.
burada ülkeler de insanlar da komşularının bilmem kaç sene önce yaptığı şeyi unutmuyor aq.
hadi arapların kabilesini zikeyim ayrı da... sor bak en sağcısından en solcusuna, zamanında arkadan vurdular falan diye başlar... ta 100 yıl öncesi... ulusal devletler zamanı, ta imparatorluk dönemi vs.
Gezegenin açık hava tımarhanesidir. Yüce allahım ne kadar aptal, beyinsiz orospu evladı varsa buraya toplamış hepsini.
Bizim ülkemiz de ucundan da olsa bu coğrafyada olmanın bedelini düşük ıqlu, düşünemeyen insanların çoğalması ile birlikte çok güzel ödemiştir.
Olan tabii ki de bu hasta orospu çocuklarının yanında harcanan akıllı insanlara oluyor. Kurtarıcam ama yakında kendimi burdan kafaya koydum, sadece doğru zamanı bekliyorum.
Orta Doğu[1] ya da Ortadoğu[2], Asya, Avrupa ve Afrika'nın birbirlerine en çok yaklaştıkları yerleri kapsayan ve birbirine komşu ülkelerin oluşturduğu bölge. Akdeniz'den Pakistan sınırına kadar uzanır ve Arap Yarımadası'nı kapsar. Orta doğu kavramı Avrupa merkeziyetçi yaklaşıma dayanır ve Britanyalıların 19. yüzyıla kullanmaya başladıkları bir kavramdır. Bu tanımlamada ingiltere ve Avrupa ülkeleri merkez kabul edilmiş; doğu, Uzak Doğu, Yakın Doğu, Orta Doğu gibi kavramlar buna göre tayin edilmiştir [3][4]. Bu tanıma göre Orta Doğu ülkeleri Suriye, Irak, Katar,Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kıbrıs Cumhuriyeti, Ürdün, israil, Lübnan, iran, Batı Şeria ve Gazze (Filistin), Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Kuveyt, Bahreyn, Yemen, Mısır, Afganistan'dır.[5][6] Bazı kaynaklarda Somali de bu listeye dahil edilmektedir.[7]
Ortadoğu kavramının öncülü Fransızların, Osmanlı Devleti‟nin toprakları için kullandığı “Yakın Doğu” tabiridir. 20. yüzyılın başlarına kadar sık sık kullanılmıştır. ingiltere‟nin 19. yüzyıldan itibaren Hindistan ve Çin‟in zenginliklerine yayılması da “Uzak Doğu” kavramının kullanılmasına neden olmuştur. Bu iki kavram batılı devletler için yeni bir bölgesel tanımlama ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Bu doğrultuda ingilizler, Yakın Doğu terimine karşılık, Osmanlı Devleti toprakları içerisinde kalan ve Uzak Doğu‟ya geçişte önemli bir atlama taşı olan bölge için “Ortadoğu” terimini kullanmaya başlamıştır.[8]
Ortadoğu, Doğu ile Batıyı, Akdeniz ile Hint Okyanusu‟nu, Rusya ile sıcak denizleri birbirine bağlayan, aynı zamanda Doğu ile Batı arasındaki bütün ticarî ve kültürel bağlantıların yapıldığı bir bölgedir. Yeryüzünün en önemli kara ve suyollarını kumanda etmesinin kendisine kazandırdığı eşsiz jeopolitik değer, Ortadoğu‟yu tarihin ilk dönemlerinden bu yana dünya egemenliği peşinde koşan güçlerin birincil hedefi haline getirmiştir.“Kara altın” olarak tanımlanan petrolün 20. yüzyılın ilk yarısından itibaren değer kazanmasıyla Ortadoğu‟nun, dolayısıyla buradan geçen kara ve deniz yollarının stratejik önemi dünyanın hiçbir yeriyle kıyaslanamayacak derecede artmıştır.[9]
katillerin, tecavüzcülerin sokakta masum bir çok insanın ya toprakta ya da hapiste olduğu göt deliği. dünya üzerinde insanlıktan, haktan, hukuktan, vicdandan zerre nasip almamış insanlarca yönetilen devletlerden oluşan bok çukuru.
Türkiye’nin tamamı dahil değil. Trakya ve anadolu yarımadası haricinde kalan topraklarımız orta doğu’dur. Sivas ve kayseri’den doğuya doğru geçince başlar.
yunan ve helen kültürü avrupa'da yayılmadan önce zenginlik ve gücün mutlak sahibi olan bölge, dünyada kurulmuş ilk medeniyetleri içinde barındıran bölgedir tarih boyunca saldırı ve istilaya uğraşmıştır. bu istilalarsa yalnızca türklerin veya ortadoğu'nun başına gelen güçlü liderlerle atlatılabilmiştir bireysel düşünce ve demokrasi geçmişten günümüze oturmamış.
Orta doğu dünya'da son 70 yılda nüfusun en hızlı arttığı iki bölgeden biri(diğeri afrika). Maalesef afrika kadar zengin doğal kaynaklara da sahip değil. Asıl kaynağı karbon bazlı yakıtlar.. Bu noktada petrol fiyatları devreye giriyor. S. arabistan petrol fiyatlarını arttırmak için elinden geleni yaparken bu tip kaynaklara sahip olmayan ülkeler de azaltmak için elinden geleni yapıyor. Petrol fiyatı 100 dolara gittiğinde refah o kadar düştü ki mısır gibi ülkelerde, sözde arap baharının aslında temel sebebi buydu. Orta doğu dediğimiz yerin nüfusu türkiye ve kuzey afrika dahil 1 milyar, bu bir milyar insanın büyük kısmı vasıfsız işçi, kış geliyor orta doğuya.. Manipülasyonlara dayalı bir kış değil, karbon bazlı yakıtların kaybettiği değere veya artan nüfusu dair bir kış..